BIST 10.265
DOLAR 32,37
EURO 34,79
ALTIN 2.393,15
HABER /  GÜNCEL

Türkiye aleyhine yeni bir dava daha

TÜPRAŞ eski başkanlarından Kemal Işık hakkındaki iddialar yüzünden AİHM'e Türkiye aleyhine 202 milyon dolarlık dava açtı.

Abone ol

Görevi sırasında şirketin paralarını yüksek repo geliri elde etmek amacıyla iflas eden İmpexbank ve Marmarabank'a yatırarak şirketi zarara uğrattığı gerekçesiyle yargılanarak tazminata mahkum edilen TÜPRAŞ eski Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Işık, Türkiye Cumhuriyeti devleti aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuruda bulunacağını açıkladı. Kemal Işık, TÜPRAŞ Yönetim Kurulu'nun açtığı dava sürecini ve 7 milyon dolar tazminat ödemeye mahkum edilmesini ''Tarihe Havale Edilen Adli Hata'' başlıklı kitapta topladı. Bir basın toplantısı düzenleyerek davaya konu süreci anlatan Işık, Ocak 1992'de Tüpraş Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü olarak göreve getirildiğini, 1992'de 128 milyon dolar ve 1993'de 177.7 milyon dolar faaliyet dışı gelir elde ettiklerini bildirdi. 1994 ekonomik krizinin bankacılık sektörüne sıçraması üzerine Tüpraş'ın, ithal edilecek ham petrol bedellerinin transferinde büyük zorluklar başladığını anlatan Işık, bağlı oldukları Başbakanlık, Hazine Müsteşarlığı ve Merkez Bankası'nın önerileri istikametinde 42 banka arasında açılan ihaleyi en uygun komisyonu öneren bankanın kazandığını belirtti. İmpexbank'ın kapatılmasıyla akreditif açılması için yatırılan paranın hazinenin kontrolünde kaldığını ifade eden Işık, Tüpraş'ın yeni yönetiminin açtığı davada tazminat ödemeye mahkum edildiğini kaydetti. Kendisinin bankaların batmasından sorumlu tutulduğunu ve Tüpraş'ın İmpexbank'taki parasını ödemesinin istendiğini belirten Işık, İmpexbank iflas idaresinin ise 1996 kuru üzerinden Tüpraş'ın alacağı 6.9 milyon doları ve faizini ödediğini, kur farkını da ödeme kararı aldığını bildirdi. Işık, ''Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun raporunda (İhale usulüne uygun yapılmıştır. Bu nedenle hiçbir Tüpraş ilgilisi için yapılacak bir işlem yoktur) tespiti vardı. Rapor başbakanca onaylanmıştı. Yani, bu olayın zaten yargıda olmaması lazımdı. Olayın yargıya götürülmesinde hile var'' dedi. AİHM'E GİDİYORUM İlgili belgeleri de gösteren Işık, ''Bu kadar açık gerçekler karşısında maruz kaldığım tertip ve adli hatalar zinciri sonucu şimdi ülkemde bulamadığım adalet için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gidiyorum. Dilekçe hazır, başvuruda bulunmamız gün meselesi'' dedi. 100 milyon Euro maddi ve 100 milyon Euro manevi olmak üzere masraflarla beraber 200 milyon 200 bin Euro tazminat talebinde bulunacaklarını bildiren Işık, ''Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi haklılığıma karar verip, bu tazminat talebinin hepsine karar verse de ben sadece 1 milyon Euro alacağım. Doğduğum kent Siirt ile Kocaeli'ne iki okul yaptıracağım. Bu okullara insan hakları, adalet ve ışık kelimelerini çağrıştıracak şekilde isimler konulmasını talep edeceğim'' diye konuştu. Bir gazetecinin, mal varlığına ihtiyati haciz konulduğunu anımsatarak geçimini nasıl sağladığını sorması üzerine Kemal Işık, ''Türkiye'nin en stratejik kuruluşlarının başında görev yaptım. Başkaları olsaydı İstanbul'un yarısına sahip olurdu. Emekli maaşım var, geçim sıkıntım yok. Lüks hayatım da yok'' karşılığını verdi. Basın toplantısına, Kemal Işık'ın yakınları da katılarak destek verdi.