BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  GÜNCEL

Hipertansiyon tedavisinde çığır

Ancak yeni bir tedavi yöntemiyle Nitrik Oksit ütimini sağlamak ve kalbi korumak mümkün.

Abone ol

Yüksek tansiyon, kalp hastalıklarına yol açan en önemli risk faktörlerinden biridir. Yapılan çalışmalarda, yüksek tansiyon hastalarının vücutlarında özellikle nitrik oksidin az miktarda olduğu görülüyor. Uzmanlar, hipertansiyonun, endotelin işlevini yerine getirememesinden dolayı meydana geldiğini söylüyor. Endotel, tüm kan damarlarının içini döşeyen, yaklaşık 1 Trilyon hücreye sahip çok önemli bir tabakaya verilen isimdir. Hipertansiyonun tedavisi için, endotelin mutlaka iyileştirilmesi gerekiyor. Endotel, damarların korunması, daralması ve dolayısıyla kan dolaşımının dengesizleşmemesi için bir takım maddeler salgılar. Bunlardan en önemlisi nitrik oksittir. Endotel işlevini yerine getiremediğinde, kişi yüksek tansiyon sorunuyla karşılaşır. Uzmanlara göre: iyi bir tansiyon tedavisi, endoteli iyileştirmeye, özellikle de damarı gevşetici özelliği olan nitrik oksidi salgılatmaya yönelik olmalıdır. Çünkü endotel bozukluğu, kalp hastalıkları, özellikle de yüksek tansiyon riskini artırıyor. ETKİN MADDE NEBIVOLOL Uzmanlar, özellikle nebivolol maddesinin endotel hücrelerini harekete geçirdiğini, nitrik oksit salgılanmasını sağladığını, dolayısıyla hipertansiyon riskini de azalttığını söylüyor. Nebivolol maddesi, pek çok hastada etkilidir. Etkisi 24 saat sürüyor. Yapılan çalışmalarda, nebivolol sayesinde nitrik oksit salgılandığı ve bu hastalarda yüksek tansiyon görülme sıklığının azaldığı görülüyor. Nebivolol molekülü ile gerçekleştirilen pek çok çalışmada bu molekülün hipertansiyon tedavisinde etkili olduğu görülüyor. Özellikle hipertansiyona bağlı kalp krizi ve felç gibi hastalıklara yakalanma riski azalıyor. Avrupa’da 1998’den beri hipertansiyon tedavisinde yan etkileri yok denecek kadar az olan yepyeni bir yöntem kullanılmaya başlandı: “Damarların genişlemesini sağlayan mucize molekül nitrik oksit.” Ancak iyi bir ilaç tedavisinin yanı sıra sigara içmemek, hareket etmek, kilo vermek, sağlıklı beslenmek ve egzersiz yapmak şarttır. Bazen gerçekten zehir etkisi gösterebilen nitrik oksit, aslında insan vücudundaki sinyal ileten temel aracı maddelerden biridir. Yayımlanan binlerce klinik ve deneysel araştırmayla birlikte nitrik oksidin, kan basıncının ve sindirim sisteminin düzenlenmesinden, bakterilere karşı özgül olmayan dirence, zehirli radikallerden, karaciğerin korunmasına birçok alanda vazgeçilmez işlevlerinin bulunduğu saptandı. GAZ TİPİ SİNYAL AKTARICI Haberci bir molekül olan nitrik oksidin ilk dikkat çeken özelliği, memelilerde biyolojik sinyal aktaran aracı bileşikler arasından hem en basit, en küçük ve en hafif molekül, hem de şimdiye kadar bilinen tek gaz olmasıdır. Bu açıdan nitrik oksidin, değişik bir grup olan gaz tipi sinyal aktarıcı moleküllerden ilki olma olasılığı yüksektir. Nitrik oksit, kolayca ve hızla birçok hücreye ulaşabilen, birden yok olabilen, hemen hemen her hücrede sentezlenebilen ve her hücrede etkileyici sistemler bulabilen adeta mucizevi bir moleküldür. NİTRİK OKSİT’ İN ÖYKÜSÜ Normal damar gerginliği, endotel kökenli gevşeticilerin ve damar daraltıcı etmenlerin ortak etkisiyle oluşur. Fizyolojik ortamda esas belirleyici olan, Nitrik Oksit etkisindeki gevşemedir. Yüksek tansiyon, vasospazm, hatta damar sertliği oluşumunda Nitrik Oksit ile ilişkili mekanizmalar suçlanmaktadır. Tansiyon ve kolesterol yüksekliğinde ortaya çıkan, atroskleroz hastalığında arter duvarına salınan Nitrik Oksit düzeyi, sentez azlığından ya da yıkım fazlalığından dolayı azalmıştır. Bu durumda kalbi besleyen damarlardaki daralma ya da , egzersize rağmen ve stres karşısında genişleyememe, koroner kalp hastalığı ve miyokard enfarktüsüne yol açmaktadır. Nitralar’ ın, kalp ağrısı ve yüksek tansiyonun tedavisi için kullanımları 1856’ ya değin uzanmaktadır. Nobel ödüllerine adını veren ünlü kimyacı Alfred Nobel’ in bir arkadaşına yazdığı mektup, bu tedavi yönteminin ilk kanıtlarından biri olmuştur.