BIST 9.916
DOLAR 32,51
EURO 34,91
ALTIN 2.433,66
HABER /  GÜNCEL  /  YEREL

Ömer: Bir şampiyonluk yetmez

Ömer Erdoğan, büyük takım olmak için bir kez şampiyon olmanın yetmediğini, bu yıl da zirve için oynayacaklarını söyledi.

Abone ol

Bursapor kaptanı Ömer Erdoğan, yeşil-beyazlı takımda şampiyonluğu yaşamanın Galatasaray ile şampiyon olmaktan daha kıymetli olduğunu bildirdi.

Tecrübeli savunma oyuncusu, Türkiye Futbol Federasyonu'nun resmi yayın organı ''TamSaha'' dergisinin ekim ayı sayısında yayımlanan röportajında, geçen sezona şampiyonluk hedefiyle başlamadıklarını ve sezon boyunca da ''şampiyonluk'' kelimesini kullanmamaya özen gösterdiklerini belirtti.

Şampiyonluk potasına girdikten sonra takım içinde bu hedefi önlerine koyduklarını ama baskı altında kalmamak için medyaya ve yeşil-beyazlı taraftarlara hep farklı açıklamalarda bulunduklarını dile getiren Ömer Erdoğan, ''Eğer iddialı laflar edip, şampiyonluğa ulaşamasaydık, herkes büyük bir hayal kırıklığı yaşayacaktı'' dedi.

ŞAMPİYONLUĞU HAK ETTİK...

Milli futbolcu, takım olarak Fenerbahçe ile aralarındaki puan farkının 5'e yükselmesinin ardından şampiyonluğa inanmaya başladıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Daha sonra bu avantajı yitirince biraz umutsuzluğa kapıldık. Son haftalarda Fenerbahçe'nin puan kaybını beklemeye başladık. Son maça kadar onlar da kayıpsız gidince umutlarımız daha da azaldı. İnanın, son maçta bile Fenerbahçe'nin Trabzonspor'u yenip şampiyon olacağını düşünüyorduk. Yine de işi sıkı tuttuk. Hem ligin son maçında Beşiktaş'ı yenmek hem de İstanbul'dan gelecek iyi haber için işimizi garantiye almak istiyorduk. Sonuçta mutluluğu yaşayan biz olduk. Herkes için sürprizdi ama bizim için hak edilmiş bir şampiyonluk olduğunu düşünüyorum.''

SAĞLAM BİZİ BASKIDAN UZAK TUTTU

''Özellikle son haftalarda üzerinizde bir baskı hissettiniz mi? Eğer öyleyse üstesinden gelmek için neler yaptınız?'' sorusuna Ömer Erdoğan, şu yanıtı verdi:

''Trabzonspor'un 1984'te elde ettiği son şampiyonluktan sonra, İstanbul takımları dışında bu başarıya ulaşmaya çok yaklaşabilen birkaç takım oldu. Yıllar önce Gaziantepspor, sonuna kadar getirdiği yarışta 3-0 öndeyken Fenerbahçe'ye 4-3 kaybederek liderlik koltuğundan düştü. Son olarak da Sivasspor, son haftalara kadar yarışın içinde bulunmasına rağmen şampiyonluk stresini kaldıramadı. Bazen biz de 'Acaba Sivasspor gibi olur muyuz?' tarzında düşüncelere kapıldık. Ama hocamız Ertuğrul Sağlam ve ekibi, bizi hep bu baskıdan uzak tutmaya çalıştı. Bizi her maça aynı şekilde hazırladılar. Lider olduğumuzda bile sanki sezon başındaymışız gibi davrandılar. Bizi hiç şampiyonluk havasına sokmadılar. Herkes mütevazi bir şekilde işini yapmaya çalıştı. Nasıl ligin ilk haftasında galibiyetlerle lige başladıysak, sezon sonuna doğru baskı altında oynadığımız maçlarda bile tüm arkadaşlarımız ellerinden geldiği kadar mücadele etti. Daha önceden öğrendiklerimizi tekrarlayıp başarıya ulaştık.''

BURSASPOR'DA ŞAMPİYONLUK DAHA KIYMETLİ

Ömer Erdoğan, ''Daha önce bir sezon Galatasaray forması giymiştin. O yıl sizin için çok başarılı geçmemişti. Ancak İstanbul'da yaşayamadığın başarıyı bir Anadolu kulübünde, Bursaspor'da elde ettin. Bu şampiyonluğun senin için anlamı neydi?'' sorusunu ise şöyle yanıtladı:

''Bursaspor'da şampiyonluğu yaşamak, Galatasaray ile şampiyon olmaktan daha kıymetli. Galatasaray'da şampiyonluk görmüş olsaydım bile, Bursaspor'la elde ettiğim çok daha farklı olacaktı. Bursaspor kadrosunda Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor'da forma giymiş ama şampiyonluğu tatmamış oyuncular bulunuyordu. Herkes hırsla işine sarıldı ve önümüze fırsat çıkınca da mutlu sona ulaşmak için tüm arkadaşlarımız daha da sıkı çalıştı. Son 25 yıldır, İstanbul'un dışına çıkmayan şampiyonluk kupasının Bursa'ya gelmesi de önemli bir nokta.''

''ADAM GİBİ ADAM ERTUĞRUL SAĞLAM''

Ömer Erdoğan, ''Ertuğrul Sağlam dendiğinde ilk aklına gelen kelimeler neler? Yaşanan şampiyonlukta Ertuğrul hocanın sana göre en büyük katkısı ne oldu?'' sorusu üzerine, şöyle dedi:

''Onun için 'Adam gibi adam' ifadesini kullanmak istiyorum. İlk günden itibaren herkes ona bu sıfatı yakıştırdı. Hatta kendisine özel tezahürat bile yaratıldı. Dışı nasılsa içi de öyle bir insan. Onun hocalığına zaten hiçbir şey diyemeyiz. Çünkü yıllarca üst düzey takımlarda oynayarak, bu kulüplerde önemli teknik adamlarla çalışarak belirli bir tecrübeye kavuşmuş. Antrenörlük hayatında geldiği noktaya da tırnaklarıyla kazıyarak ulaşmış. Ama kişiliği ve karakteri bizim en önemli avantajımızdı. Potansiyelimizi en iyi şekilde kullanmamız için yapabileceklerimizi hep anlattı ve bunu ekibiyle birlikte yaptı.''

BURSASPOR'UN YENİ SEZON HEDEFİ

Deneyimli futbolcu, ''Bursaspor'un bu başarısını önümüzdeki yıllarda da devam ettirebilmesi için neler yapması lazım?'' yönündeki soru üzerine, Avrupa'da zaman zaman sürpriz şampiyonların çıktığını ancak bu takımların ertesi sezon bu başarıyı devam ettiremediklerinin görüldüğünü belirtti.

Bursaspor olarak sezon öncesinde şampiyonlukta büyük payı olan iskelet kadroyu koruyarak en büyük transferi gerçekleştirdiklerinin altını çizen Ömer Erdoğan, şöyle devam etti:

''Hiçbir yıldız adayımızı da satmadık. Yeni aramıza katılan oyuncular da kendi ülkelerinin önemli isimleri. Bundan sonra da aynı birlik ve beraberlikle çalışırsak, şampiyonluk yarışının içinde oluruz. Yine şampiyon olur muyuz bilemem. Yeni sezonda da kendimize koyduğumuz hedef, yarışın içinde bulunmak. Ama şampiyonluğu son haftaya kadar kovalayacağız. Sezona da gayet iyi bir başlangıç yaparak, geçtiğimiz sezon kazandığımız şampiyonluğun tesadüf olmadığını herkese gösterdik.''

HEDEF YİNE ŞAMPİYONLUK

Ömer Erdoğan, büyük takım olmak için bir kez şampiyon olmanın yetmediğini, Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor'un bu başarılara defalarca ulaşmış takımlar olduğunu hatırlattı.

Kendilerinin de sürekli bu yarışın içinde bulunmaları ve rakiplerine karşı iyi sonuçlar almaları halinde o büyüklerin arasına girebileceklerini ifade eden deneyimli oyuncu, ''Bana sorarsanız, halihazırda en büyük biziz, çünkü son şampiyon biziz. İstatistiklere bakıldığında rakiplerimiz bizden önde ve onlara ulaşabilmemiz için, bizim de girdiğimiz yolda ilerlememiz gerekiyor'' görüşünü dile getirdi.

Ömer Erdoğan, sezon öncesi takıma dahil edilen yeni oyuncuların hepsinin kaliteli olduklarını ve takımı büyük katkılar sağlayacaklarına inandığını belirtti.

'MİLLİ TAKIM'DA OYNAYAMAMAK İÇİMDE BİR UKDE GİBİYDİ'

''A Milli Takım'da ortamı nasıl buldun? Hiddink'in sana yaklaşımı nasıldı?'' yönündeki soruya ise Ömer Erdoğan, şu yanıtı verdi:

''Futbolculuk hayatım boyunca A Milli olma hayalini hep içimde taşıdım. Kariyerime bakınca bir futbolcunun yaşayabileceği çok şeyi gerçekleştirdiğimi görüyorum. Milli takımda oynayamamak içimde bir ukde gibiydi. Buraya gelip kendimi ispatlamak ve kalıcı olmak istiyordum. Ülkemi ve milli formayı o kadar çok seviyordum ki 2002 Dünya Kupası üçüncülüğü ve 2008 Avrupa Şampiyonası yarı finalistliği başarılarından sonra Almanya'da arabamla bayraklar içinde tur bile attım. Buraya gelince, hocalarımız sağolsun bana hiç milli takıma ilk kez geldiğim duygusunu yaşatmadı. 50 kez milli olmuş bir futbolcuya nasıl davrandılarsa bana da öyle davrandılar ve öz güvenimi yükselttiler. Hiddink de tanıştığımız zaman 'Ne haber genç futbolcu?' diyerek beni gururlandırdı. Ortam çok güzel. Keşke daha öncelerde de gelebilmiş olsaydım. Ziyanı yok, inşallah bundan sonra kalıcı olurum.''

Ömer Erdoğan, Hiddink'in futbolculara inanılmaz güvendiğini ve Türk futbolunun bir yerlere geleceğinden emin olduğunu kaydetti.