İslam dininin Altın Çağı

Avrupa'da 15 milyon Müslüman yaşıyor ve en hızlı yayılan din de yine İslam olarak biliniyor.

Abone ol AVRUPALI MÜSLÜMAN LİDERLER, İSLAM DİNİNİN İMAJINI DÜZELTMEK GAYESİYLE TOPLANIYORLAR

Müslüman toplumlar İslam dini hakkında beslenen olumsuz görüşleri değiştirmek için fikir alış-verişinde bulunuyorlar

Ilımlı İslam kavraminin Avrupa'daki entegrasyonuna örnek teşkil etti
Türkiye'de vatandaş olmanın İslam'la nasıl bağdaştırıldığı konusunda Türk Müslüman liderler Avrupa'daki meslekdaşlarına yol gösterecek
Konferans Avrupa Birligi adayi olan Türkiye'nin imaji icin büyük önem tasiyacak.


Avrupa'nın her tarafından gelen İslam bilginleri ve akademisyenlerin, Batıda İslam'a daha olumlu bir imaj kazandırabilmek ve Müslüman toplumların bulundukları ülkelere daha kolay entegre olmalarını sağlamak gayesiyle yaptıkları ilk toplantı, bugün (26 Mayıs) Londra'da başlıyor.


Üç gün sürecek olan konferansa 25 Avrupa ülkesinden 140 akademisyen ve cemaat lideri katılacak. Müslüman kimliğinin Avrupa vatandaşlığı ile nasıl bağdaştırılacağı ve İslam dininin Avrupa toplumlarına eskiden yapmış olduğu büyük katkıların yeniden gündeme nasıl getirileceği, konferansın odak noktalarını teşkil edecek. Katılımcıların, konferansta öğrendiklerini kendi sosyal ortamlarına taşımaları ve cami yapmak, kültürel merkezler oluşturmak ve gençlik klüpleri kurmak gibi yararlı işlere önayak olmaları bekleniyor.

İslam dünyasıyla Batı ülkeleri arasındaki dostluğu ve ilişkileri geliştirmek ve aynı zamanda Müslümanların yaşadıkları toplumlara uyum sağlamalarını kolaylaştırmak için aracı olmayı hedefleyen Kuveyt İslam İşleri Bakanlığı (Awqaf), konferansın organizatörlüğünü ve evsahipiğini yapıyor. Awqaf, Müslümanların halen yaşadıkları Avrupa ülkelerinde karmaşık zorluklarla karşılaştıklarını kabul etmekle birlikte İslam dinine ait uzlaştırıcı ve ılımlı yönlerin şimdi olduğundan daha belirgin bir şekilde öne çıkartılması gerektiğine inanıyor.

Ele alınacak en önemli konulardan birisi Müslüman toplumların, Avrupalı Müslümanlara has kültürel ve dinsel özelliklerini kaybetmeden, Avrupa yaşamına nasıl ayak uyduracağı ile ilgili.

Konferansta, aynı zamanda, gençliğin kültürel yabancılaşmasının yarattığı sosyal sorunlar ve Avrupa'da yaşayan yaklaşık 44 milyon Müslüman arasında halen geliştiği ifade edilen radikal eğilimler üzerinde durulacak. Katılımcılar, bu sorunların gerçekçi bir biçimde ele alınmadığı takdirde, Müslümanlarla gayri-Müslim?ler arasında şimdi varolan ayrımın giderek artacağını ve ilerisi için büyük tehlike yaratacağını düşünüyorlar.

Ayrıca bu konferans, 800 ile 1600 yılları arasında İslam dininin düşünce, bilim, mimari ve medeniyet açısından insanlığa yaptığı önemli hizmetlere de Avrupalı Müslümanların dikkatini çekmeyi hedefliyor.

Üç günlük konferans, Avrupalı Müslümanlara, kendi inançlarından ödün vermeden, bir Avrupalı vatandaş olarak görevlerini nasıl yerine getirecekleri hususunda pratik öneriler ileri sürerek sona erecek.

AVRUPA'DA İSLAM

Bugün batı Avrupa?da 15 milyon Müslüman?ın yaşadığı, ve bu bölgede en hızlı yayılan dinin de İslam dini olduğu sanılıyor.

FRANSA

Toplam nüfusun %8-9.6'sını oluşturan ve sayıları aşağı yukarı 5-6 milyonu bulan Müslüman vatandaşı ile Fransa, Batı Avrupa'da en büyük Müslüman nüfusa sahip ülke. Fransa Müslümanlarının dörtte üçü kuzey Afrika sömürgelerinden gelmiştir ve dağılımları şöyledir: (yaklaşık) %35 Cezayir kökenli, (yaklaşık) %25 Fas kökenli, ve (yaklaşık) %10 da Tunus kökenli.

(Kaynak: Fransız hükümet tahmini)

ALMANYA

Fransa?nın hemen ardında, nüfusun % 3.7?sini oluşturan 3 milyon Müslüman vatandaşı ile, Almanya yer alıyor. Bunların çoğunluğu Türk.

(Kaynak: CIA - Dünya Gerçekleri Kitabı)

BİRLEŞİK KRALLIK

2001'deki nüfus sayımı Birleşik Krallık'ta 1.6 milyon Müslümanın yaşadığını ortaya çıkardı. Bu sayı Müslümanların (genel nüfusun % 3'ünü teşkil ederek) Birleşik Krallık'taki en büyük dini azınlık olduğunu göstermektedir. Şimdiye dek bu sayı 2 milyona ulaşmıştır. Birleşik Krallıkta yaşayan Müslümanların yarısı burada doğmuş. Diğerleri Güney Asya'dan (% 31), Orta Doğu'dan (% 6), Güney ve Batı Afrika'dan (% 6), Doğu Avrupa'dan (% 4), ve Kuzey Afrika'dan (% 2.5) göç etmiş.

Kaynak: Birleşik Krallık Dış İşleri Bakanlığı)

HOLLANDA

1 Ocak 2004'te Hollanda'da, ülke nüfusunun % 5.8'ini temsil edecek şekilde, 945,000 Müslümanın yaşadığı sanılıyordu. Bu sayının artık 1 milyona yaklaştığı düşünülüyor. Hollanda Müslümanlarının üçte ikisini Türk ve Fas asıllı kişiler oluşturuyor. 2004'te Hollanda'da 328,000 Türk ve 295,000 Fas'lı Müslüman bulunuyor ve birlikte Hollanda Müslümanlarının üçte ikisini oluşturuyorlardı.

(Kaynak: İstatistik Merkez Bürosu, Hollanda)

İSPANYA

İspanya'nın İslam dünyası ile ilişkisi Müslümanlığın Avrupa'da yayıldığı 9. yüzyıla kadar gider. Müslümanların çoğu 1492'de ülkeden atılmıştı, ama gene de bazı Müslümanların burada kalıp, dış dünyada Katolik imişler gibi davranıp içten içe İslam dinini sürdürdükleri konusunda elde inandırıcı deliller var. Bu eğilim zamanla yok oldu ve 1960'lara gelinceye kadar İspanya'dan İslam giderek silindi.

Bugün, İspanya'da yaklaşık bir milyon Müslümanın yaşadığı sanılıyor, ve bu sayı İspanyol nüfusunun %2.3'ne eşit oluyor.

(Kaynak: ABD Devlet Bakanlığı)

İTALYA

İtalya 825,000 Müslümanı barındırıyor (nüfusun % 1.4') ve bunların 160,000 kadarı İtalya doğumlu. (Kaynak: Birleşik Krallık Dış İşleri Bakanlığı)

AVUSTURYA

Avusturya'a ilk defa 1912'e kabul gören İslam dini, bugün ülkenin Katolik mezhebinden sonra en fazla müridi olan din. Avusturya'a 342,000 Müslümanın yaşadığı sanılıyor ve bu sekiz milyonluk toplam nüfusun % 4.2'ini teşkil ediyor.

(Kaynak: İslam Enformasyon ve Eğitim Enstitüsü)

DANİMARKA

Son sayımlar Danimarka'a bugün 340,00 Müslümanın yaşadığını ve bunun da nüfusun % 4.2'i olduğunu gösteriyor.

(Kaynak: CIA - Dünya Gerçekleri Kitabı)

BOSNA-HERSEK

Bosna-Hersek'te, ülke nüfusunun % 40?ı olarak 1.5 milyon Müslüman yaşıyor.

(Kaynak: İslam Enformasyon ve Eğitim Enstitüsü)

İslam dininin Altın Çağı

İslam, Asya'dan Afrika'ya, Orta Doğu'dan Avrupa'ya kadar her yerde, geçmişteki haşmetini gösteren kanıtlar bırakmıştır. İslam etkisi olmasaydı, Avrupa'nın yaşadığı ortaçağ karanlığı daha uzun sürerdi, gerçekten de 10. yüzyıl İspanya'sında doruğa yükselen İslam dini, Avrupa kültürüne, Roma İmparatorluğu ve İtalyan Rönesans devrelerindekine benzer bir düzey kazandırmıştır.

Bu Altın Çağı süresince Müslümanlar İspanya'yı akılcı ve adil bir yöntemle yönetmişler, dinsel ve ırksal hoşgörüyü oluşturmuşlar, ticareti ve tarımı geliştirmişler, sanata destek vermişler, ve ilim alanında son derece değerli katkılarda bulunarak, başkentleri Kordoba'yı Avrupa'nın en görkemli şehirlerinden birisi haline getirmişlerdi. O parlak devresinde Kordoba'da 700 cami, 60 bin saray, 70 kütüphane ve Avrupa'nın ilk sokak ışıkları vardı.