Zaman Yazarı Fehmi Koru, kasetlerin asıl hedefinin Gülen cemaati olabileceğine dair bir yazı kaleme aldı.
Abone olİNTERNETHABER.COM- MHP'yi sarsan seks kasetleriyle ilgili Devlet Bahçeli, 'okyanus ötesini' işaret etti. İnternete düşen her görüntü sonrası şüpheli olarak Gülen cemaatinin gösterilmesiyle şu soru dillendirilmeye başlandı:
İşte bu soruyu gündeme getiren ise Zaman gazetesi yazarı Fehmi Koru oldu. Madalyonun öteki yüzüne bakan yazar, tartışmaları tersinden okudu. Kasetler hakkındaki kuşkusunu dile getirdiği yazısında kritik sorular yöneltiyor:
"Ancak yine de benim bir kuşkum var: Ya kasetlerin esas zarar vermek istediği, siyasetçiler değilse? Ya adaylıktan çekilen, istifa eden politikacılar birer yol kazası ya da yan kurbanlar ise?"
Bahçeli'nin araştırmadan Gülen'i hedef göstermesine anlam veremeyen Koru, yazısına "Şahıslar zarar görse de, MHP'nin parti olarak kasetlerden zarar görmesi için bir sebep yok..." diyerek devam ediyor. MHP'nin asıl hedef olamayacağının nedenlerini de sıralıyor bugünkü yazısında:
"En kötü senaryonun gerçekleştiğini ve MHP'nin baraja takıldığını varsayalım, bunu doğrudan kasetler ile irtibatlamak için yeterli bir sebep var mı? Kaseti çıkan adaylarına ve yöneticilerine koruma kanatlarını germiyor ki MHP; tam tersine, gözünün yaşına ve partideki kıdemine bakmaksızın bileti kesiliyor yanlış iş yapanın..."
Ortaya çıkan her kaset sonrası Gülen'in işaret edilmesinin cemaatin imajını zedelediğini yazan Koru, basın özgürlüğü kampanyasının da eş zamanlı olarak devreye sokulduğunu hatırlatarak sözlerini şöyle tamamlıyor:
"Buna karşılık, kasetlere verilen tepkilerle, 'Okyanus ötesi' suçlaması iyice yaygınlaşarak olumsuz etkisini hissettiriyor. Siyasi sonuç almakta kullanılan yakışıksız tuzaklar kurmaya teşne, belden-aşağı vurmayı mübah gören bir 'güç odağı' algısı giderek yerleşiyor. Her kötülüğün altında aranması gereken bir 'Çapanoğlu' haline dönüşüyor 'Okyanus ötesi' adresi...
Eş-zamanlı yürüyen 'Ergenekon' yargı süreciyle ilgili haksız yakıştırmaları pekiştirici etkisi de akılda tutulursa, kaset yaygarası, aslında ilk bakışta düşürdüğü hedeflere verdiği zarardan çok 'Okyanus ötesi' adresinin imajını zedeliyor.
Tahlilime Türkiye'de basın özgürlüğünün sistemli biçimde ihlâl edildiğine dair tek merkezden esinlenerek yazılmış yabancı yayın organlarında çıkan haber ve yorumları da ekleyebilirsiniz. Son zamanlarda o tür yayınlarda da aynı adres sorumlu tutulmaya başlandı. Ne alâkaysa?
'Okyanus ötesi' adresi, belli ki, bazı kişi, çevre ve kurumlar için hedef; hem de her türlü olumsuzluktan sorumlu tutulacak 'birincil hedef'... Planı bildiği için olmalı, Deniz Baykal, kendisini yerinden eden kasete tepki verirken, "Okyanus ötesiyle ilgili yok" deme ihtiyacı duymuştu.
Kimin oyunuysa bu, acımasız oynuyor.."
ÖNCEKİ HABERLER
