BIST 10.644
DOLAR 32,16
EURO 35,07
ALTIN 2.525,01
HABER /  EKONOMİ

İndesitin 2010 hedefi büyük

Avrupa'nın ikinci büyük beyaz eşya üreticisi İtalyan Indesit Company Türkiye'deki üretimi büyütecek.

Abone ol

Avrupa'nın ikinci büyük beyaz eşya üreticisi İtalyan Indesit Company'nin önümüzdeki yıl Türkiye'de soğutucu üretiminde yüzde 20 büyümeyi hedeflediği, bu yıl kriz nedeniyle düşen üretimin 2010 yılında 1,3 milyon adede çıkarılmasının planlandığı bildirildi.

Indesit Company Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Andrea Merloni, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Indesit Company'nin 1995 yılında Türkiye pazarına girdiğini, burada 14 yıldır Hotpoint-Ariston ve Indesit markalarıyla faaliyet gösterdiği anlattı.

Indesit, Hotpoint-Ariston ve Scholtes ana markalarından oluşan Indesit Company'nin Avrupa'nın ikinci büyük beyaz eşya üreticisi olduğunu, Avrupa'da yüzde 15 pazar payının bulunduğunu belirten Merloni, grubun dünyada 16 fabrikasında 17 bin çalışanının bulunduğunu söyledi.

Merloni, yıllık cirolarının kriz öncesi dönemde 3,4 milyar avro olduğunu, kriz döneminde bu rakamın yaklaşık yüzde 20 düştüğünü dile getirerek, ''Krizden önce yıllık üretimimiz 16 milyon adetti, krizden sonra şimdi bu rakamı yakalamaya çalışıyoruz'' dedi.

''TÜRKİYE, BEYAZ EŞYADA AVRUPA'NIN ÖNEMLİ ÜRETİM MERKEZİ''

Son yıllarda Türkiye'nin, Avrupa'nın beyaz eşyada önemli üretim merkezi haline geldiğini ifade eden Merloni, yabancı ve yerli üreticilerin Türkiye'nin avantajlarının farkında olduğunu ifade etti.

Andrea Merloni, Türkiye'deki faaliyetlerini üretim ve pazarlama şekilde yürüttüklerini belirterek, şunları anlattı:

''Manisa'daki fabrikamız yıllık 1 milyon 300 bin adet üretim kapasitesine sahip ve soğutucu kategorisinde bizim en büyük, en komplike fabrikamız. Bu, üretim ayağı. Ticari ayağa gelince, çok güçlü iki büyük yerel rakibimiz var. Bizim buradaki pazar ayımız yüzde 8. Ama şunu eklemek isterim, bizim dünya çapındaki 16 üretim tesisimizden biri olan Manisa soğutucu fabrikamız rekor hızla büyüdü ve global arenada üst seviyelerde yerini aldı, şirketin global hedeflerine ulaşmasına ciddi şekilde yardımcı oldu.''

''MANİSA'DAKİ ÜRETİMİN YÜZDE 80'İNİNİ AVRUPA'YA İHRAÇ EDİYORUZ''

2009 yılında Manisa'daki fabrikada 1 milyon adeti aşan üretim gerçekleştirdiklerini aktaran Merloni, ''Fakat 2010 yılı için Manisa'daki üretim hedefimiz yüzde 20 artışla 1,3 milyon adete çıkmak. Bu yıl kriz nedeniyle üretimimiz düştü. Ancak önümüzdeki yıllarda bunu artıracağız'' diye konuştu.

Merloni, Manisa'daki üretimin yüzde 20'sini iç piyasaya sunduklarını, yüzde 80'inini Avrupa'ya ihraç ettiklerini söyledi.

İhracatçı firmaların yeni pazar arayışlarının hatırlatılması üzerine Merloni, ''Bizim sorunumuz yeni pazarlar bulmak değil. Bizim için özellikle Rusya gibi lider olduğumuz pazarların krizden çıkıp toparlanması önemli'' dedi.

Merloni, Manisa'dan Avrupa'nın bütün ülkelerine ihracat yaptıklarını belirterek, ''Mesela sadece Manisa'da ürettiğimiz bir buzdolabımız var, Quadrio. Biz buna 'kahraman ürün' diyoruz. Ünlü Japon tasarımcı Makio Hasuike imzalı dört kapılı bir buzdolabı. Sadece o anda ihtiyaç duyulan kapak veya çekmece açılarak, normal iki kapılı buzdolaplarına göre yüzde 50'ye varan enerji tasarrufu sağlaması gibi özellikleriyle Avrupa'da çok büyük bir ilgi görüyor'' diye konuştu.

''KRİZ DAHA ZİYADE KÜÇÜKLERİ ETKİLEDİ''

Önümüzdeki dönemde ortaklık yapmayı ya da almayı planladıkları markaların bulunup bulunmadığının sorulması üzerine Merloni, ''Türkiye'de iki büyük yerel üretici var ve satılık değiller. Rekabet edebilirlikleri oldukça güçlü. Dolayısıyla bu imkan gözükmüyor şimdilik. Diğer taraftan biz şimdiye kadar geleneksel olarak büyümemizi satın almalarla yürüttük. Ancak şimdiki stratejimiz satın alma değil, bulunduğumuz pazarlardaki pazar payımızı büyütmek. Çünkü yeterince üretim kapasitesine sahibiz'' karşılığını verdi.

Merloni, Indesit Company'nin Türkiye'ye bakışını şu sözlerle anlattı:

''Genç nüfus ülkeniz için önemli bir artı değer. Kriz önceki dönemde 6-7 puanlar seviyesinde büyürken, kriz doğal olarak bütün dünyayı olduğu gibi Türkiye'yi de etkiledi. En önemli avantajınız banka sisteminizin sağlamlığı ve dalgalı döviz kuru. Böylece Türkiye'deki yabancı oyuncuların yararına bir tablo oluştu. Bizim bakış açımız Türkiye'nin Avrupa, Ortadoğu ve Asya'ya inanılmaz imkanlar sağlayan bir geçiş yeri olması. Bizce ülkenizin çok büyük bir potansiyeli var.''

Beyaz eşya sektöründe özellikle Avrupa'da konsolidasyonlar yaşanacağını ifade eden Merloni, ''Mesela bizden çok daha ileri bir pazar olan ABD'de ilk üç-dört firma pazarın yüzde 80'inine sahip. Avrupa'ya baktığımızda ise dört-beş oyuncunun yüzde 60'lık pazar payına sahip olduğunu görüyoruz. Bütün dünyayı etkileyen kriz, aslında daha ziyade küçükleri etkiledi. Bu nedenle de önümüzdeki dönemde birleşmelerin devam edeceğini düşünüyorum'' dedi.

GELECEĞİN TRENDİ, BİRBİRİYLE ''KONUŞAN'' ÜRÜNLER

Andrea Merloni, gelecekte beyaz eşyada tüketicileri ne tür yeniliklerin bekleyeceğinin sorulması üzerine, şu yanıtı verdi:

''En göze çarpan trend az enerji ve su tüketimini dikkate alan, doğaya zarar vermeyen, geri çevrilebilir ürünler. Tüketiciler gittikçe daha fazla çevreye saygılı, doğayı koruyan ürünler talep ediyor. Bir diğer inovasyon ise ürünlerin bir ağ çerçevesinde birbiriyle bağlantılı olması, birbiriyle ''konuşabilmesi'' diyebiliriz. Ürünler uzaktan kontrol edilebilir ve birbiriyle 'konuşabilir' hale gelecek.'