BIST 10.277
DOLAR 32,26
EURO 34,76
ALTIN 2.387,63
HABER /  GÜNCEL

Ünlü reklamcıdan olay itiraflar

28 Şubat sürecinde askerin karşısında hazırola geçiyorlarmış. Diyor ki 'oyuncakları olmuştuk'.

Abone ol

İNTERNETHABER.COM - Bir dönemin kudretli reklamcısı Nail Keçili'den çok konuşulacak itiraflar geldi.

28 Şubat döneminde Türkiye'nin en önemli reklam ajansının sahibi olan Nail Keçili, medya yöneticileri, işadamlarının askerlerin önünde esas duruşa geçtiği itiraf etti.

Keçili; "O dönem emir-komuta halkalarından biriydik. Askerlerin oyuncağı gibiydik" diyen Keçili, 28 Şubat'çıların bugünkü Libya gibi bir ülke hayal ettiklerini vurguladı. Keçili, "AK Parti iktidarı olmasaydı başarılı olma ihtimalleri yüksekti" dedi.

İşte Nail Keçili'nin Yeni Şafak'tan Burcu Bulat'a verdiği röportajdan satırbaşları;

EMREDERSİNİZ KOMUTANIM

Bir iş için Almanya'daydım, beni ve yardımcımı acele Türkiye'ye çağırdılar. Yeşilköy Havaalanı'ndan bir askeri uçağa bindirdiler, paldır küldür Ankara'ya Genelkurmay Başkanlığı'ndaki toplantıya girdik. "Türkiye'nin tanıtımını siz yapacaksınız" dediler. "Emredersiniz komutanım" dedik. Emir-komuta zincirinin halkalarından biriydik. Askerlerin oyuncağı gibiydik.

HÜRRİYET'E MANŞET DEĞİŞTİRDİK

Cenajans'ı 1969 yılında kurdum. 35 sene Türkiye'nin en büyük reklam ajansı olarak faaliyet gösterdik. Ama 28 Şubat'ta işadamı kimliğimi kaybettim. Başıma gelen felaketlerin arkasında hem siyasilerin hem de askerin parmağı var diye düşünüyorum.

Siz o dönem oldukça güçlüymüşsünüz ama... Bir telefonunuzla Hürriyet'in manşetini değiştirdiğiniz söyleniyor. Doğru mu bu?

Hürriyet Gazetesi, Cenajans'ın müşterilerinden, eski TÜSİAD Başkanı Ömer Dinçkök'ü suçlayan 'Bu günahın vebali ağır' diye bir manşet atmıştı. Basılmadan önce onları uyardık ve yeni manşetleri Sedat Ergin'in bir haberi olan 'Washington'un patrikhaneleri' olarak değişti. Gerçekten çok güçlüydük ama Başbakan seçtirecek kadar değil!

ASKER KOKTEYLDE AYAR VERİRDİ

Mesela 28 Şubat döneminde askerler medya sahiplerine, işadamlarına kokteyllerde ayar verirdi. Askerlerin ağzından çıkacak tek bir söze bakıyordu her şey. Korku toplumu oluşmuştu ve her birimiz askerlerin emir eri gibiydik.

28 Şubat'ın destekçisi dönemin Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Şener Eruygur ile yine dönemin İçişleri Bakanı Saadettin Tantan ortaklaşa hareket ederek, istemedikleri isimlerin hepsini içeri alıyorlardı. İplerini çekiyorlardı. 28 Şubat'çılar bugünkü Libya gibi bir ülke kurmayı hayal ediyorlardı. Şayet seçimler olmasaydı ve AK Parti başa geçmeseydi başarılı olma ihtimalleri de yüksekti.

BİLGİN'E HERGÜN MEKTUP YOLLUYORUM

Cenajans'ı yeniden kurdum biliyorsunuz. Bilgin'e "500 bin dolar ver bana en azından şirketimi ayakta tutabileyim" dedim. Dinç Bey ödemeye yanaşmadı ama durumunun çok iyi olduğunu da biliyorum. O kadar sinirlendim ki o günden sonra Dinç Bilgin'in evine her gün mektup yollamaya başladım. Aldığını, okuduğunu biliyorum ama cevap henüz gelmedi. Toplam borcumuz 7 trilyon civarında... Ama düze çıkacağımıza inanıyorum.

CHP'YE ALERJİK, AK PARTİYE SICAK

İsmet İnönü'nün CHP'sinden nefret ediyordum. Ecevit, İnönü'yü yendiği zaman o seçimlerde hayatımda ilk defa CHP'ye oy verdim ama Demokrat Parti'nin (DP) yetiştirdiği çocuklardan biriyim. Adnan Menderes, Celal Bayar ile büyüdüm. Şimdiki CHP'nin ise seviyesiz bir tartışma içinde olduğunu düşünüyorum.

AK Parti ve DP benim için aynı. AK Parti'yi zayıflatmak için din üzerinden sorunlar üretildi. Şimdi soruyorum. Müslüman mıyız? Kitabımız var mı? Okuduğumuz bu kitabın icaplarını yapabildiğimiz ölçüde yapmalı mıyız? Tüm bu soruların cevabı evet! Suudi Arabistan'da, İran'da olduğu gibi üzerinizde kurulan bir baskı var mı? Hayır! O zaman sorun nedir?

EŞEK NAİL

Yeni bir kitap çıkaracak olan Nail Keçili, kitabının ismini EŞEK Nail koymayı düşünüyormuş. Sebebini de şöyle izah ediyor;

"Adı 'Nail' olacak. Esasında 'Eşek Nail' olsun istemiştim. Çünkü eşekliğimden o kadar kazık yedim ki! Cenajans'daki çalışanlarım bile bana ihanet ederek Grey Ajans ile anlaştılar. Şubat ayında çıkacak olan kitabım Nail, hayatımın anlatıldığı bir kitap olacak. Kitapta üç kuşak da olacak. Ve daha çok da yaşadığım talihsizlikler anlatılacak."