BIST 10.895
DOLAR 32,20
EURO 34,96
ALTIN 2.506,93
HABER /  GÜNCEL

Hükümetten KELLE VERGİSİ

Hükümet, hedefleri tutturmak için 'Kelle Vergisi' diye anılan hayat standardı sistemini getiriyor.

Abone ol

Türkiye'de bir seçim yılı daha yaklaşırken yine bir gelir vergisi tartışması başladı. Kurumlar Vergisi Yasası'nı mükellef sayısı sınırlı olduğu için Meclis'ten çok kolay geçiren hükümet, Gelir Vergisi yasa tasarısında geri adım atıyor. Tasarının IMF'ye verilen niyet mektubunda ekim itibariyle Meclis'e getirilmesi bir performans kriteri olarak kabul edilmesine karşın, hükümet bunu yapmadı ve IMF'yi ikna ederek farklı bir çözüme yöneldi. 2007 bütçesi gelir rakamlarını tutturmayı planlayan hükümet, Gelir Vergisi yasa tasarısındaki bazı uygulamaları önceden çıkarmayı planlıyor.

Harcadın, nereden buldun?
Kişilerin 'servetlerini nereden edindikleri ve hayat standartlarını nasıl sürdürdüklerini' sorgulayan vergi sistemi olarak bilinen, ancak, 2002'de kaldırılan 'hayat standardı' farklı bir biçimde tekrar gündeme getiriliyor.
Devlet, bölgesel ve sektörel bazda asgari ücrete bağlı olarak yıllık kazanç miktarları belirleyecek. Mükelleflerden bir form ile harcamalarını bildirmeleri istenecek. Beyan edilen gelir vergisi ile harcama tutarları devletin bölgesel ve sektörel tespitlerine aykırı olduğu durumda, kişiler Maliye'nin sorgulamasıyla karşılaşacaklar.
Vergi uzmanları geniş kitleleri ilgilendiren bu uygulamanın Türkiye'de kayıt dışının önlenmesine yönelik yasaların çıkarılmaması yüzünden harcamalarda da kayıt dışılığın mevcut olduğunu belirtiyor ve yine dürüst mükellefin cezalandırılacağını söylüyor.


Maliye'ye vergi düzenlemelerinde teknik destek veren Vergi Konseyi'nin Başkanı Mustafa Uysal, getirilmek istenen düzenlemenin geçmişteki hayat standardı uygulamasından farklı olduğunu, bir servet veya sermaye sorgulaması içermediğini söyledi.
Uysal, kişilerin beyan ettikleri vergiden fazla harcama yapmalarının tespit edilmesi halinde incelemeye tabi olacaklarını belirtti.




'Gelir Vergisi, Kelle Vergisi'ne dönüşecek'
Mustafa Özyürek
Kayıt dışı ekonomiyle, vergi kaçakçılığıyla mücadele edemeyen AKP hükümeti en son 2001 yılı beyanlarına uygulandıktan sonra kaldırılan hayat standardı esasını yeniden getirmeye hazırlanıyor. Hayat standardı esası ister kâr etsin, ister zarar etsin mükelleflerden maktu bir vergi alınmasını amaçlıyor. Hayat standardı esası uygulandığında gelir vergisi kelle vergisine dönüşüyor.
Hayat standardı esası TESK ve TOBB gibi örgütlerin karşı çıkması sonucu 1999 başından itibaren kaldırılmış, 2000 ve 2001 yılları için geçici olarak uygulanmış, 2002 Mart ayından itibaren vergi sisteminden çıkarılmıştı. Zarar eden esnaftan, tüccardan, avukattan, doktordan, mali müşavirden bile milyarlarca lira götürü vergi almak isteyen hükümet büyük dirençle karşılaşacaktır.




'Yeni sistemde dürüst kişiler cezalandırılacak'
Şükrü Kızılot
Hayat Standardı, gelirin gerçek tutarının saptanmasına aykırı olduğu için kaldırıldı. Buradaki sancı nereden buldun uygulamasının kaldırılmasından kaynaklanıyor. Kişilerin yıllık harcamalarını saptamak istiyorlar.
Maliye bunu zaten birkaç yıldır gayri resmi olarak mükellefleri çağırıp, tehdit etmek şeklinde yapıyordu. Doğrusu yabancı ülkelerde nasıl yapılıyorsa Türkiye'de onun uygulanmasıdır. Buna olanak veren yasa 9 Ocak 2003'te kaldırıldı. Sıkıntının temeli burada. Tartışmalara neden olabilecek, başarı şansı sınırlı olan müesseseler getirmeye çalışıyorlar. Bunun da başarılı olma şansını çok zayıf görüyorum. Yine iyi niyetli mükellefler cezalandırılacak. Gerçeğe uygun beyanda bulunanlar vergi ödeyecekler. Diğerlerini tespit etmeleri mümkün olmayacak.




'Zayıf bir sistem, devlet kayıt dışılığı önlemeli'
Prof Dr. Veysi Seviğ
Asgari ücrete bağlı olarak sektörler ve bölgeler itibarıyla faaliyetlerde en az kazanç miktarı tespit edilecek. Asgari ücretin misli olarak gösterilecek. Bundan az beyanda bulunanlara diyecekler ki 'Sen yaşamını nasıl sürdürdün, ne harcadın?' Devlet kişilerin harcamalarını tespit edecek. Arabası, evi varsa, çocuğu özel okula gidiyorsa diyecek ki 'Senin bu kadar gelir elde etmen lazım. Sen bunun altında beyan ediyorsun. Aradaki farkı nereden sağladın?' Eğer izah edemiyorsa vergi ödemek zorunda kalacak.
Bu sistem de zayıf bir sistem. Kişilerin nerede, ne kadar para harcadıklarını bilemiyoruz. Kişinin bir takvim yılı içinde servetindeki artışı, harcamalarını izleyebilmemiz lazım. Hasılat açısından devlete faydası olabilir. Kişilerin gerçek mali güçlerinin izlenmesinin zorlaşacağını düşünüyorum.




'Amaç, beyanları yüksek göstermeye teşvik etmek'



Erdoğan Sağlam
Küçük esnaf ve taksici gibi meslek gruplarından vergi alınmadığı için birtakım çözüm arayışları var.
Ancak eski hayat standardında kişinin kazancı ne olursa olsun temel gösterge tutarları esas alınarak vergi belirleniyordu. Eskisi gibi bir hayat standardı vergilendirmesi yapılamaz. Çünkü bunun işareti biraz gösterildiğinde kamuoyunda ciddi bir tepki doğdu ve geri adım atıldı. Niyet bütün mükellefleri kapsayacak şekilde bir hayat standardı vergisi getirmek değil, birtakım harici karinelerle vergi matraflarının yüksek beyan edilmesini sağlamak.
Eski hayat standardına yapılan eleştirilerden etkilenildiği için masrafları götürü olarak takdir etmek değil, kişilerin kazanç beyanlarının belli göstergeler kullanılarak yapılması planlanıyor.

Hayat standardı nedir?
Hayat standardı esası, 'yapılan gideri karşılayan bir gelir olmalı ki, yaşam düzeyi sağlanabilsin' varsayımına dayanan götürü bir asgari vergileme tekniği olarak biliniyor. Kazanılsın kazanılmasın belirli bir verginin ödenmesini zorunlu kılıyor. Beyan edilen kazanç temel gösterge tutarından prensip olarak az olamıyor. Hayat standardı esası ticari kazanç sahipleri ile serbest meslek erbabı için getirilen bir vergi güvenlik sistemi.




Haber:Kadife Şahin
Kaynak:www.milliyet.com.tr