BIST 10.130
DOLAR 32,38
EURO 34,78
ALTIN 2.401,95
HABER /  EKONOMİ

IMF ile anlaşma şart mı?

IMF ile anlaşma yılan hikâyesine döndükçe, "Anlaşmayalım artık" diyenlerin sayısı artıyor.

Abone ol

Krizle birlikte ülkenin en önemli gündem maddesi IMF ile yapılacak anlaşma oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘ümüğümüzü sıktırmayız’ açıklamasıyla başlayan ve deyim yerindeyse ‘yılan hikayesine’ dönen IMF anlaşması hâlâ ekonomi gündeminin ilk sırasında yer alıyor.

İki yıldır en yoğun kriz günlerini bile IMF’siz geçiren Türkiye’nin bundan sonra da yoluna rahatlıkla devam edeceğini söyleyenlerin sayısı arttı. Bu süreçte özel sektör temsilcileri ve çok sayıda akademisyenin IMF ile yapılacak anlaşmanın kriz sürecinde Türkiye için büyük bir önem taşıdığını dile getirmişti. Bazı isimler ise IMF ile anlaşma yapılmaması gerektiğini ifade etti. Geçtiğimiz hafta iki başbakan yardımcısı Ali Babacan ve Cemil Çiçek’in “IMF ile yakınlaşıldığına dair” açıklamalar yapması yine gündemi kızıştırdı. İşte IMF’yi isteyenler ve istemeyenlerin gerekçeleri...

IMF büyümeyi artırır

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) Başkanı Gür Çağdaş:

IMF ile anlaşmış bir Türkiye’nin yüzde 4-4.5’luk, anlaşmadan yoluna devam etmesi durumunda ise yüzde 3-3.5’luk bir büyüme sergilemesini bekliyoruz. IMF ile en geç yılın ilk çeyreğinde anlaşılması durumunda yaklaşık yüzde 100, anlaşmadan yola devam edilmesi durumunda ise yaklaşık yüzde 110 civarında bir iç borç çevirme oranı bekliyoruz.

Bankalar kredi verir

Ahmet Nakkaş-Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı:

Dış kredibilitenin artması, güven ortamının tesis edilmesi ve yurtdışına karşın garanti anlamında IMF ile bir anlaşma yapılması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca bu anlaşmayla birlikte reel sektöre kaynak akışı sağlanacaktır ve bankalar da reel sektöre kredi verme oranını artıracaktır. IMF ile anlaşma inatlaşmayı gerektirecek bir durum değil, ama gelecek kaynağın akla, vicdana ve Türkiye’nin ihtiyaçları göz önüne alarak kullanılması gerekiyor.

Bu kaynağa ihtiyaç var anlaşma şart

İSTANBUL Sanayi Odası Başkanı Tanıl Küçük:

Hükümet bugüne kadar IMF ile ‘anlaşma yapmayacağım’ demedi, dolasıyla anlaşmanın olacağını düşünüyorum. Sürecin bu kadar uzamasını da pazarlığın devam ettiğini gösteriyor. Elbette IMF’nin her dediğini yapmak zorunda değiliz, bizim de bir kendi programımız olmalı. Ama unutulmasın ki Türkiye’nin kaynağa da ihtiyacı var  IMF’den gelecek parayı Kredi Garanti Fonu’nu güçlendirmek için kullanmak yerinde olur.

10 milyar dolar gelir

HSBC Başekonomisti Dr. Murat Ülgen:

Bu yıl küresel ekonomi yüzde 3 büyüyecek ve toparlanmanın ilk sinyalleri gelişmekte olan piyasalardan geliyor. Türkiye ekonomisi IMF anlaşması olmazsa 2010’da yüzde 3-4 arasında büyüyecek. Ancak yüzde 3-4’lük büyüme Türkiye için çok az. İşsizlik sorununun çözümü için daha hızlı büyümemiz lazım. IMF’den gelebilecek bir 10 milyar dolarlık kaynak Türkiye’nin daha hızlı büyümesine katkı sağlar.

Artık gerek kalmadı

T Bank Genel Müdürü Dinçer Alpman:

Türkiye en zor ortamı IMF’siz geçilebileceğini kanıtladı. Ayrıca, Türkiye tarihinde ilk defa IMF’in kolunu bükme noktasına geldi ve büküyor. Neden Bulgaristan gibi bir ülkeye Türkiye’nin onda biri büyüklüğünde bir ekonomiye 20 milyar euro verirken kalkıp Türkiye’ye 25 milyar euro verip ondan sonra da çeşitli şartlar dikte ettirmeye kalkarsanız. Bu hakikaten kabul edilebilir bir şey değildir. İmzalanacaksa da bence artık çok daha iyi şartlarda imzalanması lazım.

Kuru düşürecekse anlaşılmasın daha iyi

TÜRKİYE İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi:

Bizim IMF konusundaki tavrımız baştan beri aynı, ısrarla bir anlaşma yapılmasını istemedik. Çünkü 2001 yılı sonrasındaki anlaşmanın düşük kur uygulamasını şart koşması nedeniyle sanayici ve ihracatçılar ciddi sorunlar yarattı, özkaynaklarımızı kaybettik. Eğer yeni anlaşmada da aynı zorunluluk olacaksa yapılmasını istemiyoruz. Zaten kur sürekli düşüyor ve anlaşmanın ardından da daha da düşeceği beklentisi var. Ancak anlaşma bizi çok sıkmayacak koşullar içerirse yapılabilir, sonuçta özel sektörün borcu var, bunu ödemesi gerekiyor.