BIST 10.046
DOLAR 32,30
EURO 34,68
ALTIN 2.408,14
HABER /  GÜNCEL

Hiperaktiflerin test sınavı fobisi

Haziran, adeta sınav ayı. Hiperaktif çocuklar için bu ay daha zorlu. Hiperaktif çocuklar üzerine araştırmaları bulunan uzman psigolog Alanur Özalp'un tavsiyelerde bulundu.

Abone ol

Hiperaktiflerin test sınavı fobisi En çok sınav dönemlerinde sorun yaşıyorlar... Son derece hareketli olan bu çocuklar, yıl boyunca, dersler sırasında da bedenlerini ve düşüncelerini dizginleyemediği için, başarısızlıkla karşı karşıya kalıyorlar. Sabırsız ruh haliyle, sınav soruları arasından bildiklerini bile anlamakta güçlük çekebiliyorlar.. Kolej ve ÖSS gibi önemli sınavlarda da aynı tutumu gösterdiği için başarısızlık yaşayan öğrenciler var ve şimdi bu çocukların aileleri için daha kritik bir dönem. Sınavlarda, dikkatsizce hatalar yapan bu çocuklar, bir işi tamamlamadan diğerine geçtiği için bildiği sorulara bile konsantre olamıyorlar. Hiperaktif çocuklar konusunda araştırmaları bulunan uzman psigolog Alanur Özalp ailelerin çok dikkatli olması gerektiğini belirterek şunları söylüyor: "Hiperaktif çocukları çoğunlukla kişiler anlamakta ve değerlendirmekte zorlanmaktadırlar. Bu durum ailede, okulda ve çevredeki kişileri şaşırtıyor, kafasını karıştırabiliyor.Bu çocuklar bazı konularda çok başarılı bazılarında ise başarısız olabiliyor. Örneğin zor bir matematik problemini çözebiliyor ama çok kolay bir konuda takılıp kalabiliyor. Bazen çok istekli, bazen hiç konsantre olamıyor. Dolayısıyla en fazla sınav dönemlerinde sorun yaşayabiliyorlar." Testlerde konsantre sorunu Bu çocukları tedavi için gerekli adımları atma noktasında geç kalınmamasını vurgulayan Psikolog Alanur Özalp, bu çocukları dizginleyebilmek için şiddete başvuran aileler olduğunu da ekliyor sözlerine. Bu tutumu kesinlikle eleştiren psikolog bu yaklaşımın daha da sorunlar yaratacağının altını çiziyor. Özellikle test sınavlarında çoklu cevap seçeneklerinin çocukların dikkatini dağıttığını söyleyen Psikolog Özalp, bu nedenle de çoğu zaman zayıf not aldıklarının saptandığını anlatıyor. Sözlü sınavlarda ise başarı düzeyinin yükselebildiğini vurguluyor. Test sınavlarda düşünme hızı fazla olduğu için yanıtlar sırasında zorluk yaşadıkları ve dolayısıyla dikkatlerinin dağıldığı ortaya çıkmış. Uzman Psikolog Alanur Özalp bu konuda şu konuların da altını çiziyor: "Konuyu bilmelerine ve çok iyi çalışmış olmalarına rağmen hiperaktif çocuklar dikkatsizlikten, dalgınlıktan ve unutkanlıktan dolayı hak ettikleri başarıyı gösteremeyebilirler. . Cevaplanması gereken birden fazla seçeneği olan sorularda işaretlenmesi dereken seçeneği çoğunlukla gözden kaçırırlar. Çok seçmeli testlerde doğru yanıtı bilmelerine rağmen soru kitapçığında yanlış şıkka işaret koyabilirler veya cevapları işaretlerken şıkları kaydırabilirler. Bütün bunlara rağmen test biçiminde uygulanan sınavlarda yazılı yanıt istenen sınavlara oranla daha başarılı olurlar. Çoğunlukla hesap hataları yaparlar. Örneğin elde birleri unutabilirler. Çarpım tablosunu hatırlamakta zorlanabilirler. Bu yüzden vakit kaybederler. Soruyu bilmelerine rağmen bir başka çocuğun bir dakikada çözdüğü bir sorunun çözümü onlarda on dakika bile sürebilir. Özellikle de yazılı sınavlarda yanlarında bulunan çocukların konuşması, hareket etmesi hatta kıpırdaması veya öğretmene soru sorması dikkatlerini bir anda dağıtabilir. Kaldıkları yeri ve konuyu hatırlayamayabilirler." Sınavda aceleci davranıyorlar Genel olarak hiperaktif çocukların yazılı imtihanlarda daha başarısız olduğunu açıklayan Alanur Özalp, "sözlü imtihanlarda dikkat hataları azalır. Ama sözlü imtihanlarda da heyecanları çok fazla olduğu için yine unutkanlıkları ortaya çıkabilir. Hatta bu heyecan utangaçlıkla birleşir, başarısız olacağım korkusu yaşamaya başlarlar. Bu korku imtihan fobisine kadar gidebilir. Hiperaktif çocukların hayal güçleri o kadar geniş ve zengindir ki imtihanla ilgili pek çok olumsuz düşünceyi akıllarına getirerek kendilerini daha fazla paniğe sokarlar" diyor. O'na göre, bu çocuklar sınavlarda çok acele ederler. Aslında böyle aceleci olmalarının sebebi bilgilerini unutma korkusudur. Acele yazarlar ama acele ettikçe de hata yapma şansları artar. Genel anlamda hipraktif çocuklarla ilgili şu saptamaları yapıyor. 1.Hareketli oluşlarından gelen dalgınlık, dikkatsizlik ve unutkanlıkları vardır. Kendileri de bu durumu fark edebilirler. 2.Kişilik yapılarında acelecilik vardır. Aceleden bildiklerini unuturlar. 3.Yazdıkları sınav kağıtlarını ikinci kez okumaktan kaçarlar veya üşenirler. Yazdıklarını okumak onlar için çok zordur. Bunu yapmak onlara sıkıntı verir. 4.Genellikle zamanlarını iyi kullanamadıkları için sınav süresi yetersiz gelir. Zaman bittiğinde onların daha yazmak istedikleri pek çok şey vardır. 5.Ayrıntılara çok takılırlar. Ayrıntılar konuyu zenginleştirir ama ayrıntılarla uğraşırken zamanı tüketmiş olurlar. Bazı sorulara tekrar dönüp bakmak isterler ama çoğunlukla sınavı tamamlayamazlar. Sınav için verilen süreler çoğunlukla onlara az gelir. Çok azı sınavı “kalemlerinizi bırakın” dediklerinde bitirebilmiş olurlar. Onlar hala yazmak isterler veya bir şeyler yazmaya devam ederler. 6.Hiperaktif çocuklar hareketli çocuklar oldukları için ders saati olan kırk beş dakika boyunca sırada hareketsiz kalmaları onların dikkatlerini olumsuz etkileyebilir. 7.Çevrelerinde oturan arkadaşları onlardan silgi, kalem ya da benzeri bir şey isterse, onlara ya da öğretmene yüksek sesle sınav konusunda sorular sorarsa dikkatleri tamamen dağılabilir. Kaldıkları konuyu unutabilirler. Böyle durumlar için öğretmenlerin yapmaları gereken şey yazılı sınavlarda sınava başlamadan, tüm çocuklara “soru sormak istediğinizde yüksek sesle sormayın. Parmak kaldırın ben sizin yanınıza gelirim. Siz de alçak sesle sorunuzu bana sorarsınız” şeklinde bir açıklama yapmasıyla engellenebilir. 8.Hiperaktif çocukların ders çalışma ortamları onların öğrenmelerine uygun olarak düzenlenmediği takdirde bu durum sınav başarılarını düşürür. 9.Hiperaktif çocukların her şeyle aynı anda ilgilenme isteklerinden dolayı sınavlarda da akıllarına pek çok bilgi aynı anda gelebilir. Bu durumda soruların cevaplarını ayrıştırmakta, sınıflamakta ve sıraya koymakta zorlanabilirler. Ayrıntıları ayıklamakta güçlük çekerler. Psikolog Alanur Özalp, bu saydığı maddelerin, hiperaktif çocukların zeka kapasitelerinin çok iyi olmasına rağmen sınavlarda ve özellikle yazılı sınavlarda kapasitelerinin altında başarı göstermelerinin nedenleri olduğunu vurguluyor ve ekliyor: Bu çocuklar öğretmenlerinden, ailelerinden ve yakınlarından genelde “sınavdan daha iyi bir sonuç alabilirdin” veya “senden bundan daha iyisini beklerdim” gibi sözler duyarlar ve bu durumda çocuklar da zaman zaman kendilerine karşı haksızlık yapıldığını düşünürler." Sınav öncesi bir uzmana danışıp, çocuğu sınava hazırlamanın önemine değinen Psikolog Alanur Özalp, sabırlı, akılcı düşünen bir aile ve konuya vakıf bir uzmanın yardımıyla birlikte sınav döneminin daha az problemle atlatılabileceğinin altını çiziyor