BIST 10.046
DOLAR 32,33
EURO 34,74
ALTIN 2.408,31
HABER /  DÜNYA

Meme büyümesine dikkat

Estetik plastik cerrahi uzmanı Op. Dr. Umut Özbebit, jinekomastinin (meme büyümesi) hormonal bozuklukların yanı sıra yanlış yapılan spor ve ...

Abone ol

Estetik plastik cerrahi uzmanı Op. Dr. Umut Özbebit, jinekomastinin (meme büyümesi) hormonal bozuklukların yanı sıra yanlış yapılan spor ve vücut geliştirmede kullanılan ilaçlardan kaynaklandığını söyledi.
Özel Avrupa Hastanesi doktorlarından estetik plastik cerrahi uzmanı Op. Dr. Umut Özbebit, jinekomasti şikayeti ile hastaneye başvuran vatandaşların sayısının arttığını söyledi. Jinekomasti hastalığı hakkında bilgi veren Özbebit, “Jinekomasti, kısacası erkeklerde meme büyümesidir. Erkeklerde de tıpkı kadınlardaki gibi meme dokusu bulunmaktadır. Kadınlardaki gibi büyük olmamasının nedeni kadınlarda bulunan kadınlık hormonunun fazla bulunmamasıdır. Fakat bazı durumlarda meydana gelen çeşitli bozukluklar nedeniyle erkeklerde görülen bir hastalık oldukça yaygın hastalık durumudur. Farklı nedenleri vardır. Sıklıkla erkeklerdeki hormonal bozukluklar, yanlış yapılan spor ve sporda vücut geliştirme sırasında kullanılan çeşitli hormonal ilaçlara bağlı ortaya çıkan bir problemdir. Özellikle sıklıkla görsel olarak rahatsız olunmaktadır. Özelikle vücut geliştirenlerin güzel görünmesine rağmen zaman içerisinde yaş ilerlemesiyle beraber aşırı büyüme, sarkmaya bağlı rahatsızlık ortaya çıkmaktadır. Jinekomasti tedavisi ameliyatla yapılması gereken bir tedavidir. Herhangi bir ilaçla veya başka bir çözüm yolu mevcut değildir. Jinekomasti oluştuktan sonra geri dönüşü olmadığı için cerrahi tedavi seçenekleri vardır. Farklı cerrahi tedavi seçenekleri olan bir bozukluktur. Daha önceki dönemlerde yapılan cerrahi tedavi genellikle memenin alt kısmına yapılan kesim ve meme dokusunun yağ dokusuyla beraber çıkarılması şeklindedir. Bu son derece kaba ve kötü iz bırakan, ciddi deformeye yol açan bir ameliyattı. Plastik cerrahi ile bu ameliyat meme başıyla deriyle birleştiği noktadan kesilerek yapılan, yaklaşık bir buçuk santimetre alana girilerek meme dokusunun yağ dokusunun çıkarılması, sabah yapılıp akşam hastanın eve gönderildiği yaklaşık 3-4 günde hastanın iyileştiği bir ameliyat şeklini aldı. Eğer yağ dokusu fazla ise yağ aldırma oldukça etkili olarak kullanılmaya başlandı. Liposuction ameliyatında herhangi bir kesim yapılmadan, fazla olan meme dokusunun çıkarılması şeklindedir. Ancak son 2 yıldır lazer lipoliz tedaviye girmesiyle herhangi bir kesi yapılmadan açılan 7 milimetrelik küçük deliklerden girilerek tüm meme dokusu, yağ dokusu önce lazerle eritiliyor. Tabii bunlar sıradan bildiğimiz lazerler değil” şeklinde konuştu.

"YARIM GÜN YETERLİ"
Hastalığın tedavi süreci hakkında bilgi veren Özbebit, “Derinin sıklaşmasına dayalı sabah kullanılarak öğleden sonra hastaların evlerine gönderildiği, herhangi bir pansumana ve kontrole ihtiyaç olmadan, 10 gün bir korse kullanılarak tedavi edilen, ikinci gün hastanın duşunu alabildiği, son derece kolay bir ameliyat haline geldi. Sonuçta tamamen yüz güldürücü, herhangi bir riski olamayan ancak yine de bazen çok az da olsa asimetri olabilen ve küçük revizyonların gerektiği, konforlu bir cerrahi işlem haline geldi. Daha önceki yapılan cerrahilerde eğer bölgede agresif bir cerrahi operasyon yapılırsa, lef akımın bozulmasına bağlı serama dediğimiz cilt altında sıvının sürekli alınması şeklindeydi. Yaklaşık 2-3 hafta süre gerektiriyor bu. Aynı zamanda göğüs ön duvarında çok fazla kabaran izler oluşumu ve sık sık asimetri oluşumu söz konusuydu. Ancak lazer lipolizle beraber tüm bu yan etkiler hemen hemen bitmiş denilebilir. Yine de çok az da olsa asimetri görülebilmektedir. Daha önceki yöntemlerde hasta ciddi anlamda bir gün ya da iki gün hastanede kalıyordu ancak sonraki yöntemler, plastik cerrahinin geliştirdiği yöntemlerle bu süre yarım güne kısıtlanmış durumdadır” ifadelerini kullandı.
(İHA)