BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

Suriye'ye askeri müdahalenin riskleri

Uzmanlar Türkiye'nin askeri olarak Suriye'den üstün olduğunda hemfikir. Ama Suriye'nin hava savunma sistemleri, kimyasal/biyolojik silahları, Rusya ve İran ile ilişkisi, Suriye'deki Kürtlerin durumu gibi aleyhte noktalar da var.

Abone ol

Türkiye'de meclisin, yabancı ülkelere asker göndermesi için hükümete yetki veren tezkereyi kabul etmesi ile Suriye'ye askeri bir harekâtın yapılıp yapılmayacağı artık hükümetin takdirinde.

Fakat Suriye'ye yönelik askeri bir müdahale Türkiye için ciddi riskler barındırıyor.

Türkiye'nin askeri olarak Suriye'den üstün olduğu konusunda hemfikir olan uzmanlara göre, Suriye'nin hava savunma sistemleri, kimyasal ve biyolojik silahları, Şam yönetiminin Rusya ve İran ile ilişkisi, olası bir müdahalede Suriye'deki Kürtlerin durumu Türkiye'nin aleyhine olan noktalar.

Hava savunma sistemleri

Suriye'nin olası bir askeri müdahalede en güçlü kozunun Rus yapımı hava savunma sistemleri olduğuna işaret ediliyor.

Lübnan ordusundan emekli general ve askeri uzman Hişam Cebir, Suriye ordusunun elinde çok gelişmiş 800 hava savunma füzesi olduğuna dikkat çekiyor.

Türkiye'nin askeri hava gücü açısından Suriye'den güçlü olduğunu belirten Cebir, "Olası bir hava mücadelesinin sonuçlarını kimse tahmin edemez." diyor.

Suriye'de daha önce askeri ateşe olarak çalışmış ve bölgedeki bazı askeri tesisleri ziyaret etmiş olan Prof. Esat Arslan ise, hava savunma sistemlerinin öncelik sırasına göre Suriye'nin farklı yerlerinde konuşlandırıldığını, Tartus'taki Rus üssü gibi stratejik alanlara, radar sistemlerinin bulunduğu bölgelere ve hava kuvvetleri uçaklarının olduğu yerlere yerleştirildiğini belirtiyor.

Suriye'deki askeri yapılanmayı yakından tanıyan fakat adını açıklamak istemeyen bir güvenlik uzmanına göre, Suriye'de Kesep yakınlarında, Hama ile Humus arasında, Süveyda, Tartus ve Şam olmak üzere 6 bölgede radar sistemleri bulunuyor.

Suriye ordusu için en büyük sorunun, başta elindeki uçaklar olmak üzere, askeri sistemlerin modernizasyonunun yapılmamış olmasına dikkat çeken bu güvenlik uzmanı 2011 yılında Suriye'deki uçak ve helikopter filolarının %30'nun arızalı olduğunu söylüyor.

Aynı uzman, "Tüm bu eski sistemlere karşı Şam-Süveyda yolundaki doğalgaz santralının yakınlarında, hangarlarda hiç kullanılmamış Rus yapımı 120 uçak var" diyor.

Kimyasal ve biyolojik silahlar

Suriye rejiminin elindeki en büyük güç kimyasal ve biyolojik silahları.

Beyrut Amerikan Üniversitesi Ortadoğu uzmanı Timur Göksel, Suriye ordusunun bol mühimmatı olmasına karşın eğitimli askerinin az olduğunu belirtiyor ve rejimin en büyük kozunun elindeki kimyasal silahlar olduğu görüşünü dile getiriyor.

Suriye dünyadaki en büyük dördüncü kimyasal silah stokuna sahip. ABD, Arap ve Batı istihbarat raporlarına göre, Şam yönetiminin elinde 50 farklı bölgede bin tona yakın kimyasal silah bulunduğu belirtiliyor.

Suriye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cihad Makdisi daha önce Suriye'nin hiçbir koşulda sivillere karşı kimyasal silah kullanmayacağını açıklayarak, "Suriye'ye karşı dışarıdan bir askeri müdahale olduğu durumda bu silahlar kullanılır." demişti.

Emekli General Cebir, bu konuda Türkiye'yi uyarıyor: "Türkiye'nin Suriye'ye saldırması durumunda Şam yönetiminin bu silahları kullanmayacağını kimse garanti edemez."

Rusya ve İran'ın durumu

Suriye'ye yapılacak olası bir harekâtta Ankara için zorluklardan diğeri Rusya ve İran'ın tutumu.

15 Haziran 2006 yılında imzalanan askeri anlaşma ile Suriye ve İran herhangi bir saldırıda ortak hareket etme kararı aldı.

Türkiye ve Suriye üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan, Londra'daki Queen Mary Üniversitesi'nden Dr. Christopher Philips, iki ülke arasındaki olası bir çatışmada İran'ın rolünün çok önemli olduğunu düşünüyor.

Philips, Türk ordusunun Suriye topraklarına girmesi halinde İran'ın da devreye girebileceği görüşünde.

Lübnanlı emekli general Hişam Cebir'e göre Rusya'nın pozisyonu da İran'ınkine benzer olabilir.

Cebir, "Türkiye'nin askeri olarak Suriye'den en üstün olduğu nokta deniz kuvvetleri. Fakat olası bir deniz üzerinden saldırı durumunda Türkiye, karşısında Tartus'da konuşlanan Rusya'yı bulacaktır." diyor.

Rusya'nın Tartus'taki askeri üssü Moskova için Suriye'nin önemini arttırıyor.

Suriye ordusunda çok sayıda Rus askeri danışman görev yapıyor. Suriye askeri yapılanmasını yakından tanıyan ve adını gizli tutmak isteyen güvenlik uzmanına göre sadece hava kuvvetlerinde 320 tane Rus askeri danışman çalışıyor.

Eski askeri ateşe Esat Arslan'a göre ise Türkiye'nin Suriye'ye saldırması durumunda muhakkak Rusya'ya bunun gerekçelerini anlatması gerekiyor.

Arslan, Türkiye'nin tıpkı Kıbrıs müdahalesinde İngiltere'nin adadaki üslerinde olduğu gibi, Rusya'nın Suriye'deki üssüne karşı hiçbir müdahalede bulunmayacağını anlatması ve hiçbir şekilde Rusya ile karşı karşıya gelmemesi gerektiğini vurguluyor.

Kürtlerin durumu

Suriye'nin elindeki kozlardan biri de Kürt kartı.

Suriye'nin 2 milyonun üzerinde Kürt kökenli vatandaşı var.

Son dönemde Suriye'deki Kürtlerin kendi bölgesel yönetimlerini kurmak için çalışma yaptığına yönelik iddialar üzerine Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Kürt devleti kurulamaz." demişti.

Emekli general Cebir, Suriye ile Türkiye arasındaki gerginlikte Kürtlerin Suriye rejiminden yana taraf alabileceğini düşünüyor.

Queen Mary Üniversitesi'nden Dr. Christopher Philips'e göre ise Türkiye Suriye'ye saldırırsa, Şam yönetimi PKK'ya verdiği "açık desteği" arttırabilir.

Böyle bir durumda Türkiye'de şiddet olaylarında artış olabilir.