Siirt'te yaşanan tecavüz mü, fuhuş mu?

Küçük çocukların cinsel istismara uğradığı Siirt'te tepkiler dinmiyor. Yerel basın olayla ilgili tecavüz mü, fuhuş mu imalarında bulunuyor?

Siirt’te 2 yıl boyunca cinsel istismara uğradığı iddiaları yerel basında çok da inandırıcı bulunmuyor. Siirt’in yerel gazetelerinde yazan bir köşe yazarına göre olay tecavüz veya istismar değil fuhuş.

siirtliler.net sitesinde yazan Eyüp Güzel bu durumu şöyle açıklıyor:
“Kimse kusura bakmasın ama 2 yıllık bir tecavüz olayı olmadığı kız çocuklarının 2 bin TL’lik cep telefonlarının bulunduğu iddiası yeterli kanıttır.”

Siirt’te arka arkaya ortaya çıkan iki cinsel istismar olayı büyük tartışmalara neden oldu. Siirtliler olaylarla birlikte bütün kentin zan altında bırakılmasına, Siirt’in karalanmasına tepki gösterdi. Bu tepki özellikle yerel gazete ve internet sitelerinde geniş yer buldu.

İşte bunlardan biri Eyüp Güzel’in aşağıdaki yazısı:

Kimileri fuhuş, kimileri cinsel istismar, kimileri de tecavüz olarak tanımlıyor. Kimse kusura bakmasın ama 2 yıllık bir tecavüz olayı olmadığı kız çocuklarının 2 bin TL’lik cep telefonlarının bulunduğu iddiası yeterli kanıttır. Fuhuş diyelim. Hadi kimlik yaşları küçük olduğu için cinsel istismar diyelim. Adı her ne melanetse yaşanan bu olay tek kelimeyle iğrençtir, adicedir, ahlaksızcadır…

Gerek üçüncü sınıf bazı köşe yazarları gerekse yüzleri eskimiş olan bazı sanatçı kimlikli kışkırtıcılar tarafından ağır bir şekilde aşağılanmaya çalışılan Siirtliler ne yazık ki şu sıralar kendilerini savunma psikolojisi içerisine girmiş durumdalar.

Siirtli Aileleri Bilirim
Siirt’te yaşayan ailelerin büyük çoğunluğunda ortak bir alışkanlıkları vardır. Belirli bir yaşa kadar çocuklar sürekli gözetim altındadırlar. Eve geliş-gidiş saatleri, okuldan çıktıklarında nerelere gidebilecekleri, kimlerle arkadaşlık yaptıkları gibi çocuklarının birçok alışkanlıkları ebeveynleri tarafından bilinmektedir. Siirt’teki ailelerin çocukları o gün harçlık almadığı halde eve elinde bir çikolatayla gelse o çikolatanın nereden geldiği öğrenilir ve çocuk büyük ihtimalle “sana bunu kim verdi, hangi parayla aldın?” şeklinde küçük bir sorgulamadan mutlaka geçer. Bu durum aslında Siirt’e mahsus bir şey değil, Doğu’nun, Anadolu’nun tüm vilayetlerinde yaşanan bir aile geleneğidir.
E peki Allah aşkınıza bileniniz varsa izah etsin de hepimiz anlayalım. Cinsel istismara maruz kalan kız çocuklarının anası-babası nasıl bir “mağdur ailedirler ki!” çocuklarına “hayırdır?” dememişler. 2 yıl boyunca hiç bir şey fark etmez mi insan? Çocuklardan birinin 1,5 – 2 bin TL’lik cep telefonlarının olduğu iddia ediliyor. Evine elinde çikolatayla bile gelse anne-babaları tarafından hesap sorulan çocukların yaşadığı bir kentte, 1,5 – 2 bin TL’lik cep telefonuyla bir çocuk evine nasıl gelebilir çok merak ediyorum doğrusu… Bileniniz, anlayanınız varsa lütfen bildirsin hep beraber öğrenmiş olalım ki en azından vebale girmeyelim bu hususta. Yaşanan rezaletle ilgili geçen haftaya kadar ortaya NET bir şekilde tepkilerini ve tavırlarını koyamayan bazı STK yönetici ve temsilcileri ise bugün mağdur ailenin yanında soluk alıyorlar. Özür dilerim ama ben buna "ucuz kahramanlık şovları" derim.

Bu arada Siirt Valisi Necati Şentürk, mağdur aileye 3 yıl süreyle ayda 400 TL maaş bağladığını açıkladı.

Kınama makamı kim? İcraat makamı kim? Birbirine karıştı İcraat makamında olanlarla kınama makamında olanlar birbirine karıştı. Vatandaşların, kalabalık kitlelerin yaşananlar karşısında kınama eylemleri, kınama mesajları yayınlaması gayet iyi anlaşılıyor da icraat makamında olanlara ne oluyor peki? Yaşanan gelişmeler karşısında icraat makamında olup gereğini yapma kudretinde ve sorumluluğunda olanların olayları “kınıyoruz, peşini bırakmayacağız” açıklamalarıyla yetinmesi aldatmacadan öteye geçmemektedir.