BIST 10.337
DOLAR 32,23
EURO 34,77
ALTIN 2.459,23

Gerginlik had safhadaysa, suç kim(ler)de?; toplumdan manzaralar...(1)

Toplumdaki değişimi/gerilimi, hiç kimse araştırmaya gerek duymuyor.

(GÜNCEL:Cumhurbaşkanı Sn.  Erdoğan; “Pişman olanlar için şunu söylüyorum. İnancımızda tövbe kapısı her zaman açık. Devletimizde de samimiyete karşı şefkat var. Devletin şefkatine gelir bildiklerini anlatırsa, devlet de ona yapılabilecek kolaylığı sağlar.” Hadi bakalım, acilen  bekleniyorsunuz..)

Ülkemiz çok önemli bir darbe girişimini atlattı, ama sanki bir şey olmamış gibi, her şey eskisi gibi…

Üst görevdekiler; kendilerine karşı olanları tehdit ediyor; “Fazla konuşma” diyor!, “Sen kimsin?” diyor, “OHAL var” diyor, adını fetöcü diye  verir  aldırırım içeri” diyor veya tam tersi “saklıyor” Sn. Başbakan, ısrarla: “husumetlerinizi bu soruşturmalara karıştırmayın, siz de yanarsınız” diyor. “Başbakan Yıldırım, 15 Temmuz’da asıl mağdurun millet olduğunu söyledi. Bu tartışmaların darbecilere cesaret verdiğini söyleyen Yıldırım “Soruşturmalarda geçmişten gelen husumetini sepete atmak isteyenler için bunun bedeli ağır olur. Adaletten şaşmayız”  (Basından)

En küçük bir okul müdürü bile, kendini ulaşılmaz/dokunulmaz sanıyor?

Belediye Başkanları da bir alem!...

Makamı doldurmak, makama göre hareket etmek yok!

Başarının ölçütü olmayınca, herkes başarılıy(d)ım diyor…

Ülkemizde; suçları kabullenip, gereğini yapmak mümkün değil…

Sessiz kalınıp, olayın un(y)utulması  bekleniyor…

İnsanlar “haddini bilmek” konusunda da sorunlu…

Haddini bilmek; bir insanın (Bir ülkenin, bir kurumun.) “neler yapabileceğini, gücünün ve yeteneğinin nelere yetebileceğini bilerek onun ötesine geçmemek, ölçüsünü bilmektir”

Her konu, her dava, her iş;

Böyle sulandırılırsa gerçekler nasıl ortaya çıkacak?

Gerçek suçlular nasıl ayırt edilecek?

Tehditle hangi başarı yakalanacak?

Çalışanı rahatsız etmek,  gelişmeye yarayacak mı?

Eleştirinin ciddiyeti nasıl anlaşılacak?

Makamların  dokunulmaz olması kime kazandıracak?

Muhalefetsiz ortamdan kime yarar gelecek?

“Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele’ye 40 bin “Filanca Fetöcüdür”ihbarı gelmiş; çoğu asılsız çıkmış.Yetkililer demiş ki, “Asılsız ihbarlar kin ve nefrete dayalı. Oğlunu ihbar eden baba, kocasını ihbar eden eş, komşusunu ihbar eden vatandaşlarımız var.” Tüm ihbarlar değerlendiriliyor ve “asılsız ihbarlar” ayrıştırılıyormuş, bariz iftira varsa “ihbarcı” hakkında da işlem yapılıyormuş. Sadece oraya “çoğu asılsız” 40 bin ihbar yapıldığını öğrendik. 70 bin kişi hakkında da işlem yapıldığını, binlerce gözaltı ve tutuklu olduğunu, binlerce ihraç ve açığa alma bulunduğunu da biliyoruz….”