BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  DÜNYA

Uzmanlar horlamaya karşı uyarıyor

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Sağlık Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Deniz Tuncel, “Tansiyon şikayetleriyle başlayan uyku a...

Abone ol

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Sağlık Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Deniz Tuncel, “Tansiyon şikayetleriyle başlayan uyku apnesi, tedavi edilmediğinde kalp krizi veya beyin damar tıkanıklıkları ile sonuçlanabiliyor” dedi.
Doç. Dr. Tuncel, Uyku Merkezleri Akreditasyon Komitesi tarafından akredite edilen KSÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi uyku kliniğinde, horlama ve uyku apnesi başta olmak üzere uykuda yaşanan sağlık sorunlarına kalıcı çözümler getirdiklerini söyledi. Uyku apnesinin kasların gevşemesine bağlı nefes durmaları sonucu ortaya çıktığını ifade eden Tuncel, ilk etapta yorgunluk, baş ağrısı ve tansiyon gibi şikayetlerle başlayan hastalığın ileri aşamalarda daha ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirtti. Gelen hastalara uygulanan tedavi sürecine ilişkin bilgiler veren Tuncel, şöyle konuştu:
“İlk önce tabi ki şikayetleri değerlendiriyoruz. Daha sonra uykuyu değerlendiriyoruz. Aynı zamanda hava yoluna bakıyoruz. Hava yolunda tıkanıklık oluyor mu, uykuda nefes durmaları oluyor mu, onu değerlendiriyoruz. O sıradaki kan oksijen düşüklüğü, kalpte bir ritim problemi oluyor mu, solunum çabası var mı yok mu, horlamasını, bütün bunları değerlendirdiğimiz ayrıntılı test yapıyoruz. Gerçekten çok zahmetli bir test. Gece boyunca teknisyenimiz başında duruyor. Hastanın bu parametrelerini kaydediyor. Bunları daha sonra bir rapor haline getiriyoruz. Sonuca göre de hafif derecede, orta derecede ve ileri derecede uyku apnesi sendromu tanısı koyarak tedavi veriyoruz. Tedavide uyguladığımız ise daha çok bir maske aracılığı ile cpap tedavisi. Gördüğünüz hastamıza da cpap tedavisine başlıyoruz. Hastamız ileri derecede uypu apnesi olan bir hasta. Gündüz aşırı yorgunluk şikayetleri vardı. Cpap tedavisi de bu hava yolu tıkanıklıklarının, üst solunum yolunda olan bir tıkanıklık. Bu tıkanıklık gece boyunca ortadan kaldırılıyor ve horlama da ortadan kalkıyor. Hasta bütün bu anlattığım yorgunluk, uykululuk, kalitesiz bir uyku tablosundan tamamen kurtuluyor.”

TEDAVİ EDİLMEZSE NE OLUR?
Bu hastaların tedavi edilmedikleri takdirde yaşayacakları problemleri de anlatan Tuncel, “Bu hastalarda ilk önce tansiyon hastalıkları başlıyor. Sabah kalktıklarında tansiyonları yükseliyor. Özellikle bu kalp ve damar hastalıkları nedeniyle bu kalp krizi olabilir, beyin damar tıkanıklığı şeklinde, inme şeklinde olabilir. Sadece bu sorun değil tabi ki. Gündüz yorgun hisseden kişinin günlük aktivitesi de bozuluyor. İşinde başarısı düşüyor. Çocuksa eğer çocuklarda da ortaya çıkabiliyor. Okul başarısı düşüyor. Üniversitede okuyanın yine okul başarısı etkileniyor. Trafik kazalarını arttırıyor. Özellikle bunu çok vurgulamak istiyorum. Çalışmalarda görülmüş ki trafik kazalarını 6 kat daha arttırıyor. Uzun yola çıkan şoförlerde özellikle uyku apnesi varsa çok riskli ve trafik yasamıza da girdi zaten kesinlikle bunların araba kullanmaları yasak” diye konuştu.
Uyku apnesinin daha çok kilolu, kalın boyunlu, küçük çeneli ve ailesinde horlayanlar bulunan kişilerde görüldüğünü aktaran Tuncel, bu özelliğiyle hastalığın genetik olduğunu vurguladı. Orta ve ileri derecede hastalarda cihaz tedavisi uyguladıklarını kaydeden Tuncel, bu cihazla yüzde yüz başarı sağlandığını söyledi. Horlamadan kurtulmak için ameliyat olan kişilerin uyku testi yaptırmadan cerrahi müdahaleye girmemesini isteyen Tuncel, sözlerini şöyle tamamladı:
“Ameliyat olmamasını öneriyoruz. Çünkü cerrahta bu konuda sorun yaşar. Kulak burun boğaza gidiyorlar, ‘horluyoruz, yakınlarımız şikayet ediyor’ diyor. Eşi ayrı yatmak istiyor. Evde gerçekten sosyal probleme neden oluyor. O zaman ilk önce kulak, burun boğaza gidiyorlar. Küçük dili kesme operasyonları ya da yumuşak damağa operasyonlar yapılıyor ama bunların horlamayı biraz azaltsa bile apneleri, yani nefes tıkanıklıklarını, nefes durmalarını yok etmediği görülmüş. O yüzden de biz kesinlikle uyku tetkikinin yapılmadan, uyku apnesi için cerrahi müdahale yapılmamasını öneriyoruz. Çünkü hem tedavi başarısız olacak; daha sonrasında bizim cihaz tedavisini kullanmamızda da bazı sorunlara neden olacak.”
Tedaviye başlayan Kahramanmaraş Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Abid Vanlı da, uyku tetkiki yaptırmadan ameliyat olduğu için ciddi problemler yaşadığını belirtti. Nefes durması nedeniyle uzun süredir yatakta uyuyamadığını dile getiren Vanlı, bu tedaviyle sağlığına kavuşmaktan ümitli olduğunu ifade etti.
(İHA)