BIST 10.248
DOLAR 32,26
EURO 34,71
ALTIN 2.404,56
HABER /  GÜNCEL

JET Fadıl, Zaman'ı çileden çıkardı!

Muhafazakar kesimin tercih ettiği Caprice Otel'de dağıtılan broşürler Zaman gurubunu çileden çıkardı.

Abone ol

JETPA'nın sahibi Fadıl Akgündüz'e ait olan Caprice Hotel'de otel müşterilerine dağıtılan bildiriler yüzünden Zaman'la otel yönetimi karşı karşıya geldi. Zaman'a yönelik hakaret içeren ifadelerin yer aldığı bildiriler yüzünden otel hakkında dava açıldı, soruşturma yapıldı. Ancak iki grup arasındaki sorun çözülmüş değil.

Zaman gazetesinden Günseli Ö. Ocakoğlu'nun köşesine taşıdığı olay, Caprice Hotel'in Zaman'da yer alan reklamları ile başladı. Reklam ödemelerini talep eden Zaman, firma yetkililerinden beklemediği bir tavırla karşılaştı. Görüşmeler yine kilitlendi. Yargıya intikal eden dava Zaman'ın lehine sonuçlandı. Ancak otelde Zaman aleyhine bildiri olayı başladı.

Zaman'ın bildirilerle ilgili yaptığı 'hakaret ve sövme' içerikili şikayet sonrası otelde durum tespiti yapıldı. Otel panolarına asılı bildiriler toplatıldı. Ancak olay burada bitmedi. Kavga internet sitelerine taşındı.

Zaman gazetesi okurları gazete yönetimine yaptığı şikayetler gazetenin reklam servisinin başını sıkıntıya soktu. " Sabıkalı şirketle" neden çalıştınız. "Almanya'da yüzlerca mağdur yaratan şirketle ilgili hiç araştırma yapmadan neden reklamını aldınız" şeklindeki eleştiriler reklam servisinde soğuk duş etkisi yaptı.

İşte Günseli Ö Ocakoğlu'nun köşesine taşıdığı Caprice Hotel, Zaman kavgası;

Zaruri bir açıklama yapmak şart oldu. Caprice Otel diye bir yer var.
Genelde muhafazakâr insanların tatil yapmak için gittiği bir mekân. Buranın yöneticileri birkaç haftadır gazetemiz Zaman'a çok ağır hakaretler içeren bir bildiriyi otel müşterilerine dağıtıyor. O bildiride yalan var, yanlış var, hakaret var. Nitekim müşterilerden bir kısmı bu anlamsız bildiriye itiraz ediyor; hatta saygısız yöneticilerin tavrı üzerine bazı üzücü olaylar yaşanıyor. Şimdi her gün yüzlerce Zaman okuru bizlere meselenin ne olduğuna dair sorular yöneltiyor. Varsayımlara sebebiyet vermemek için meseleyi özetleyelim.

Vaktiyle Zaman'a reklam veren bu otel, iş ödeme yapmaya gelince tuhaf metotlara başvurarak meseleyi bir çıkmaza sürüklemeyi denedi. Bir türlü ödeme yapmayan Caprice'i hukukçularımız ısrarla uyardı ancak aldırış etmediler. Hiçbir reklam verenle mahkemelik olmak istemeyen gazetemizin hukuk bürosu, makul bir çözüm bulabilmek için çok çaba sarf etti ancak bu firma akıl almaz ve vicdan kabul etmez bir tarzda ödemeyi yapmamak için her yolu denedi. Üstelik asılsız suçlamalar da yöneltmeye kalktılar. Sonuçta olay mahkemeye intikal etti. İki yılı aşan yargılama sonunda mahkeme Zaman'ı haklı gördü ve dava gazete lehine sonuçlandı. İşte oteldeki bildiri asarak öç alma hafifliği de o zaman başladı.

Bildiri işi müşterileri tarafından gazetemize intikal ettirilince otel yönetimine noter kanalıyla bir yazı gönderilerek yaptıklarının doğru olmadığı ifade edildi. Ne var ki düzeltme beklerken otelin daha da maksadı aşan şımarık ve saldırgan davrandığı gözlendi. Abonelerimizin artan şikâyetleri üzerine savcılığa hakaret, sövme ve iftira davaları açıldı. Yazının panolarda asılı tutulması üzerine savcılık kararıyla otele avukatlar gitti ve durum tespiti yapılarak yazılar toplatıldı. Suç tespiti yapıldı. Hukukî mücadelede aciz kalan ve haksız olan otel, bu sefer de yalan ve iftira dolu iddialarını internet sitelerine taşımaya kalkıştı.

Açıkça söylemek gerekirse gazete yönetimi reklam servisimize, "Böyle sabıkalı bir şirketle niye çalıştınız?" diye sitem etti. Keşke sabıka kaydı bir hayli eskilere dayanan ve yurtdışında mağdur ettiği binlerce insanın hesabını hâlâ vermemiş olan bir şirketle reklam anlaşması hiç yapılmasaymış. Ama olan olmuş. Bu aşamada hukukî süreç devam ediyor ve adamların hırçınlığı hukukî süreçteki bozgunlarından kaynaklanıyor. Zaman okurunun, 'Neler oluyor, bu adamlar nasıl utanmadan gazetemize hakaret ediyor?' isyanı olmasaydı ve konuyu bilmeyen kişilerin kafasında soru işareti oluşmasaydı bu mecburi açıklama yapılmayacaktı"