BIST 10.046
DOLAR 32,34
EURO 34,71
ALTIN 2.408,54
HABER /  GÜNCEL

Temiz eller soruşturması MİT'e uzandı!

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, faili meçhul cinayetlere ilişkin soruşturması kapsamında, eski MİT görevlisi Yavuz Ataç'ın 'şüpheli' sıfatıyla ifadesi alındı.

Abone ol

Avukatıyla birlikte sabah saatlerinde Ankara adliyesine gelen Ataç, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcıları Hakan Yüksel ve Mehmet Özgür'e, yaklaşık 5 saat süreyle ifade verdi.

Taraf gazetesinin haberine göre Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) Dış Operasyonlardan Sorumlu eski Daire Başkan Yardımcısı Yavuz Ataç, faili meçhul cinayetler ve Susurluk soruşturmasını yürüten savcı Hakan Yüksel'e 'şüpheli' sıfatıyla ifade verdi. Devrimci Karargâh soruşturması kapsamında tutuklanan eski polis müdürü Hanefi Avcı'nın, "Çakıcı'ya kırmızı pasaport verdi" dediği Ataç'a, efsane MİT ajanı Hiram Abas'ın 1990 yılında evinin önünde kurşunlanarak öldürülmesi ve Abdullah Çatlı ile ilişkisi, dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in eşi Özer Çiller'in devlet yönetimindeki etkisi ve Mehmet Ağar'ın PKK ile mücadele adı altında işlenen faili meçhul cinayetlerdeki rolü soruldu.

Bir süre önce aynı soruşturma kapsamında ifade veren eski MİT Kontr-Terör Daire Başkanı Mehmet Eymür'ün yardımcısı olan Ataç, altı sayfalık ifadesinde Özer Çiller'in devlet yönetiminde resmî olarak görev yapmadığı halde çok etkili olduğunu aktardı. Ataç'ın ifadesine göre, Mehmet Ağar'ın da Özer ve Tansu Çiller üzerinde etkisi vardı. Ataç'ın savcıya aktardığı konulardan biri de Ağar'ın kendi başına hareket etmediği ve devlet görevlisi olarak, verilen emirleri yerine getirdiği. Savcı Yüksel, Yavuz Ataç'a, 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım'ın kimin emrinde çalıştığını, MİT'te ne kadar süre görev yaptığını ve hangi operasyonlara katıldığını da sordu.

Ömer Lütfü Topal'ın ölümüyle ilgili bildiklerini de savcıya aktaran Ataç, Topal cinayetinin özel harekâtçılar tarafından işlendiğine dair o dönemde istihbarat aldıklarını, hatta Sedat Bucak'ın yeğeni Fatih Bucak'ın cinayetle ilgili MİT'e bilgi verdiğini aktardı. Öte yandan Ataç'a MİT'çi Tarık Ümit'in ölümü ile ilgili sorular da yöneltildiği belirtildi.

ÇAKICI MİT'TE DEĞİLDİ!

Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Susurluk Komisyonu'na verdiği ifadede Ataç'ın başka bir suçtan cezaevinde bulunan Alaattin Çakıcı'yı koruduğunu, kolladığını ve yurtdışına çıkması için kırmızı pasaport almasına yardımcı olduğunu anlatmıştı. Ataç, bu iddia için Çakıcı'nın MİT'te bazı operasyonlara katıldığını, kurumun tesislerinden yararlandığını ve görevle ilgili eğitim aldığını anlattı. Ataç, Çakıcı'ya pasaport hazırlaması hususundaki soruya ise cevap vermedi.

HİRAM ABAS ÇATLI İLE ÇOK YAKINDI

Yavuz Ataç, 26 Eylül 1990'da evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Hiram Abas'ın Çatlı ile ilişkisi ve MİT içindeki rolü ile uluslararası bağlantılarını da savcıya anlattı. Abas'ın Abdullah Çatlı ile yakın olduğu Susurluk Raporu'nda da belirtilmişti. Adliyeden ayrılırken gazetecilere konuşan Ataç, "Mehmet Eymür'ün ifadesini aldılar bana sormayacaklar mı? Bazı hususların aydınlatılması lazım" dedi.

İFADE VERME SIRASI ÇAKICI DA

Mehmet Eymür'ün Ankara Özel Yetkili Savcısı Hakan Yüksel'e verdiği ifadede "MİT bünyesinde bulundu. Ancak çok mühim iş ve eylemlerde kullanmadık" dediği Alaattin Çakıcı'nın faili meçhul cinayetlerle ilgili soruşturma kapsamında ifade vereceği öğrenildi. Eymür, ifadesinde Çakıcı, için şu iddialarda bulunmuştu:

"MİT'e geri dönmemden sonra yardımcım Yavuz Ataç'a Alaattin Çakıcı ile irtibatını kesmesini söyledim. Hatta Ataç'a 'Çakıcı'yı bu hale biz getirdik, adam bakanlara, devlet görevlilerine posta koyuyor, bunu bizim pasifize etmemiz lazım. Yoksa sıkıntı doğuracak. Kendi kafasına göre iş adamlarına suikast yapmak için planlar yapıyor' dedim. Yavuz Ataç, Alaattin Çakıcı'ya bildirmiş, bu yüzden o da bana düşman oldu ve bana haber göndererek benim çocuğumun kafasını koparmakla tehdit etti."

Çakıcı, bu iddiaları cezaevinden yaptığı 10 sayfalık açıklamayla yalanlamıştı.