BIST 10.400
DOLAR 32,23
EURO 34,95
ALTIN 2.412,19
HABER /  GÜNCEL

Lübnan bizden daha entelektüel

George Washıngton Üniversitesi’nde İslam araştırmaları profesörü olan İranlı yazar, Türkiye'nin eksik yönünü söyledi.

Abone ol

"17 milyonluk Hollanda’nın entelektüellerinin Avrupa’da, sadece 5 milyonluk Lübnan’ın da İslam dünyasında Türkiye’den daha fazla etkisi var."

Bu sözler George Washıngton Üniversitesi’nde İslam araştırmaları profesörü olan İranlı yazar, akademisyen ve fizikçi Seyid Hüseyin Nasr'a ait.

Seyid Hüseyin Nasr, ABD Başkanı Barack Obama’nın Ortadoğu’ya bakışını, İslam ülkelerindeki demokratikleşme sorununu ve Türkiye’nin konumunu Newsweek Türkiye’den Nevra Yaraç Laçinok ve Adem Demir’e anlattı. Söyleşiden bazı bölümler.

OBAMA'YI BEKLEYİP GÖRECEĞİZ

Benimle aynı ismi taşıyan Obama, anlayamadığım bir şekilde Müslümanlar’ı büyük hayal kırıklığına uğratacak bazı atamalar yaptı. Ortadoğu’yla ilgili başdanışmanlarının hepsi çok güçlü İslam karşıtı duruşa sahip. İslam dünyası bekleyip görecek. Umutsuz değilim ve Obama’nın her şeyden önce iyi biri olduğunu düşünüyorum. Militarist değil, İslam dünyasında deneyimi var. Yıllarca Endonezya’da yaşadı, yoksulluğun ne olduğunu biliyor; çok zeki, güzel konuşuyor. Obama Tanrı’nın ABD’ye hediyesi. Bu hediyenin ne kadar çabuk harcanacağını göreceğiz.

İSRAİLLİLER İRAN7DAN KORKUYOR

Bundan eminim. Politikacı değilim ama bir İranlı olarak şunu söyleyebilirim: İran’da kimse ülkenin nükleer güce sahip olmasına karşı değil. İsrail’in 300 nükleer bombasına kimse tek laf etmezken, İranlılar aksini kabul etmez. Bu projenin devam etmesi milli bir dava. ABD istese de istemese de değişmeyecek. Barışı sağlamak çok zor değil. Eğer İran artık ABD’yi tehdit olarak görmez ve bazı eylemler üzerinde bir çeşit kontrol sağlanırsa yeterli olacaktır. Ama İsrailliler İran’dan gerçekten korkuyor. İran güçlü bir ulus ve nükleer güce sahip olması dengeyi Lübnan’ın kamplarında olan Filistinliler için bile değiştirecek. Ve bu onların istemediği bir durum.

HIRİSTİYAN TERÖRİZMİ DENMEZ

Sri Lanka’da Tamil Kaplanları bir binayı havaya uçurduğunda ve başbakanı öldürdüklerinde ya da Hindistan, Gucarat’ta üç bin kişi öldürüldüğünde kimse Hindu terörizminden bahsetmiyor. İsrailliler Lübnan’ı bombalayıp masum çocukları öldürürse de, buna asla Yahudi terörizmi diyemezsiniz, kesin olarak yasaktır. Uganda’nın Hıristiyan hareketi “Tanrı’nın Ordusu” Doğu Kongo’da bir milyondan fazla insanı öldürdüğünde, Hıristiyan terörizmi denmez. Herkese açık olan tek kavram İslami terörizm.

TÜRKİYE İSLAM DÜNYASINDA ENTELEKTÜEL ROL OYNAMIYOR

Birbirine karşıt iki aşırı unsur asla aynı zeminde varlığını sürdüremez, er ya da geç uyum sağlanmak zorunda: Atatürk ve İsmet İnönü’den miras sert sekülarizm ve özellikle Anadolu’da çoğu Arap ülkesinden daha güçlü olan, Türk halkı için büyük önceliğe sahip inanç. Şu anki hükümet bu konuda çok iyi bir iş yaptı. 19. yüzyıl sekülarizmi geride kaldı. Türkiye Başbakanı hem Avrupa’ya hem de İslam dünyası ve Asya’ya bir kapı olarak hareket edebilir. Tabii eğer Türkiye’yi uzun zamandır felce uğratan çatallaşmayı atlatabilirseniz. Türkiye İslam dünyasında hiçbir entelektüel rol oynamıyor; farklı nedenlerle Avrupa’da da böyle bir rolü yok. Türk yazara Nobel verildi ama bunun ardında politik nedenler vardı. 17 milyonluk Hollanda’nın entelektüellerinin Avrupa’da, sadece 5 milyonluk Lübnan’ın da İslam dünyasında Türkiye’den daha fazla etkisi var. Entelektüelleri ve kültürü izole etmenin büyük bir ülke için çok iyi bir durum olmadığı açık. Şimdiki yönetiminiz, Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türk tarihinde önemli bir aşama. Bütün bunlar askeri darbeler olmadan, savaşmadan, anlayışa dayalı ve yumuşakça da yapılabilir ve Türkiye daha da öne çıkabilir.