BIST 10.793
DOLAR 32,21
EURO 34,82
ALTIN 2.417,37
HABER /  GÜNCEL

Yerli sermaye harekete geçti

Tüpraş'ta yerli sermayenin dünyanın devleriyle yarışması Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı'yı gururlandırdı. Satıcı aynı tavrı Erdemir'de bekliyor.

Abone ol

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, Tüpraş özelleştirmesinde özellikle ulusal sermaye gruplarından birinin hakim ortak olarak küresel sermaye gruplarıyla birlikte böyle bir özelleştirmede başrol oynamasının, Türk sermayesinin de artık küresel sermaye içinde varolduğunu ifade ettiğini söyledi. Satıcı, Dış Ticaret Kompleksi'nde düzenlenen ''Bankalar ve KOBİ Bankacığı'' konulu seminer öncesinde gazetecilerin Tüpraş özelleştirmesine ilişkin sorularını yanıtladı. Tüpraş'ın Türkiye için bir referans noktası haline geldiğini vurgulayan Satıcı, aynı mukayeseyi diğer özelleştirmelerde de hatta özelleştirme dışında Türkiye'deki şirketlerin değerini artıran bir iş olarak görmek gerektiğini kaydetti. Bunun sadece özelleştirilecek şirketler ya da Borsa'ya kote olmuş şirketler değil Türkiye'yi değerlendiren bir adım olduğunu dile getiren Satıcı, şöyle devam etti: ''Türkiye için yeni bir vizyon... Özellikle ulusal sermaye gruplarından birinin hakim ortak olarak küresel sermaye gruplarıyla birlikte böyle bir özelleştirmede başrol oynaması, Türk sermayesinin de artık küresel sermayenin içinde varolduğunu ifade ediyor. Bence Tüpraş özelleştirmesi, Türkiye için bir dönüm noktasıdır. Bu noktada da Koç Grubu'na çok teşekkür etmek lazım. Türkiye adına Türkiye için en doğru olanı yaptı.'' -''KONUŞMAK YERİNE EYLEM GERÇEKLEŞTİRMEK GEREKİYOR''- Oğuz Satıcı, ''Birçok arkadaş milli sermaye, milli bankacılık konuşurken gerçekten ulusal aklın, milli aklın küresel sermayenin içerisinde nasıl pozisyon alabileceğini ortaya koydu. Bundan herkesin iyi ders çıkarması, konuşmak yerine Koç Grubu'nun yaptığı gibi eylemi gerçekleştirmesi gerekiyor diye düşünüyorum'' dedi. TİM Başkanı Satıcı, uluslararası bir şirket olan Tüpraş'ın sahibi olmanın uluslararası sermayenin içinde bir oyuncu olmak anlamını taşıdığını, Türkiye'de bu konudaki öncülüğü Koç Grubu'nun yürüttüğünü vurguladı. Satıcı, ''Bence Türk iş dünyasına da ayrı bir moral vermesi lazım. Artık herkes, (kendi yağımızda kavrulalım. Ufak olsun, bizim olsun) anlayışından kurtulup, mevcut sermaye birikimlerini akılla ve insan kaynağıyla birleştirip küresel sermayenin bir oyuncusu haline çevirmeli'' diye konuştu. Bir gazetecinin Erdemir özelleştirmesinin bundan nasıl etkileneceğini sorması üzerine Satıcı, Tüpraş'ın Erdemir'i mutlaka olumlu etkileyeceğini, bugüne kadar spekülasyon denebilecek rakamların bundan sonra gerçek rakamlar olarak ortaya çıkacağını kaydetti. -''TÜRKİYE AYNI YERİNDE PATİNAJ YAPMIŞ OLUR''- Satıcı, ''İnşallah Erdemir'de de hem ulusal hem uluslararası sermaye grupları, işbirlikleri kendi tavrını gösterecek ve Erdemir'in bütün değeri ortaya çıkacak. Umuyoruz ki en az Tüpraş'ın gördüğü değerlenmeyi Erdemir de görür. Bu, reel sektörün değerlenmesine katkı sağlar'' dedi. Oğuz Satıcı, ''Erdemir'de de iyi bir rakam elde edilirse, buradan borç stoğunun rahatlamasıyla birlikte ihracata yönelik vergilerin düşürülmesini talep edecek misiniz?'' sorusuna karşılık da şunları kaydetti: ''Tabii, zaten sürecin böyle işlemesi gerekiyor. Borçlanma ihtiyacı azaldıkça, Merkez Bankası'nın böyle durağan ya da minimal indirimlerle değil daha belirgin radikal faiz indirimleriyle Türkiye'de ekonomide son 1-2 yıl içinde gördüğümüz iyileşmenin rakamlara ve piyasalara, Türk insanına yansıyacak adımlarla ilerlemesini sağlaması lazım. Burada en tehlikeli olan, bu elde edilen kaynakların, bu amaçlara kanalize edilememesi ve belli politikaların sürdürülmeye devam edilmesiyle ortaya çıkacak dış ticaret açığı ile bundan doğacak cari açıkların finanse edilmesinde kullanılmasıdır. Bu durumda Türkiye yine aynı yerinde patinaj yapmış olur. Belki ekonomi yine iyiye gidebilir. Ama Türkiye'nin borçlanması, otomatikmen Türk insanının borçluluğu aşağı doğru çekilemez. Ve reel sektör de bu vergi yüküyle mücadele etmeye devam eder.''