BIST 9.916
DOLAR 32,45
EURO 34,74
ALTIN 2.440,43
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Mahir Ünal'dan seçim barajı açıklaması

AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, milli mutabakat komisyonunun yarın dördüncü toplantısını gerçekleştireceğini açıkladı.

Abone ol

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, CHP'nin milli duruşunu yine bozduğunu söyleyerek partinin Atatürk ile ilgisinin kalmadığını söyledi. MHP ile sağlanan mutabakatı da değerlendiren Ünal, seçim barajının değişmeyeceğini ifade ederek iki parti arasındaki görüşmelerin bugün de devam edeceğini söyledi.

AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Parti genel merkezinde dün saat 19.15'te başlayan toplantı sonrası açıklama yapan Mahir Ünal, Milli Mutabakat Komisyonu'nun yarın (bugün) dördüncü toplantısını yapacağını söyledi. Genel temayülün seçim barajının yüzde 10 olarak kalması yönünde olduğunu kaydeden Ünal, onun dışındaki değerlendirmelerin sürdüğünü ifade etti. İşte Ünal'ın açıklamalarından bazı satır başları:

“Maalesef her konuda olduğu gibi bu konuda da bir süre CHP, milli konularda 2-3 gün bir milli duruş sergiliyor. Ama maalesef en fazla 3 gün sonra bu milli duruşunu bozarak mutlaka bu mutabakatı, birlikteliği, milletin hassasiyetlerinin, güvenliğinin, önceliklerinin gerektirdiği noktadan ayrılarak başka bir noktaya geçiyor. 

"ÖSO'DAN NE İSTİYORSUNUZ?"

Fırat Kalkanı Harekatı’nda bizimle birlikte DEAŞ’a karşı mücadele eden, savaşan ve bugün Zeytin Dalı Harekatı’nda PYD-YPG’li teröristlere karşı savaşan ÖSO’dan ne istiyorsunuz? Israrla yapmak istediğiniz nifak, ayrıştırma ve itibarsızlaştırma harekatının asıl amacı nedir? Bir gün olsun PYD’ye YPG’ye PKK’ya dönük bir kez olsun olumsuz ifadenizi duymadık. PYD’ye YPG’ye gösterdiğiniz sempatiyi biliyoruz. Ben soruyorum CHP, PKK’ya PYD’ye YPG’ye hiçbir şey söylemezken kahraman ordumuzla birlikte bölgenin terörden kurtarılması orada bir terör koridoru oluşmasını engellemek için bizimle birlikte kendi ülkesini savunan, bölgeyi terörden temizleyen ÖSO’dan ne istemektedir, neden nefret etmektedir?

"ÇOKLU KİŞİLİK BOZUKLUĞU YAŞIYORLAR"

Israrla CHP sözcüleri TSK’yı devleti Cumhurbaşkanımızı ayrıştırıyor. Terör seviciliğine devam ediyor. Eğer biz siyaseti konuşurken psikopatolojiyi konuşacaksak o zaman CHP’nin durumunu çoklu kişilik bozukluğuyla ancak açıklayabiliriz. Çoklu kişilik bozukluğu diyorum çünkü CHP’nin Cumhuriyet Halk Fırkası ile Mustafa Kemal Atatürk’le, hatta Recep Peker ile İsmet İnönü ile bir ilgisi kalmamıştır. Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’si çoklu kişilik bozukluğu yaşamaktadır. Bu yapıda olmayan Mustafa Kemal Atatürk’ün idealleri, iradesi ve Türkiye hayalidir burada olmayan. Bugün Mustafa Kemal Atatürk hayatta olsaydı bunlar Mustafa Kemal Atatürk’le de mücadele ederlerdi. CHP’nin bugünkü yapısıyla Selahattin Demirtaş ve Mustafa Kemal Atatürk eğer Genel Başkanlık yarışına girseler Selahattin Demirtaş’ın kazanacağı bir CHP ile karşı karşıya olduğumuzu artık vicdan sahibi insanlar söylüyorlar.

"ALKIŞLAMAMIZI MI İSTİYOR"

Maalesef CHP, Türkiye karşıtı odakların merkezi haline dönüşmüştü. Ve CHP eğer bir psikopatolojiyle açıklayacak olursak maalesef çoklu kişilik bozukluğu yaşamaktadır. Çoklu kişilik bozukluğunun da temel sebebi travmatik geçmiştir. Genel Başkanımıza yaptıkları hakaretleri misliyle kendilerine iade ediyoruz. Onlar da hakaretlerine küfürlerine devam etsinler. Bu hakaretlerini, kullandıkları çirkin ifadeleri kendilerine iade ediyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki Afrin Harekatı ile ilgili eleştirel konuşan karşı çıkanlara dönük devlet baskı uyguluyor. Bir milletin hemen sınırlarının yanında 10 bin kilometre öteden gelmiş birileri eğer bir terör devleti kurmaya kalkışıyorsa biz buna seyirci mi kalacağız. Biz gereğini yapmaya kalkıştığımızda bazı terör sevicileri kalkıp eğer TSK’ya katil diyorsa TSK’ya dönük hakaret ifadeleri kullanıyorsa bu iradeye dönük saldırgan terör sevici ve teröristleri destekleyen bir dil kullanıyorsa Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bizden bunları alkışlamamızı mı istemektedir?”