BIST 10.739
DOLAR 32,26
EURO 34,93
ALTIN 2.428,55
HABER /  GÜNCEL

IMF'den uyarı ile övgü birarda geldi

Uluslararası Para Fonu, Türk ekonomisinin iyi görünüme sahip olduğunu belirtirken, gelecek yıl kamu borçlanmasının arttırılmaması gerektiğini öngördü.

Abone ol

Uluslararası Para Fonu, Türkiye’nin makroekonomik durumunun son bir kaç on yılın en iyi seviyesinde olduğunu, ancak cari işlemler ve borç yükünden kaynaklanan risk görüldüğünü açıkladı. Türkiye’ye ilişkin yıllık raporunu yayımlayan Uluslararası Para Fonu, cari işlemler açığı ve borç stokunu düşürmek amacıyla Ankara’nın önlemler alması gerektiğini kaydetti. Kamu borç yükünün boyutu, kısa vadeli yapısı ve döviz ağırlığına dikkat çeken IMF, bu durumun Türkiye’yi kur ve faiz şoklarına karşı kırılgan kıldığını vurguladı. Açıklamada, Türkiye’nin bugüne kadar elde ettiği kazanımları koruyup daha ileri taşıyabilmesi için mali uyum ve yapısal reform alanlarında gelişmeler sağlanması gerektiği savunuldu. Ankara’nın sıkı mali politikaları sayesinde faiz dışı bütçe fazlası hedefinin aşıldığına dikkat çekilirken, Türkiye’nin cari açık konusunu yakından izlemesi tavsiye edildi. Raporun bu bölümünde “IMF İcra Direktörleri, hükümeti, yurt içi talebin güçlü olmaya devam etmesi durumunda mali politikayı daha sıkılaştırmaya hazır olmaya ve en azından cari açığa ilişkin görünümün istikrara kavuşmasına kadar bu yılki mali performans fazlasını tasarruf etmeye davet ettiler” denildi. Raporun borçlara ilişkin bölümünde de “kamu borcunun boyutu, vade süresinin kısalığı ve yüksek döviz oranı Türkiye’yi döviz ve faiz şoklarına açık hale getirmektedir” ifadesi kullanıldı. Raporda, kamu harcamalarında büyük artışa gidilmemesi, sosyal güvenlik ve vergi reformlarının tamamlanması çağrısında bulunuldu. Raporda, orta vadede Türk yetkililerin önündeki en zorlu meselenin, sürdürülebilir büyüme ve düşük enflasyon hedefine yönelik politikaların uygulanması olduğu belirtilirken, “Ancak mecliste güçlü bir çoğunluğa sahip olması ve 3 yıl daha seçimlere ihtiyaç olmamasından dolayı hükümetin önünde zorlu yapısal reformları uygulamak için görülmemiş bir fırsat bulunuyor” denildi. KISA VADELİ BORÇLAR RİSK YARATIYOR IMF’nin dördüncü madde çerçevesinde yayınladığı değerlendirme raporunda, bütün bu olumlu gelişmelere karşın Türk ekonomisinin halen bazı risklerle karşı karşıya olduğu belirtilerek, şöyle denildi: “Yurt içi talep hızla artmaya başladı ve sonuç olarak cari açık genişliyor. Kamu borçlarının yüksek boyutu, vadelerin kısalığı ve döviz kompozisyonu ayrıca önemli bir zafiyet kaynağı. Orta vadede hükümetin esas sınavı, sürdürülebilir büyüme ve düşük enflasyon hedeflerine ulaşılmasını sağlayacak politikaların uygulanmasıdır. Hükümetin mecliste güçlü bir çoğunluğa sahip olması ve 3 yıl daha yeni seçimlere gerek bulunmaması bu başarıya ulaşmak için gereken zorlu yapısal reformların uygulanması için görülmemiş bir fırsat yaratıyor” denildi. Raporun, İcra Direktörleri Kurulu’nun değerlendirmesi başlıklı bölümünde de şu ifadelere yer verildi: “İcra Direktörleri Kurulu, makro ekonomik koşulların on yıllardır en iyi olduğu bir ortamda hükümeti, bu çarpıcı ekonomik performans için kutluyor. Direktörler, hükümetin enflasyonun indirilmesi ve hızlı borç düşürülmesi yönündeki stratejisinin de çarpıcı sonuçlar verdiğine işaret etmekten özellikle memnuniyet duydu. Sürdürülebilir ve hızlı bir büyüme sağlanırken, enflasyon da dramatik bir şekilde tek haneli rakamlara indirildi. Yüksek faiz dışı bütçe fazlaları, kamu borcu oranının düşmesine ve piyasa güveninin yükselmesine yardım ederken reel faiz oranlarında büyük bir düşüş de sağlandı. Türk Lirası’nda on yıllardır süren değer kaybı durdurulurken şoklara karşı dayanıklılık büyük ölçüde arttı.” SİSTEMİ KOLAYLAŞTIRACAK REFORM YAPILMALI Orta vadeli beklentiler ve politikalara ilişkin olarak da raporda şöyle denildi: “Direktörler, hükümeti, gelecek yılın faiz dışı bütçe fazlası hedeflerinin düşürülmesi yönündeki çağrılara karşı çıkmaya çağırdı. Çünkü bu yolla elde edilecek yararlar, kısa vadede bile daha yüksek reel faiz oranları yüzünden fazlasıyla kaybedilecek ve bu da büyümeyi yavaşlatacak. Öngörülebilir orta vade çerçevesinde yüksek faiz dışı bütçe fazlalarının sürdürülmesi, önümüzdeki yıllarda gelecek önemli miktardaki kamu borcu ödemelerinin sağlanmasına yardım edecek ve piyasa güveninin güçlendirilmesine katkıda bulunacak.” Sosyal güvenlik ve vergi alanında da reform gereğine işaret edilirken, “reformlar, yüksek emeklilik primlerine karşın büyük bir açığa sahip olan sosyal güvenlik sistemini ve vergi kaçırılmasıyla mücadele edecek bir vergi idaresini kapsamalı. Cari harcamalardaki yüksek artışlara karşı çıkılmalı. Bu yolla, kamu yatırımlarının artırılması sağlanabilir” denildi. Raporda, vergi reformunun sistemi basitleştirecek ve vergi tabanını artıracak şekilde yapılması önerildi. Borç konusunda da hükümetin planlarını birkaç yıllık bir borç indirim planı çerçevesinde yapması tavsiye edildi. ÜCRET ARTIŞINA ELEŞTİRİ Asgari ücrete yapılan artışı eleştiren Uluslararası Para Fonu, kamu sektörü çalışanlarına yönelik ücret zammın sınırlanmasıyla iç talepteki artışın kontrol edilebildiğini vurguladı. Türkiye’nin yüzde 12’lik yıl sonu enflasyon hedefine ulaşma yolunda ilerlemeye devam ettiği vurgulanan raporda, ekonomik büyümenin de yıl sonunda en az yüzde 5 olarak gerçekleşeceği öngörüldü. Kaynak: www.ntvmsnbc.com