BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  GÜNCEL

Tüysüz CHP'den istifa etti

CHP'nin olaylı kurultayında Divan Başkanı, İstanbul İl Başkanı Şinasi Öktem'e yumruk sallayan ve kesin ihraç istenen Şanlıurfa Milletvekili Turan Tüysüz, CHP'den istifa et

Abone ol

Cumhuriyet Halk Partisi Şanlıurfa milletvekili Turan Tüysüz, partisinden istifa etti. AKP'deki istifaların yanısıra, CHP'de de istifa rüzgarları esmeye devam ediyor. Son olarak, CHP Kayseri milletvekili Muharrem Eskiyapan'ın ardından şimdi de Şanlıurfa milletvekili Turan Tüysüz partisinden istifa etti. Tüysüz, CHP'den istifa edecek 25-30 milletvekili daha bulunduğunu, bu sayının 51'e kadar çıkabileceğini savundu. Tüysüz, siyasi yaşamını bağımsız olarak sürdüreceğini söyledi. Tüysüz, CHP'den istifasını TBMM Başkanlığı'na sunduktan sonra Parlamento'da bir basın toplantısı düzenledi. Siyasal partilerin, kendi içlerinde çok sesliliği ve parti içi demokrasiyi barındırdıkları ölçüde demokratik nitelik kazanacaklarını ifade eden Tüysüz, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın ise iktidara muhalefet etmek yerine, muhalefetini parti içi demokrasiyi yok etmeye yönelttiğini savundu. Baykal'ın CHP'yi iktidara taşımak kaygısından başka bir amaç taşımayan söylemlere karşı çok sert bir şekilde tepki göstermesinin ''Onun anti demokratlığının en açık göstergesi'' olduğunu ifade eden Tüysüz, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Sosyal demokrasi, demokraside eksik olan unsurları, halk lehine gerçekleştirmek gibi bir misyonu olan harekettir. Oysa Sayın Baykal kendi antidemokratik ve baskıcı yöntemiyle küçültüp, memleketin hiçbir meselesine çözüm getiremeyen, böyle bir amaç da taşımayan bir grup azınlığın partisi haline getirdiği CHP'yi ve onun temsil etmesi gereken sosyal demokrasi anlayışını, her geçen gün biraz daha ayaklar altına almaktadır. Sayın Baykal'ın anlayışı 'Küçük olsun, benim olsun' anlayışıdır. Gerçekleştirdiği son 'Baskın kurultay'da olup bitenler herkesin malumudur. Parti içi muhalefeti susturmak adına linç hareketi kurultaydan sonra da devam etmekte parti teşkilatları ve milletvekillerinin ihraç edilmesi için her türlü gayri hukuki yola başvurulmaktadır. Bu ne acı bir ironidir ki CHP, kendisini tekrar iktidara taşıyacak ve halkla arasında köprüler kuracak bir ekibi tasfiye etmekle, aslında halkı tasfiye etmeye çalışmaktadır. Bugün, halkın değerlerine saygı duyup, onun için çaba harcayanların bulunduğu yerler, halkı küçük görüp, onun değerlerini, geleneklerini sözde çağdaşlık adına hor görenlerin bulundukları yer ve halk nezdindeki durumları ortadadır. Kaygım odur ki Sayın Baykal bu seçkinci ve (Halka rağmen halkçı) zihniyet ve politikasını sürdürdüğü müddetçe de CHP, bugünkü bulunduğu yerden daha yukarı çıkamayacak, kurucusu olduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin tarih ve siyaset sahnesinden silinmek gibi trajik bir durumla karşı karşıya gelecektir.'' ''BAYKALVEKİLİ OLMAK...'' Siyaseti erdemli ve mutlu bir toplum oluşturmanın aracı olarak gördüğünü bildiren Tüysüz, ''Bir felsefeci olarak, halkımı hiçbir zaman küçük görüp, onun kültür ve yaşantısına hor bakmadım. Halkımı biçimlendirme ve tanımlama değil, anlama gayretinde oldum'' dedi. Halkın da samimiyetine inanarak yüzde 36 oy verdiğini ve seçilmesini sağladığını bildiren Tüysüz, ''Baykal'ın seçim bölgesinde aldığı oy herkesin malumu'' diye konuştu. Tüysüz, Baykal için ''İlkeli ve CHP misyonuna layık'' bir milletvekili değil, ''Ona kul köle olacak Baykalvekili olmanın'' önemli olduğunu savunarak, ''Oysa sol siyaset, kula kulluğu reddeden siyaset anlayışıdır'' dedi. Gelinen noktada Baykal'ın, halkın teveccühüne mazhar olan siyasetçilere, CHP'de hayat hakkı tanımadığını kaydeden Tüysüz, şunları söyledi: ''Onun için sadece çevresindeki politbüro önemli. Ancak her türlü şaibeye karışmış, geçmişte yaptığı yolsuzluktan dolayı partiden ihraç edilmiş şahsiyetleri kongre başkanı yapıp, TBMM kürsüsünde bizzat eski bir bakan tarafından yaptığı yolsuzlukları ifade edilen kişileri, partinin en üst tepesinde görev verdiğini görmekteyiz. Çünkü Sayın Baykal için mevkiini koruyacak bütün yollar mubahtır. Bu parti içerisinde kalarak, halkıma verdiğim, ona layıkıyla vekil olma sözünü yerine getiremeyeceğimi düşünmekteyim. Ben siyaseti halkıma hizmet etmenin ve onun problemlerine çözüm bulmanın bir aracı olarak görüyorum. Bugün gelinen noktada ise bana bu yolun tıkandığını gördüğüm için Sayın Baykal'ın ve üç beş yandaşının CHP'sinden istifa ediyorum. Benim demokrasi ve siyaset anlayışım, birilerinin adamı olmayı zul addeder.'' ''İSTİFALAR OLACAK'' Tüysüz, bir soru üzerine dün akşam diğer arkadaşları ile bir değerlendirme yaptıklarını ve onların bir süre daha beklemeyi uygun gördüklerini söyledi. CHP'den 25-30 milletvekilinin istifa edebileceğini savunan Tüysüz, ''Sayı 51'e kadar çıkabilir'' diye konuştu. Israrlı sorular üzerine AK Parti'ye katılmayı düşünmediğini bildiren Tüysüz, ''Sarıgül'le birlikte hareket etmeyi sürdürecek misiniz?'' sorusuna, ''Kendisi CHP'li bir belediye başkanı. Ben siyasete bağımsız olarak devam edeceğim'' dedi. Tüysüz, silah taşıma alışkanlığına ilişkin bir soruyu yanıtlarken de siyaset yaptığı bölgenin koşullarının ve bazı ailevi nedenlerinin bunu zorunlu kıldığını ifade etti. Tüysüz'ün basın toplantısını CHP'den istifa ederek bağımsız kalan Mardin Milletvekili Muharrem Doğan da izledi. Turan Tüysüz'ün istifasıyla, TBMM'deki sandalye dağılımı şöyle oldu: AK Parti: 361 CHP: 168 DYP: 6 HYP: 1 Bağımsız: 13 Boş: 1