BIST 10.644
DOLAR 32,26
EURO 35,11
ALTIN 2.496,63
HABER /  GÜNCEL

Hürriyet Emine Erdoğan'a kafayı taktı

Coşkun, Bayan Erdoğan'ın başına örttüğü türban dururken, ayakkabılarının tartışılmasını eleştiriyor.

Abone ol Ayak...

Arkadaşlarımız küçük bir değişiklik yaparak Emine Erdoğan’ın ayakkabılarını tartışmaya açtılar.

Oysa bana hep sıkma başı önemliymiş gibi geliyordu.

Ama ayaklar öne geçti.

Siz de izlemelisiniz; bu nasıl ayak?

*

Doğrusunu isterseniz mağazin her zaman önemlidir.

Bütün dünya medyasında Türkiye başı türbanlı bir hanımla temsil edilirken, ayakkabıları tartışmamız size de tuhaf gelebilir.

Gelmesin.

Çünkü tersimiz döndü.

İşte gözlerimi çizgi yapıp, burnumu uzatarak, iyice bakıyorum ayakkabılara:

Çelik topuk...

Ve geçmişte Türk toplumuna verdiğimiz o müthiş müjdeyi çağrıştırıyor bu ayaklar:

‘Çelik topuklu leydinin ayak sesleri...’

Sonrasını biliyorsunuz ‘Çelik topuklu leydi’den kurtulmak için neler yapmıştık.

*

Bizim derdimiz türbanla değil.

Ayakkabılarla.

Elbette cumhuriyetin vazgeçilmez bekçisi olarak ayakkabıların rejim açısından tehlikeli olup olmadığına bakacağım.

Uyumlu mu, rengi nasıl, zarif mi, duruşu iyi mi?

Kaç numara?...

Bu ayaklar...

*

Biz değil miydik; kadınları başını örtüp eve kapatan, Alman gazetecilere dört kadın alma hakkından söz eden, gece saat 11’den sonra eve gelen kadına kötü gözle bakıldığını söyleyen, sıkma başlı türbanlı kızları kendi ideolojilerine savaş malzemesi yapan ama kadına ibadet yerinde bile yer vermeyen bir zihniyetten kadınlar lehine ‘pazitif ayrımcılık’ bekleyen?

Nitekim öyle bir hak vermediler.

Zaten biz de böyle kafaları bırakıp, ayakkabıları tartışmaya açtık netice itibarıyla:

Burnu nasıl, astarı, tokası, derisi, duruşu, uyumu...

Siz söyleyin:

İyi değil mi bu ayak; Türkiye’nin fotoğrafını değiştiren baştaki türban dururken, ayakkabıları tartışmak.

Tersimiz döndü.