Kılıçdaroğlu’nun ‘türban, Dersim ve genel af’ sözlerinden çark ettiğini hatırlatan Erdoğan, CHP liderinin çıkışını samimi bulmuyor.
Abone olKılıçdaroğlu’nun ‘türban, Dersim ve genel af’ sözlerinden çark ettiğini hatırlatan Erdoğan, CHP liderinin ‘İç Hizmet 35. Madde’ çıkışını samimi bulmuyor. Star gazetesi yazarı Şamil Tayyar, Başbakan Erdoğan'ın CHP Lideri'nin önerileri ile ilgili ne düşündüğünü yazdı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun darbelere gerekçe gösterilen TSK İç Hizmet Kanunu 35. Maddesi’nin değiştirilmesi yönündeki önerisine olumlu karşılık verdi. CHP’nin bu konudaki önerisini Meclis gündemine getirmesi durumunda uzlaşmaya açık olduklarını belirten Başbakan Erdoğan, mutabakat sağlanırsa Meclis’i olağanüstü toplayabileceklerini veya referandumdan sonra yasalaştırabileceklerini söyledi.
KILIÇDAROĞLU YA GERİ ADIM ATARSA
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun “Eğer 12 Eylül ile hesaplaşmak isteniyorsa TSK İç Hizmet Kanunu’ndaki 35. madde kaldırılmalıdır” açıklaması ve TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’in “Bu kanunun şimdiye kadar değiştirilmemiş olması büyük bir eksikliktir” sözleri iktidar partisinde masaya yatırıldı.
Hafta sonunu Ankara dışında geçiren Başbakan Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ve AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ’ı telefonla arayarak Kılıçdaroğlu’nun önerisi hakkında bilgi aldı. Erdoğan’ın, türban, Dersim tartışması ve genel afla ilgili radikal çıkışlarından sonra geri adım atan Kılıçdaroğlu’nun yeni önerisinde ne kadar samimi olup olmadığını sorduğu öğrenildi.
SAMİMİYSE TEKLİFLERİNİ GETİRSİNLER
Bu görüşme trafiği sırasında Erdoğan’ın yeni tartışma konusuna ilişkin şu tespitleri yaptığı belirtildi:
• CHP Genel Başkanı, İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesinin değiştirilmesi konusunda samimiyse tekliflerini Meclis’e sunsunlar. İhtiyaç duyarlarsa arkadaşlarımızla birlikte çalışsınlar, üzerinde mutabakata vardıkları metni birlikte Meclis gündemine getirsinler.
• Zamanlama konusunda her öneriye açığız. İsterlerse Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırırız ve birlikte bu kanunu çıkarırız. Sakın, bu değişiklik anayasa değil kanun değişikliğidir, çoğunluğunuz buna yeter kolaycılığına kaçmasınlar, sürekli uzlaşmadan söz ediyorlar, buyursunlar uzlaşmayla bu maddeyi değiştirelim.
• Yeni düzenleme için yeni yasama döneminin beklenmesi istenirse buna da razı oluruz. Yeni yasama döneminde gerekli kanuni düzenleme yapılır.
• Ancak bu konuda herkes samimi olacak, sıkışınca vazgeçmeyecek, geri adım atmayacak. Kemal Bey’in bu tür söylemlerinin ardından geri adım atması düşündürücüdür. Onun için samimilerse tekliflerini getirsinler, öyle konuşalım.
YÖK’Ü KALDIRMAK REJİM MESELESİ...
Kılıçdaroğlu’nun hayır kampanyası sırasında yaptığı “12 Eylül ile hesaplaşma YÖK gibi 12 Eylül ürünü kurumların kaldırılmasıyla olur” açıklaması ise AK Parti’de ciddiye alınmadı.
CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, Erdoğan Teziç’in YÖK Başkanı olduğu dönemde Başbakan Erdoğan’la anayasa değişiklik konularını görüşmek üzere bir araya geldiğinde, “YÖK’ün kaldırılmasına asla müsaade edemeyiz, bu rejim meselesidir, böyle görürüz, sonuna kadar karşı çıkarız” dediği öğrenildi. Daha önce YÖK’ün kaldırılmasını rejim meselesi olarak gören CHP’nin şimdi YÖK’ün kaldırılması önerisinde bulunması AK Parti’de çifte standart olarak değerlendirildi.
İşte o madde
“Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kollamak ve korumaktır.”
ÖNCEKİ HABERLER
