Gandi Kemal nasıl oy isteyecek?

CHP’nin Genel Başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu, büyük kurultay öncesi soruları yanıtladı.

CHP’nin Genel Başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu, büyük kurultay öncesi soruları yanıtladı.

İşte Kılıçdaroğlu ile kısa bir söyleşi;

Parti Meclisi listesini belirlerken temel aldığınız bir denge unsuru var mı?

Kitle partisinin kendi iç dengeleri vardır. O dengeler mutlaka gözetilir. Talep fazla ama olabildiğince kamuoyunun da beklentilerine yönelik bir tablo çıkartmak istiyoruz.

Mevcut MYK’da eski Genel Başkan ile çok yakın olan isimler var. O isimler yeni yönetimde de yer bulacak mı?

Hiç kimseyi dışlama lüksümüz yok. Hepsi ile çalışacağız. Ama sonuçta herkesin belli yerlerde belli sürelerde görev yaptığı malum. Yeri geldiği zaman insanlar yenilerine koltuklarını devredebilmeliler. Bu değişimi de biz yaşamalıyız. Yurttaşın CHP’den istediği değişimdi. Bu değişim taleplerine kapalı kalırsanız en çok eleştiriyi o zaman almış olursunuz. Ben kurultayın da bu değişim taleplerine sıcak baktığına inanıyorum. Görüşmelerde de onlarla kurduğumuz temaslarda da açıkça ortaya çıkıyor..

Baykal’ın avukatlarının yaptığı son açıklama kurultay dengelerini nasıl etkiler?

Avukatların yaptığı açıklama, sayın Baykal’ın ne tür bir haksızlıkla karşı karşıya olduğunu biraz daha somuta indirgedi. Sanıyorum önümüzdeki dönemde bu biraz daha net çıkacaktır..

Deniz Baykal, ’aday olmayacağını ’söyledi. Ancak avukatların açıklamasının delegelerin aklını karıştırmış olabileceği konusunda endişeli misiniz?

Hayır herhangi bir endişem yok..

Genel başkanlığa oy birliği ile seçilmeyi bekliyor musunuz?

Oy birliği ile seçilebilmek çok zor bir ihtimal. Keşke olabilse. Bu süreçte bazı kırgınlıklar oldu MYK kendi içinde ikiye bölündü. Gerçi her kurultay öncesi olur böyle kırgınlıklar. Ama bu kırgınlıkları çok kısa süre içerisinde telafi etmek zor.

Kılıçdaroğlu’ndan beklentilerin yüksek olması sizi ürkütüyor mu?

Ürkütmez olur mu? Bir de bana sorun. Tabii ürkütüyor. Bu şunu gösteriyor. Bizim daha çok çalışmamız, gençlik kollarını, kadın kollarını harekete geçirmemiz gerekiyor. Biz o nedenle dedik ’kurultaydan sonra uzun bir Türkiye yürüyüşü başlatacağız’diye. 81 ile gideceğiz. Her gruptan insanlarla konuşucağız. Hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Yani Efendim ’bu bize oy vermez’. Niye oy vermesin? Soracağız ona ’Niye bana oy vermiyorsun? “ diye.. Kul hakkı yemedim. Hırsızlık yapmadım. Yolsuzluk yapmadım. Senin rantına talip değilim. Ben zengin olmayacağım. Çocuklarım zengin olmayacak. Senin sorunlarını çözmeye talibim. Üstelik gönüllü geliyorum sana. Bana oy ver. E, o başkalarına oy verdi. Yoksulluğu açlığı, fakirliği devam ediyor. Ee, insaf artık. Biraz da sen düşün. Bunu emekliye de memura da işçiye de söyleyeceğiz. İnançlarının sömürülmesine izin verilmemesini isteyeceğiz. Etnik kimliğinin sömürülmesine izin verilmemesini isteyeceğiz. Bunların ’siyasetle ilgisi yoktur’diyeceğiz. Senin inancın sömürülüyor. Sen açlıkla baş başa kalıyorsun. Adam havuzlu villada oturuyor. Ben senin inancına saygı gösteriyorum. Neye inanıyorsan o senin kendi inancın. Ama senin inancını sömürürsem sen bana da oy verme.

Kimseyi ötekileştirmem

Kılıçdaroğlu, CHP’ye Genel Başkan olursa izleyeceği politikanın ipuçlarını şöyle veriyor: Kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. ‘O bize oy vermez’ diye kimseden uzaklaşmayacağız. Ona gidip “Niye bize oy vermiyorsun” diye soracağız. (Vatan)