BIST 10.320
DOLAR 32,25
EURO 35,06
ALTIN 2.466,04
HABER /  GÜNCEL

Gül: CIA uçakları haberi asılsız!

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, son günlerde gündemi meşgul eden CIA'yla ilgili iddiaları kesin bir dille yalanladı: Bu tür haberler hükümranlık haklarımıza zararlı!

Abone ol

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, herhangi yabancı bir yetkilinin Türkiye'de bir zanlıyı sorgulamasının mümkün olmadığını belirterek, 15 Kasım 2005 tarihinde Sabiha Gökçen Havaalanı'na inen ABD uçağı ile insan kaçırıldığı ya da bazı zanlıların sorgulandığı yönündeki iddiaları yalanladı ve konuya ilişkin bilgi verdi. Gül, AA'ya verdiği demeçte, DHC-8 tipli ve N-505LL tescil numaralı sivil Amerikan uçağının Türk havaalanına yaptığı teknik inişe ilişkin açıklamanın Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından yapıldığını kaydetti. Gül, Yıldırım'ın açıklamasına karşın konunun başka boyutlara çekildiğini üzüntüyle izlediklerini ifade etti. Uluslararası hava trafiğinin ana kavşaklarından biri olan Türkiye'ye her gün özel firmalara ait yüzlerce uçağın yakıt ikmali ya da teknik bakım amacıyla iniş kalkış yaptığını hatırlatan Gül, uluslararası kurallara uygun başvurularda bulunan sivil tescilli uçaklara, ciddi bir şüphe ya da herhangi bir ihbar söz konusu değilse Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nce söz konusu izinlerin verildiğini belirtti. Askeri uçaklar ile devlet adamlarını taşıyan uçaklara izin verilmesi prosedürünün ise farklı olduğuna işaret eden Gül, böyle bir uçağın izin istemesi söz konusu olduğunda, gerekli iznin Dışişleri Bakanlığı, sivil havacılık teşkilatı, Genelkurmay Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın koordinasyonlu çalışmasıyla verildiğini söyledi. Gül, şöyle devam etti: ''İddialara konu olan uçuşlar için de teknik bakım ve yakıt ikmalitalepleriyle uluslararası kurallar ve Türk Havacılık Enformasyon Yayını'nda yer alan şartlar çerçevesinde izin başvurusu yapılmış ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nce mutat izin verilmiştir.'' ''YOLCU YA DA MAL ALIP İNDİRME SÖZ KONUSU DEĞİL''- Söz konusu uçağın sivil bir yolcu uçağı olduğunu, bu nedenle de sivil uçaklara uygulanan prosedüre tabi tutulduğunu vurgulayan Gül, Barselona'dan Bakü'ye gitmek üzere havalanan söz konusu uçağın, 31 Ekim 2005 tarihinde saat 16.15'te Sabiha Gökçen Havaalanı'na indiğini,bir gün sonra saat 15.00'te Türkiye'den ayrıldığını, aynı şekilde Bakü'den dönerken de 15 Kasım 2005 tarihinde iniş yaptığını ve bir gün sonra ayrıldığını belirtti. Gül, izin talep edilirken uçaktaki 4 kişilik personelin isimleri ve uçağa ilişkin tüm teknik bilgilerin kurallar gereğince Türk makamlarına iletildiğini de kaydetti. Her iki uçuşta da uçağa Sabiha Gökçen Havaalanı'nda gümrük mührü vurulduğunu, gümrük alanına çekildiğini ve standart yer hizmetleri dışında herhangi bir hizmet verilmediğini ifade eden Gül, ''Yolcu alma, indirme, mal yükleme ya da indirme olmamıştır, dolayısıyla uçağa Türkiye'den bir insan ya da yük konması söz konusu değildir, uçak tamamen kontrol altında olmuştur'' diye konuştu. Gül, uluslararası kurallara göre teknik iniş izni alan uçaklara yalnızca yakıt ikmali, bakım ve personelin dinlenmesi için izin verildiğini hatırlattı. ''ZANLI KAÇIRILMASI VEYA SORGULANMASI SÖZ KONUSU DEĞİL''- Benzer teknik iniş taleplerinin her gün yüzlerce kez yapıldığını söyleyen Gül, tüm bu hususların net şekilde belirtilmesine rağmen, spekülasyonlar yapılmasının doğru olmadığını belirtti. Gül, Türkiye'de sivil havaalanlarının sivil otoriteler, askeri havaalanlarının da TSK'nın kontrolü altında olduğuna işaret ederek, ''Askeri ya da sivil hiçbir havaalanından bir zanlının kaçırılması ya da sorgulanması söz konusu olmadığı gibi mümkün de değildir. Esasen böyle bir talep de vaki olmamıştır. Sivil ve askeri tüm havaalanları Türk devletinin kontrolü altındadır'' diye konuştu. Gül, söz konusu iddialara ilişkin şunları kaydetti: ''Bu tür asılsız iddialar Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümranlık hakkının tartışılmasına ve vatandaşlarımızın kafalarında şüpheler oluşmasına yol açmaktadır. Ayrıca; terör örgütlerinin geleceğe yönelik yapmayı amaçladığı eylemleri varsa bu eylemlere meşruluk kazandırıcı bir ortam da hazırlanmaktadır.'' Gül, bu tür iddiaları yansıtanların daha dikkatli hareket etmelerive bu tip iddiaları yayınlamadan önce yetkililerden daha fazla bilgi almaları gerektiğini de kaydetti. Gül, Türkiye'de yabancı bir yetkilinin de bir zanlıyı sorgulayamayacağına işaret ederek, zanlılar ile ancak mahkemelerin tayin ettiği yetkililerin görüşebileceklerinin altını çizdi. Benzer uçakların inişlerinin Avrupa'da da artışıldığını, Türkiye'de de spekülasyonların yapıldığını söyleyen Gül, ''İlgili birimlerin ve TSK'nın kontrolü dışında bazı şeyler oluyor gibi bir hava estirilmektedir, bu doğru değil'' dedi.