Mitingin yankıları sürüyor. Muhalefet iktidara uyarı olarak gördü. İktidar ise mitinge daha farklı baktı.
Abone olTandğan meydanınındaki mitin siyaset dünyasında geniş yankı buldu. AK Parti, Cumhuriyet Mitingi'nin "Meclis'in iradesini etkilemeyeceği"ni savundu. Muhalefet ise "Halkın haykırışı, iktidar ders çıkarmalı" değerlendirmesini yaptı.
İşte partilerin değerlendirmeleri...
HALUK KOÇ (CHP Grup Başkanvekili): Orada söylenen çok açık. Çifte standartlı medyacılık yapanlar, sadece kendi savunduklarının toplumla buluşmasını amaç edinenler nerede, ne şekilde davracaklarını şaşırdı. İktidar ve her kesim, toplumun bu tepkisini, olgun demokratik kurallar içinde düşüncesini ortaya koyuşunu saygıyla karşılamak zorunda.
MUSTAFA ÖZYÜREK (CHP Genel Başkan Yardımcısı): Türkiye'de görülmüş en görkemli, en geniş katılımlı mitingdi. Erdoğan, halkın bu tepkisine rağmen cumhurbaşkanı olursa çok zor bir 7 yıl geçireceği, halkın kendisine karşı çıkacağı, anayasal kurumuların başta TSK olmak üzere bunu kabul etmeyeceği ortaya çıktı.
SÜLEYMAN SARIBAŞ (ANAP Grup Başkanvekili): Bu miting, AB dayatmalarından bunalan, ABD'nin bölgedeki haksız tavırlarına tepki koyan, Barzani'nin açıklamalarını milli duygularına hakaret sayan, kuşatılmışlık çemberi içinde kaygılanan bütün vatandaşlarımızın sağ - sol ayrımı yapmadan haykırışıydı. 'Yeter artık' demesiydi.
SAFFET ARIKAN BEDÜK (DYP Genel Başkan Yardımcısı): Ülkenin birliği, beraberliği kadar, yönetimle ilgili tehlikelere karşı hassasiyetler de dile getirilmiştir. Büyük bir kalabalığın katılmış olmasına karşı herhangi bir olay olmadan dağılmış olması, demokrasi ve ülke açısından önemli gelişmedir. Demokratik haykırıştı bu.
MEHMET ŞANDIR (MHP Genel Başkan Yardımcısı): Bu miting toplumun demokratik hakkını kullanarak cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili tavrını ortaya koymasıdır. Bu tavır, milliyetçi bir duruştur. Türk bayraklarıyla meydanlara dökülen halkımız cumhuriyet değerlerinin savunuculuğunu yapmıştır. İktidarın bunu önemseyerek istenmediği sonucunu çıkarmalıdır.
MURAT KARAYALÇIN (SHP Genel Başkanı): Mitingi örgütleyenler, çeşitli siyasi partilerin genel başkanlarını ziyaret ederek çağırdılar. Ben de bunu gazetelerden öğrendim. Eğer hiçbir parti ziyaret edilmeseydi ve genel başkanlarına özel çağrıda bulunulmasaydı, ben de her yurttaş gibi elime bayrağımı alır, yürüyüşe katılırdım.
SADULLAH ERGİN(AK Parti Grup Başkanvekili): Mitinge katılımın, sayının çok ya da az olması önemli değil. Sivil toplum kuruluşları, siyasi parti destekli bir eylem yaptı. Böyle gösteriler yapılır. Buraya kadar her şey demokratikti. Böyle eylemlerin TBMM'nin iradesini etkileme potensiyeli olduğunu düşünmüyorum. Anayasa'nın ortaya koyduğu kurallar ve yetkiler ortadadır.
BAKANLAR MİTİNGİ OLUMLU BULDU
ALİ BABACAN: "(Ankara'daki gibi) yürüyüşler, hukuki çerçevede yapıldıktan sonra en doğal demokratik hak. Demokratik takvim işledikten sonra kimse korkmasın. Artık Türkiye'de baskıcı anlayış yok. O anlayışı getirmeye çalışanların da bu saatten sonra ümidi olmasın."
ABDÜLLATİF ŞENER: "Yoğun programım nedeniyle mitingi izleyemedim. Katılımcılar kendilerini hukuk devleti kurallarına uygun ifade ettilerse, bunu demokrasinin gereği sayarım"
MEHDİ EKER:"Mitingin yapılması ve hiçbir olayın yaşanmaması, demokratik ülkede demokrasinin kurum ve kuruluşlarıyla işlediğini göstermektedir. Eğer demokrasiden bahsediyorsak, Türkiye'de 2 yıl önce seçim yapıldı ve sandıkta AKP oyların yüzde 42'sini aldı. AKP'ye destek verilip verilmediğinin ölçüsü sandıktır. Sandıktan çıkan sonuca herkes saygı duymalıdır. Bizi eleştiren DSP'nin aldığı oy yüzde 2 çıktı. Mitingi AKP'ye karşı yapılmış olarak değerlendirmek doğru ve şık değil. Halk herkesi dinler, son sözünü sandıkta söyler."
ÖNCEKİ HABERLER
