Kurbiyetsiz kurban…
Kurbiyet kuramadığımız Rabbimiz kutsal mekanlar ile aramıza mesafeler koydu.
Bizi yeni bir bayrama daha ulaştıran Rabbimize hamdolsun.
İnşallah yarın İslam alemi olarak kalplerimizin, gönüllerimizin ve zihinlerimizin aynı niyetle attığı bir zaman dilimini daha idrak edeceğiz. Bu güzel ve müstesna günün bütün İslam alemine hayırlara vesile olmasını temenni ederim.
Lakin bu yıl “yakınlaşmak” manasında “kurb” kelimesinden gelen Kurban Bayramı’nı maalesef kurbiyetsiz idrak edeceğiz.
Bütün dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan pandemi nedeniyle aramıza mesafeler koymuş bir şekilde bayramlaşacağız.
Kurban ibadetimizi yerine getirirken sağlık gerekçesiyle sevdiklerimizle sarmaş dolaş olamayacağız.
Büyüklerimizin elini, küçüklerimizin gözünü öpemeyeceğiz.
Yakınlaşmamız gereken bir günde belki bedenlerimiz değil ama inşallah gönüllerimiz bir ve beraber olacak.
Kurbiyetsiz kurbandan belki de en çok Hac ibadeti etkilenecek. Uzunca bir zamandır müminlerin hasret kaldığı Kâbe, bu bayramda kısıtlı olsa da Müslümanların ziyaretine açılacak.
Arada yine mesafeler olacak, müminler doya doya Hacerül Esved’i öpemeyecek, Kabe’nin örtüsüne sarılamayacak, Hicr-i İsmail’de ibadetlerini yerine getiremeyecek…
İnşallah böyle garip bir bayramı, kurbiyetsiz bir kurbanı daha yaşamayız.
Başta Kâbe olmak üzere bütün camilere çektiğimiz özlem, akrabalarımızla hemhal olamama bir kere daha tekrar etmez.
Ancak her ne kadar fiziki mekanlar ve kişilerle aramızda bir mesafe olsa da Allah ile kulu arasında bir mesafe söz konusu değil. Kuluna şahdamarından daha yakın olan Allah’a yakın olmak için kurban bile sadece bir vesile.
Kul istedikten sonra araya bir vesile veya aracı koymadan da Rabbi ile olan kurbiyetini tesis edebilir.
Lakin bugün bu kurbiyeti tesis etmede de Müslümanlar olarak maalesef başarılı değiliz.
Bize şahdamarımızdan daha yakın olan Rabbimiz ile yakın olmaktansa dünya varlıklarına yakın olmayı tercih ediyoruz maalesef.
Bu nedenle İslam dünyası olarak bugün maalesef fersah fersah uzağız birbirimizden.
Her ne kadar sınırlarımız komşu olsa da kalplerimiz, akıllarımız, vicdanlarımız arasında çok büyük uçurumlar var.
İşte bu kurbiyetsizlik nedeniyledir ki bugün Mescid-i Aksa da Mescid-i Nebevi de Mescid-i Haram da bizi huzuruna kabul etmiyor.
Mümin kardeşi ile kalp bağını, akıl bağını, vicdan bağını kuramamış insanlar olarak kutsal mekanlarımız da bizimle aramıza mesafeler koydu.
Daha doğrusu kurbiyet kuramadığımız Rabbimiz kutsal mekanlar ile aramıza mesafeler koydu.
Ben inanıyorum ki bizler aramızdaki mesafeleri kaldırdıkça Rabbimiz de bize acıyacak ve bugün bütün dünyayı etkisi altına alan mesafeler aradan kalkacaktır.
Kurbiyetsiz geçireceğimiz bu Kurban Bayramımızın bir daha tekrar etmemesi dilek ve temennileriyle bayramınız mübarek olsun…