BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

'Helal olsun Ali Bulaç'a'

Hizbüttahrir puslu havayı seçti. Hassas bir dönemde ortaya çıkan bu örgüt neyin nesi kimin fesi. Peki ya dindar medya bu yeni duruma nasıl baktı? İşte cevabı..

Abone ol

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan HİZB-UT Tahrir örgütünün basın açıklaması sonrası yapılan yorumlara dikkat kesildi. Özellikle de mütedeyyin topluma dikkat kesilen yazar Helal olsun Ali Bulaç’a diyerek bu kesimin sessizliğini eleştirdi.

-HİZB-UT Tahrir adlı örgütün Fatih Camii avlusunda yaptığı şaklabanlık ve maskaralığın ardından hemen Yeni Şafak, Vakit, Zaman, Milli Gazete gibi gazetelere dikkat kesildim.

(Dikkat: Yazarınız ‘dinci basın’ tabirine itibar etmemektedir).

Bu gazetelerde, şöyle okkalı bir ‘Hizb-ut Tahrir kritiği’ ya da şöyle okkalı bir ‘Bu maskaralık da nereden çıktı’ feryadı bulmayı umut ediyordum.

Fakat, heyhat!

Bırakın kritiği ya da feryadı, olay bazı gazetelerde haber bile yapılmamıştı...

Belli ki olayı büyütmeme ve görmezden gelme taktiği uygulanıyordu.

Peki neden?

Bu gazetelerde yazıp çizen arkadaşlar, Hizb-ut Tahrir saçmalığına bir yakınlık mı duyuyorlar?

Hiç sanmam...

Öyleyse neden güçlü bir reddiye ortaya konmadı?

Ben bu sorunun yanıtını şöyle veriyorum:

- Müslüm Gündüz denilen adam Fadime Kalkancı ile basıldığında neden susulduysa aynı nedenle susuldu.

- Ali Kalkancı rezaleti patlak verdiğinde neden geçiştirildiyse o nedenle geçiştirildi.

- Güneydoğu’da camiden çıkanları satırla doğrayan Hizbullah olayına neden bulaşılmadıysa aynı nedenle bulaşılmadı.

Yani...

Biraz özeleştiri kültürünün oluşmamasından, biraz hesaplaşmaya yatkın olmamaktan, biraz aşırı ihtiyatlılıktan, biraz inisiyatifsizlikten, biraz ‘Camiayı ürkütmeyelim’ tedirginliğinden, biraz da kendine güvensizlikten...

Oysa...

Bu gazeteler, aynı gün manşetlerinden ‘Bu provokasyondur’ diye bağırsalardı...

Bir daha ne Fatih Camii’nin avlusunda bu tür provokasyonlar olabilirdi, ne de o provokatörler cami cemaatini etraflarında bulabilirlerdi.

İşte bu yüzden ‘8sutun.com’da İslamcı aydın Ali Bulaç’ın yaptığı çıkışı önemsemeliyiz.

Bulaç, ‘Geçtiğimiz cuma günü Fatih Camii’nde yapılan gösteri eyleminin, PKK’nın etnik temeldeki eylemleriyle bir arada düşünüldüğünde, irtica ve bölücülük konusunda son derece hassas kesimleri harekete geçirmek için düzenlenmiş eylemler olduğunu söylemek mümkün’ diye yazarak sorumluluğunu yerine getirmiştir.