Çevremdeki Paralelciler!
Şimdi paralel çeteye halen destek veren cemaat mensupları diyelim ki darbe teşebbüsü istediğiniz doğrultuda gerçekleşti…
Etrafımda tanıdığım onlarca ibadetlerini aksatmayan Müslüman kimliği ile yaşantısını sürdüren paralelci var.
Fakat, her ne kadar kamufle olup ellerinde bayrakla milli iradeden yanaymış gibi görünmek suretiyle meydanlarda olsalar da…
Sosyal medya hesaplarında vatanın ve milletin bütünlüğü için görseller ve sözler paylaşsalar da…
Darbe teşebbüsünü sözde hainlikle suçlasalar da…
Biliyoruz ki halen Pennsylvania’dan gelecek talimatla kamuflajlarını hızlıca çıkaracaklar!
Yıllarca bu adamın kitapları okundu!
Kaynak alınan eser dediğiniz Risale-i Nur Külliyatını bile bir kere okuyup gerçekten ne diyor denmedi…
Hadi bunu geçtim siz hiç Kur-an meali de mi okumadınız?
“Sizden kim onları dost edinirse, o onlardandır.” (Mâide: 51)
Said Nursi, Rus Başkumandanı önünde sırf dininin izzeti için “Müslüman âlimiyim. İmanlı bir kimse, Cenab-ı Hakkı tanımayan bir adamdan üstündür. Ben sana kıyam etmem” diyerek ayağa bile kalkmadı.
Pennsylvania’daki zat ise nasıl birisi olduğunu gidip papanın elini öperek ispatladı!
Bu kadar basit bir ölçüyle bile mukayese edemediniz, neden?
Elinize verilen eserlerin önüne diz çöktünüz!
Amaç belliydi!
UYUSUNLAR!
Ama hakkını vermek gerekir bu zat hepimize birden iyi ninni söyledi!
Şükür ki ninnide gırtlağa takılan küfür izlerini sezdik…
Şimdi paralel çeteye halen destek veren cemaat mensupları diyelim ki darbe teşebbüsü istediğiniz doğrultuda gerçekleşti…
Hızlıca yönetim değişti, atamalar yapıldı, başbakan ve kurmaylar belirlendi…
Ne olacaktı?
Bu geri zekâlı hainleri yöneten üst akıl yöneticileri senin inisiyatifine mi bırakacaktı?
Bunlar; Müslüman’ım diyene yaşam hakkı tanıyacaklar mıydı?
28 Şubat’tan daha katmerli bir şekilde İslam’a ve Müslümanlara zulüm yapılmayacak mıydı?
Başörtüsü yine ayaklar altına alınmaya çalışılmayacak mıydı?
Ha doğru ya senin Pennsylvania’da ki taptığın kişi zaten başörtüsünü füruattan görüyordu değil mi?
Sizler sözüm ona TEDBİR diye diye dininizi feda ettiniz…
Be hey arkadaşım sen iyisi mi Müslümanlık oyunlarını takiyyelerini bırak!
Zerre kadar yüreğinde din adına samimiyet taşımış olsa idi; bu örgütün lideri yaşananlardan ciğeri yanar ve “tevbe ediyorum” derdi.
Yaptığı bütün açıklamalardan anlıyoruz ki samimi değildir!
Sen bunu hala anlayamıyorsan kimin kulu olduğunu sorgulamalısın!
Darbecilerin hiç bir şekilde din ile alakaları olmadığını bir masuma silah sıkmasından da mı anlamazsın?
Gelelim darbedeki asıl maksada; Bu hareket yönetimi ele geçirmek için değildi!
Köy ve kasabalarda huzursuzluk çıkarıp iç savaş ile işgale zemin hazırlamaktı!
Sen Müslüman’ım diyerek bu işgalcilere halen nasıl gönül verip desteklersin?
Sohbet adı altında yaptığı konuşmada; adını andığı Seyyid Kutup örgüt liderine aslında bak ne diyor?
"Amerika’dan nefret ediyorum; ama daha çok Amerika’nın vicdanına sığınan Müslümanlardan nefret ediyorum"
Nihai hedefe ulaşabilmenin zemini oluşsun diye sol-sağ iktidar gözetmeksizin yakın olma gayreti anlaşılıyor!
Ecevit’e sözüm ona şefaat bunun ispatı değil mi?
Yüz yıl önceki oyunların senaryosu yeniden sahneye konuldu.
Türkiye vurularak kurtlar sofrasına koyulma çalışıldı.
Bu kurtlar sofrasının mezesi olmaya devam edeceksen senin aklından da vicdanından da şüphe ederim, daha da sana ahmaksın bile demem…
Herkes kendi derecesini kendi belirler vesselam…
Ve son sözü her daim Allah söyler.
“Şüphesiz ki Allah, zalimler güruhunu hidayete erdirmez.” (Mâide: 51)
twitter.com/msbeser
facebook.com/msbeser