BIST 10.046
DOLAR 32,40
EURO 34,57
ALTIN 2.380,76
HABER /  MEDYA

Yılmaz Özdil 'GAVAT'la bir gaza geldi ki...

Yılmaz Özdil 'Gavat'ın gazına gelip 'bayraklarla kovalanan hükümeti ilk kez görüyoruz' iddiasına işini vardırdı.

Abone ol

İNTERNET HABER - Hürriyet si'nin hükümeti sinir etmekle meşhur yazarı Yılmaz Özdil 'Gavat' mevzusuna AK Parti'nin damarından girdi.

Başbakan Erdoğan ve bakanların katıldıkları tüm etkinliklerde protesto edildiklerini savunan Özdil, alt alta bir sıralama yapıp, "Bayraklarla kovalanan hükümet ilk kez görülüyor" iddiasında bulundu.

İşte Özdil'en 'GAVAT'ından bir bölüm;

Finlandiya’ya giden Tayyip Erdoğan, ellerinde Türk bayrakları bulunan ve her yer Taksim sloganları atan vatandaşlar tarafından protesto edildi.

*Eskiden yurtdışına giden başbakanlarımız, bölücü örgüt veya soykırım diyasporası tarafından protesto edilirdi. Şimdiki başbakan, ellerinde Türk bayrakları bulunan yurtseverler tarafından protesto ediliyor!

*Neredeyse herkes cebinde Atatürklü Türk bayrağı taşıyor, ki, yolda bakana makana denk gelirsek açıp gösterelim diye... Kırmızı plakalı makam aracı gören, bağıra bağıra 10’uncu Yıl Marşı söylemeye başlıyor. VIP salonlarının kapısında adeta nöbet tutuluyor, kafayı dışarı çıkaran ıslıklanıyor.

ARTIK HÜKÜMET KOVALANIYOR

*Bundan böyle “gavat” kelimesi geçince hep hatırlanacak olan valinin durumuna, bi de bu gözle bakın lütfen... Dikkat edin olay anının görüntülerine, AKP’nin valisi sanki kendisini uğurlamaya gelmişler gibi, el sallıyor, ellerinde Türk bayrakları bulunan vatandaşlar yuhhhh diye bağırıyor, ıslıklıyor, vali makam aracına binip sirenlerle eskortlarla, yanında koşan sivil polislerle kaçmaya çalışıyor, vatandaşlar beddua ederek kovalıyor.

*Sevilmeyen hükümet her zaman vardı ama, sokaklarda bayraklarla kovalanan hükümet ilk kez görülüyor.

* Çünkü... Bürokrasinin, medyanın, hatta muhalefet partilerinin AKP’lileştirilmesi, dünya siyaset tarihinde görülmemiş bir dayanışma biçimi yarattı. Kendilerinden olmayanı “korkutmaya” ve “yalnızlaştırma”ya çalıştılar. Hiç bu kadar “cesur”, hiç bu kadar “kalabalık” olunmamıştı.