BIST 10.248
DOLAR 32,27
EURO 34,76
ALTIN 2.397,65
HABER /  GÜNCEL

Ermeni konferansına farklı tepkiler

Uzun süren tartışmaların ardından geçtiğimiz hafta sonu yapılan Ermeni konferansı farklı üniversitelerden, farklı tepkilere yol açtı. İşte bir konferans ve iki zıt görüş...

Abone ol

Malatya Üniversitesi konferansı 'bilim dışı' olarak değerlendirirken, Ankara Üniversitesi konferansın mahkemesi kararıyla durdurulmasının bilimsel özerklik ve düşünce özgürlüğüyle bağdaşmadığını bildirdi. Malatya İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, "bu toplantıyı bilim dışı olarak değerlendiriyor ve tüm sonuçları ile reddediyoruz'' dedi. Prof. Dr. Hilmoğlu, "başta sayın Başbakan olmak üzere diğer bazı siyasilerin önerileri ile yeniden yapılmasına karar verilen toplantının üzerine siyasetin gölgesi düşmüştür. Siyasilerin kararları ile yapılan toplantının bilimsel olmaktan çok siyasal sonuçları olacağı açıktır" dedi. Hilmioğlu, "konunun önemi ile orantılı yeterli nitelikte ve sayıdaki uzmandan yoksun, önyargılı ve siyasetin gölgesi düşmüş olan bu toplantıyı, bilim dışı olarak değerlendiriyor ve tüm sonuçları ile birlikte reddediyoruz" açıklamasını yaptı. Hilmioğlu, batı ülkelerinin konuyu bilimsel olarak değil, tamamen siyasal bir yaklaşımla ele alarak kendi parlamentolarında soykırım iddialarının varlığını kabul eden yasalar çıkardığını ifade ederek, ''ülkemizdeki bir takım kişiler ve kurumlar da körü körüne bir batı sevdası uğruna bu oyunun bir parçası olabilmişlerdir. Toplantınında bu bağlamda değerlendirilmesi gerekir" diye konuştu. Prof. Dr. Hilmioğlu, "yargı kararını hiçe sayarak bu toplantının düzenlenmesine öncülük eden ve katkı sağlayan kişi ve kurumları İnönü Üniversitesi Senatosu olarak şiddetle kınıyoruz'' dedi. Ankara Üniversitesi'nden konferansa destek Ankara Üniversitesi Senatosu ise, Boğaziçi Üniversitesi'nde yapılması planlanan 'İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri' konulu konferansın, İdare Mahkemesi kararıyla durdurulmasının, bilimsel özerklik ve düşünce özgürlüğüyle bağdaşmadığını bildirdi. Açıklamada, konferansın İdare Mahkemesi'nin yürütmeyi durdurma kararıyla engellenmesini çağdaş üniversitelerin olmazsa olmaz ilkeleri olan bilimsel özerklik ve düşünce özgürlüğü ile bağdaştırmanın mümkün olmadığı belirtildi. Toplantı konusunun ele alınış biçiminin benimsenip, benimsenmemesi olgusundan bağımsız olarak, söz konusu yürütmeyi durdurma kararının, bu ilkeleri açıkça ihlal ettiği ve üniversitelerin geleceği için tehlikeli bir örnek oluşturduğu inancı da açıklamada yer aldı. Açıklamada ayrıca, yürütmeyi durdurma kararıyla anayasanın 130'uncu maddesinde güvence altına alınmış bulunan üniversitelerin bilimsel özerliğine müdahale edildiği vurgulandı. Üniversitelerin 'akademik özgürlük' başarısı Türkiye'nin gündeminde günlerdir ilk sırada yer alan Ermeni Konferansı 24-25 eylül tarihleri arasında Bilgi Üniversitesi'nde gerçekleştirildi. Üniversiteler, konferanstan çıkan en önemli sonucun 'akademik özgürlük' olduğunu savundu. Mahkeme kararı ile engellenmek istenen konferansın yapılması ile Ermeni sorunu Türkiye'de ilk kez resmi görüş dışındaki tezlerle masaya yatırıldı. Konferansın ikinci gününde altı oturum yapıldı. Oturumlarda ilk kez alternatif görüşler ortaya konuldu, ‘Anılar ve Tanıklıklar’ oturumunda Ermenilerin yaşadıkları anlatıldı. Anlatımları tepkiyle karşılayan bir davetli konuşmacılarla tartıştı. Karşı görüşün konferansta yer almaması bazı kesimlerce tepkiyle karşılandı. Göstericiler konferansın düzenlendiği Bilgi Üniversitesi'nin Dolapdere’deki binasının duvarlarına yumurta yağdırdı. Konferansa dışarıda tepki gösterilirken, yapılan oturumlarda iki günde yaklaşık 24 saat süren konuşmalar yapıldı. Konferanstan çıkan sonucu Bilgi, Sabancı ve Boğaziçi Üniversitesi rektörleri ortak düzenledikleri bir basın toplantısıyla açıkladı. Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Tosun Terzioğlu, "konferans akademisyenlerin fikirlerini anlatabilmeleri açısından üniversite özerkliği açısından önemliydi" dedi.