BIST 10.173
DOLAR 32,28
EURO 34,98
ALTIN 2.446,32
HABER /  GÜNCEL

Şener: İnşaat sektörü canlanacak

Dün yapılan Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nun ardından Başbakan Abdüllatif Şener düzenlediği basın toplantısında inşaat sektörüne yönelik umut verici konuştu.

Abone ol

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, kamu yatırımlarındaki artış ve ipotekli konut finansman sisteminin (mortgage) devreye girmesi ile birlikte, önümüzdeki yıl inşaat sektöründe çok büyük canlanmanın ortaya çıkabileceğini bildirdi. Bakan Şener, dün yapılan Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nun ardından düzenlediği basın toplantısında, dünkü toplantıda, dış ticaret ve ödemeler dengesi kalemlerindeki gelişmeler ile ekonomik gelişmelerin değerlendirildiğini söyledi. Toplantıda, ödemeler dengesinde önemli olanın sağlanan finansman olduğu noktasında görüş birliğine varıldığını açıklayan Şener, özellikle AB sürecinde 17 Aralık sonrasında Türkiye'nin önemli yabancı sermaye girişine sahne olabileceğinin değerlendirildiğini anlattı. EKONOMİDE DURUM Ekonomideki gelişmeler ile ilgili olarak reel sektörden bankacılık sektörüne kadar değişik boyutlarda konunun ele alındığını açıklayan Şener, bankacılıkta, geçen yıl yüzde 42 seviyesinde olan mevduatın krediye dönüşme oranının, bu yılın ilk 9 ayında yüzde 'e çıktığını kaydetti. Bunu ''umut verici'' olarak niteleyen Bakan Şener, aynı dönemde TL mevduatın toplam mevduata oranının da yüzde 42'den yüzde .9'a kadar çıktığını ifade etti. Döviz rezervlerinde artış olduğunu, takipteki kredilerin oranının azaldığını anlatan Şener, reel sektörde de kapasite kullanımı ve sanayi üretiminde artış olduğunu, piyasa ve tüketici güveninin giderek arttığını kaydetti. Bu veriler ışığında ekonomi üzerinde yapılan değerlendirmelerde istikrar ortamının var olduğu, güven ortamının devam ettiği, bunun sonucunda da gerek bankacılık gerekse reel sektörde ekonomik göstergelerin olumlu şekilde devam ettiğinin tespit edildiğini kaydeden Şener, bunun önümdeki dönemde de devam ettirilmesi gerektiği kanatine varıldığını söyledi. AB MÜZEKARE SÜRECİ Şener, toplantıda, özellikle Aralık ayı sonrasında AB ile devam edecek müzakere süreci ile Türkiye ekonomisinin AB ile uyum gösterebilecek niteliğe kavuşmasının gerektiğinin de vurgulandığını anlattı. 2000 yılında gerçekleştirilen Lizbon zirvesinde 2010 yılına kadar AB ekonomisinin bilgiye dayalı en rekabetçi ve dinamik ekonomi olma hedefinin konduğunu hatırlatan Şener, Türkiye'nin de bu stratejiye uygun bir politika izleyeceğini vurguladı. Enflasyon düzeyinin AB'de ortalama yüzde 2'lerde olduğunu, Türkiye'nin 2005'te yüzde 8 hedeflediğini kaydeden Şener, ''Önümüzdeki 2-3 yıl içinde Türkiye'deki enflasyon düzeyini Maastricht kriterlerine uygun seviyeye getirmek için çaba harcayacağız'' dedi. MİLLİ GELİR, BÜYÜME Dünya sıralamasında, Türkiye'nin 70 milyonun üzerinde nüfusu ile 15'inci, satın alma gücü paritesine (SAGP) göre 485 milyar dolarlık milli geliri ile ilk 20 ekonomisi arasında yer aldığını vurgulayan Şener, buna karşılık 6 bin 890 dolarlık kişi başı (SAGP) gelir ile ise 50'lili sıralarda kaldığını kaydetti. Bu bakımdan sürdürülebilir büyümenin önemine dikkat çeken Bakan Şener, sürdürülebilir büyümenin ekonominin temel hedeflerinden biri olarak belirlendiğini kaydetti. Bu yılki büyümenin yüzde 10'nun üzerinde gerçekleşeceğini kaydeden Şener, ''Türkiye'nin büyüme oranı enflasyonun üzerinde gerçekleşmiş olacak'' diye konuştu. Bu yıl AB'de ortalama büyümenin yüzde 2 düzeyinde olmasının beklendiğini de ifade eden Şener, sürdürülebilir büyüme ile AB ile makasın biraz daha kapanacağını vurguladı. Maastricht kretirlerine göre, brüt borç stokunun yüzde 60'ın üzerine çıkmamasının temel hedeflerdin biri olduğunu, ancak AB ortalamasının yüzde 64 seviyesinde bulunduğunu anlatan Şener, Türkiye'de bu oranın yüzde 90 civarında göründüğünü, bunun Maastricht kretirleri seviyesine çekilmesi gerektiğini vurguladı. 2005 BÜTÇESİ Eskiden bütçeler ve gerçekleşmeleri arasında büyük farklar bulunduğunu hatırlatan Şener, hükümetleri döneminde ise uygulanan bütçelerin hedeflere uygun olarak gerçekleştiğini söyledi. Piyasaların 2003 ve 2004 bütçe uygulamasını gördüğünü ve bunun sonucunda 2005 bütçesinin ilan edilmesinin ardından buna da güvenin ifade ettiğini anlatan Şener, ''Güven ve istikrarı her şeyin önünde tutuyoruz'' dedi. 2005 bütçesinde, faiz ödemelerinde ve bütçe açığında hem nominal hem de reel bazda azalma yaşanacağını hatırlatan Şener, kamu yatırımlarının da artacağını kaydetti. İNŞAAT CANLANACAK 2005 yılında kamu yatırımlarının artışı ve mortgage sisteminin devreye girişi ile birlikte inşaat sektöründe çok büyük bir canlanmanın ortaya çıkabileceğini kaydeden Şener, bu sektörün iç talep ve üretimi harekete geçiren bir özelliği olduğunu hatırlattı. Şener, bütçede ilk defa ar-ge harcamaları için de 450 trilyon liralık ödenek konuludğunu da kaydetti. SORULAR Toplantıda 17 Aralık'tan sonra ne kadarlık bir yabancı sermaye gireceğinin ortaya konup konmadığı yönündeki soruya karşılık Şener, bununla ilgili rakam vermenin doğru olmayacağının belirtirken, diğer AB ülkelerinin geçiş döneminde yaşadıkları gelişmelerin gösterge olabileceğini söyledi. Şener, AB Komisyonu'nun ilerleme raporunu açıklandığı hafta yabancıların portföy yatırımları yüzde 6.08 arttığını açıklarken, ilerleme raporundaki olumlu bir fotoğrafın hemen portföy yatırımlarında etkili olduğunu kaydetti. Bakan Şener, bu yılın AB ile bağlantılı çok konuşulan bir yıl olması nedeniyle Ocak-Ağustos dönemindeki doğrudan yabancı sermaye girişinde de geçen yılın aynı dönemine göre büyük artış olduğuna işaret etti. VERGİ GELİRLERİNDEKİ ARTIŞ 2005 yılı bütçesindeki ÖTV artışının yüksekliğine dikkat çekilmesi ve vergi indirimi ile bu artışların bir tezat teşkil edip etmediğinin sorulması üzerine de Şener, ortalama vergi gelir artış hedefinin yüzde 16 olduğunu kaydetti. Bazı kalemlerdeki artış nedeniyle (yeni bir vergi mi var) diye sormanın tam doğru olmayacağını söyleyen Bakan Şener, bazen indirim yapılarak da tahsilatın artırabileceğini belirtti. Bakan Şener, ''Ama bu değişiklikler sırasında mekanizmanın iyi kontrol edilmesi açıkların ve girilmeyen noktaların, kayıtdışı bölgelerin vergi sistemine iyi dahil edilmesi gerekir'' diye konuştu. Şener, ekonomideki canlanma ile birlikte dolaylı vergilerde belirgin artışların ortaya çıkacağınının da altını çizdi. Enflasyon hesaplamasına ilişkin bir soruyu da Şener, enflasyonun bir sepet üzerinden hesaplandığını, bazı kimselerin bu sepetteki malların bir kısmını daha fazla kullanması nedeniyle DİE'nin açıkladığı enflasyondan daha faklı bir enflasyon algılaması olabileceğine işaret etti. YARGITAY BAŞKANI'NIN SÖZLERİ Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın sözlerini nasıl değerlendirdiğine ilişkin soruya karşılık da Şener, Türkiye'de her türlü konunun ve sorunun çok yönlü, çok boyutlu tartışılması ve doğrulara ulaşılması gerektiğini söyledi. Ancak insanlar farklı düşündüğünde (efendim bu da söylenir mi?) eleştirisi ile geldiğini kaydeden Bakan Şener, ''Halbuki ne kadar değişik düşünce ortak platformda biraraya gelirse doğrular o kadar iyi görülür'' dedi. Önemli olanın diyalog ve demokratik tartışma ortamı olduğunu söyleyen Şener, ''Bu sağlıklı oluştuğu takdirde sağlıklı sonuç ortaya çıkar'' diyerek sözlerini tamamladı.