BIST 11.194
DOLAR 42,61
EURO 49,91
ALTIN 5.792,38
HABER /  GÜNCEL

Tuncay Güneyden derin iddia!

Ergenekon'un ilk deşifresi 7 yıl önce yapıldı. Güney'in ifadelerinin bir bölümü ise kayıp. O bölümler tüm düğümü çözecek!

Abone ol

İNTERNETHABER

Tuncay Güney deli mi yoksa çok iyi bir senarist mi? Güney'i çok yakından tanıyan, bir dönem Kanada'da birlikte vakit geçiren gazeteci Bedir Acar, Ergenekon ve Tuncay Güney'i anlattı. Güney'in önce kabul edip ardından da katılmadığı canlı yayında zaman zaman gerginlikler yaşandı, Veli Küçük'ün yakın arkadaşı gazeteci Altemur Kılıç, Şaban Arslan ve Tuncay Güney'i eleştirdi.

Veyis Ateş'in sunduğu Bakış Açısı'nda dün akşam Ergenekon'un karakutusu Tuncay Güney tartışıldı. Programa konuk olarak ''Rabay: Kurye Tuncay Güney Ergenekon'u anlatıyor'' isimlik kitabın yazarı Yeni Şafak gazetesi İstihbarat Şefi Şaban Arslan, TV Net Editörü Bedir Acar katıldı.

TV Net Editörü Bedir Acar, programda Tuncay Güney'le tanışmasını

 
Programda Güney'i çok iyi tanıyan
gazeteci Bedir Acar ilginç bir iddiayı
gündeme taşıdı. Güney'in hiçkimseye
söylemediği iddialara göre,
ifadesindeki bazı bölümler sonradan
ortaya çıkması için bekletiliyor.

Yine Güney'le MSN üzerinden görüşme
yapan bir diğer isim olan Şaban
Arslan'da Acar'ın bu iddiaları
doğrulayarak, Güney'in evinden çıkan
6 çuvaldan ikisinin kayıp olduğunu
söyledi. İddialara göre kayıp olan bu
iki çuvalda Ergenekon ile ilgili çok 
önemli bilgiler yer alıyor.   
anlattı. Zaman Gazetesi'nde kültür sanat editörlüğü yaparken bir telefonla Tuncay Güney'i kendisini aradığını ve yazılarıyla ilgili takdirlerini ileterek tanıştıklarını anlattı. Tuncay Güney'le daha sonra Yeni Şafak Gazetesi'nde çalıştığı yıllarda gazetenin koridorlarında karşılaştığını söyledi. Acar, Güney'in Yeni Şafak'ta arşiv servisini ziyaret ettiğini söyledi. Acar Güney'le olan ilişkilerini şu şekilde aktardı:

''Arada bir kendisiyle karşılaşırdık. Amerika'da ziyaretim oldu. Orda bir telefon geldi. Telefonun ucundaki isim Tuncay Güney'di. Neden Amerika'dan çıkmazsın? sorusuna cevap veremedi. Türkiye'den sıkıldığını söyledi. Kanada'da olduğum sırada beni yine buldu ve aradı. Amerika'dan sıkıldım Kanada'ya nasıl gelirim? diye sordu. Oradada yollarımız yine kesişti. Kanada'dayken Tuncay'ı çözmeye başladım. Bana isimler sayıyordu. Veli Küçük diye birini tanıyıp tanımadığımı söyledi. Bana 'bu adam imparatordur' dedi. 'Bak bu şu olaylar oluyor onları yapandır' diyordu. 'Sen bana kulak asmıyorsun ama Türkiye'de en çok konuşulacak insanlardan bir haline geleceğim' dedi.


Güney'in ifadeleri Küçük'ün masasında
 
Ergenekon'un tutuklu sanıklarından 
gazeteci Vedat Yenerer'in avukatı
Vural Ergün'de programa telefonla
bağlanarak, Tuncay Güney'e ağır 
suçlamalar yöneltti. Ergün'e göre
Tuncay Güney'in Ergenekon ile
ilgili iddialarının bir çoğu
uydurma ve yalandan ibaret! 


Şaban Arslan Tuncay Güney'le Veli Küçük arasında Güney'in emniyette verdiği ifade sonrasında yaşanan ilginç alıntılar vererek Güney ve Ergenekon yapılanmasındaki ilişki sarmalına dikkat çekti. Şaban Arslan Tuncay Güney kurye olarak kullıldığın bir müddet sonra bizzzat Ergenekon tarafından emniyete ispiyonlandığı yönünde kaanatlerini olduğunu söyledi.

Arslan Tuncay Güney kaynaklı anlattığı Veli Küçük dialoglarında şunlar yer alıyor:

Veli Küçük'ün odasına Tuncay Güney giriyor.

TG: Abi Emniyetten geliyorum. İfademi aldılar

V.K: Biliyorum

VK: Seni Doğu Perinçek ispiyonladı

Tuncay Güney üfüyor mu?

Tuncay Güney'in iddialarını üfüryor mu acaba diye düşündüklerini söyleyen Şaban Arslan konunun uzmanlarına Tuncay Güney'e ait ifadeleri götürdüklerini söyledi. Arslan bilgilerin hiç de üfürülmüş olmadığını şöyle ortaya çıktığını anlatıyor:

''Bu ifadeleri Türkiye'nin yakından tanıdığı ünlü bir isme götürdüm. Bana aynen şunu söyledi. Ben hiç abartmıyorum. Ben bu konuları Türkiye'de en iyi bilen insanlardan biriyim. Bu konularla ilgili bilgilere sahibim. Tuncay Güney'in anlattıkları bana bugüne kadar bu konullarla ilgili bildiğim en düzgün senaryo anlatım gibi geldi" dedi.

Amerikan eski büyük elçisi şokta!

Şaban Arslan Tuncay Güney'in Akşam Gazetesi'nden Amerika'nın eski Ankara Büyükelçisi Marc Grossman, ile ilgili yaşadığı bir anektoda ilişkin bilgiler verdi. Arslan o günlerde Tuncay Güney'in Akşam Gazetesi'nde Güney İmzalı bir haberini ardından Amerika'nın eski Ankara Büyükelçisi Marc Grossman'ın İstanbul'a gazeteye geldiğini ve haberi yapanı sorduğunda genç 20 yaşlarından saçlarında jöleli Tuncay'ı gösterince inanamadığını bu haberi o yapmış olamaz dediğini anlattı. Arslan haberde ABD'den dış ülkelere giden görevliler bir sorguya dahil tutulduğu anlatıldığını ve konsoloslara tuzak sorular sorulduğu bunun da rapor olarak tutulduğunun anlatıldıığını belirtti.

Ergenekon değil Güney davası

Ergenekon davası sanıklarından Vedat Yenerer'in Avukatı Vural Ergül bu davaya Ergenekon davası demenin doğru olmadığını onun yerine Tuncay Güney davası demek gerektiğinin daha doğru olduğunu kaydetti.

Güney'i ''ciddi bir yalancı'' olarak nitelendiren Avukat Ergül, Kuzey Irak'ta TSK üyesi personelin 24 bin silah sattığı iddalarını yalanladı ve bu iddaları ''geyik'' olarak niteledi. Ergül ayrıca Tuncay Güney'in ağzından her çıkanı haber olarak paylaşmanın doğru olmadığını söyledi.

Güney'e CIA ve MOSSAD bağlantılı bir adam olarak niteleyen Avukat Ergül ''Tuncay Güney'in başka istihbaratçılarla oturup konuşulduğunda hangi servisle ne suretle bağlantısı var bir gidin sorun'' dedi. Amaçlananın Türk ordusunu yıpratmak olduğunu anlatan Ergül, ''Amerika'nın bölgenin en güçlü ordusuna sahip Türkiye'de TSK'nın etkinliğini kırmaya yönelik bir operasyonudur'' diye konuştu.

Veli Küçük'ün fikir babası: Programdaki tartışmaya Veli Küçük'ün fikir babalarından olduğu iddialarının bulunduğu Gazeteci Yazar Altemur Kılıç katıldı. Program yapımcısı ve sunucusu Veyis Ateş Kılıç'a ilk olarak ''Siz Veli Küçük'ün fikir babalarından biri misiniz?'' sorusunu yöneltti. Kılıç Küçük'ün birçok Ergenekon sanığı gibi arkadaşı olduğunu ve Türkiye'deki yaşanan olaylara ilişkin endişlerini dile getiren birisi olduğunu kaydetti.

Ergenekon davasına ilişkin bir yanlışlıklar silsilesi olduğunu söyleyen Kılıç, ''Eğer böyle bir örgüt varsa bundan daha çok Ergenekon davası Türkiye'ye zarar vermiştir'' dedi. Kılıç, Tuncay Güney'a ''ya deli ya da meşhur olmak isteyen biri Tuncay Güney'' dedi.

Kılıç, Hitler örneğini Güney'in anlattıkları bilgiler için örnek gösterdi. Kılıç ''Güney şeytanlık yapıyor. Türk ordusunu yıpratmak için yapılmış bir komplo bu. Ergenekon davası Çin işkencesi. Hitlerin anıları gibi bir kitap çıktı piyasaya ama ona ait olmadığı bir kurgu olduğu anlaşıldı. Güney'in anlattıkları buna benziyor''

Kılıç'ın bu iddialarının ardından stüdyoda gergin anlar yaşandı. Kılıç Arslan'a çeşitli suçlamalar yöneltti.

Altemur Kılıç: Kitaplar yazmışlar bu adama inanıyorlar mı?

Veyis Ateş:
Şaban Arslan Tuncay Güney'e inanıyor musunuz?

Şaban Arslan: Binlerce belge ve dosya okudum. Gelinen noktada Tuncay'ın anlattıkları domino taşları gibi birbirine oturan olaylar serisi. Tuncan Güney'in anlattıklarına en çok inananlardan biriyim.

A. Kılıç: Bu sizin için bir geçim kaynağı oldu.

Ş.A:
Hayır Hayır, asla asla

A.Klılıç: Nedir peki 4 günde kitap yazılır mı? Kullanılan bir adam.Bu adama inanmak. Haham gibi giyinmesine bakın. Bunun örgüt veya şüpheli bir kişi olduğundan şüphe edermisiniz.

Veyis A: Haham gibi giyinmesinde bir anormallik var mı?

A. K.: Bu adama inanılmaz

Ş.A: 
Birşey sorabilir miyim? Devletin polisi hakimi savcısı böyle bir insan inanıyorsa binlerce sayfalık resmi belgelere döküyorsa gazteci olarak bunları sorgulalamız gerek miyor mu?

A.K: Hakimler buna inanıyorsa şaşarım. Bir deli taş atmış bu taşı hakimler çıkartacak.