BIST 10.657
DOLAR 32,13
EURO 34,94
ALTIN 2.433,56
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan yemekte rüzgar gibi esti

AB ülkelerinin büyükelçiliklerine yemek verdi. Yemekte Avrupa Parlamentosu'nun raporunu eleştirdi. "Gözü kör mü' dedi.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlık Konutu'nda AB ülkelerinin büyükelçilerine verdiği yemek sırasında yaptığı konuşmada Avrupa Parlemantosu'na seslenerek "Bu AP?nin gözü kör müdür Allah aşkına. Eğer bu adaleti görmezden gelirlerse bu adalet bir gün onlara da lazım olacaktır" dedi.

Bu sözler üzerine Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış şaşkın bakışlarla Erdoğan'a baktı.

Erdoğan şöyle konuştu:

TÜRKİYE AB'NİN ÇOK İLERİSİNDE

"Türkiye'nin Avrupalılığını tartışmanın zamanı çoktan geçti. Demokratikleşme, kalkınma ve dış politikaya ilişkin olarak cesur kararlar alma notasında Türkiye'nin AB üyesi birçok ülkeden ileri olduğunu söyleyebilirim.

Özellikle temel hak ve özgürlükler konusunda bazı ülkelerde yürütülen tartışmalar kaygı vericidir. Türkiye bugünlerde krizden çıkışa yönelik çok ciddi sinyaller vermeye başladı. Büyüme yeniden hız kazandı. Ekonomiyle birlikte demokratikleşme alanında da tarihi adımlarımız oldu. Değişim kararlılık ister, en önemlisi de cesaret ister.

ENGELLERE BOYUN EĞMEDİK

7 yıl boyunca direnç hissettik. Attığımız her adımın karşısına çıkanlar oldu. Hükümet olarak önümüze çıkarılan engellerini hiçbirisine boyun eğmedik, sorunların üzerine gittik. Elbette değişimi bir anda gerçekleştirmek mümkün değildir. Tabu olarak görülen birçok mesele bugün konuşuluyor.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ DIŞARIDA YANLIŞ AKSETTİRİLİYOR

Türkiye'nin birçok meselesi oluşturulmuş yapay korkular nedeniyle gündeme dahi getirilemiyor. Hukuk dışı yapılanmalarla mücadelemiz devam ediyor. Milli Birlik ve Kardeşlik olarak ifade ettiğimiz Demokratik açılım sürecini kararlılıkla sürdürüyoruz. Türkiye'de basın özgürlüğü konusundaki tartışmalarını Avrupa'ya farklı şekilde aksettirildiğini düşünüyoruz. Herkes eleştirilebilir. Eleştiri eleştiri sınırlarını açıp yaptığımız sadece hukuka başvurmak ve hak aramakdır. Bir kısım yargı kararlarının basın özgürlüğüne müdahele olarak yansıtılmasını yanlış buluyorum.

KIBRIS'TA ÇABAMIZ SÜRÜYOR

Demokratikleşme adımlarının ne tür bir muhalefe maruz kaldığını eminim takip ediyorsunuz. AB'ye ve bu çerçevedeki reform çabalarına diğer siyasi partilerin nasıl yaklaştığını yakından izliyor ve görüyorsunuz.

Kıbrıs'ta müzakere sürecinin adil ve kalıcı bir çözüme en kısa zamanda çalışması için anavatan ve garantör olarak çabamız sürüyor. Bugüne kadar Kıbrıs Rum tarafının olumsuz tavrını koruduğunu gördük. Önümüzdeki kısa dönem süreç için hayati önemdedir.

TÜRK YUNAN İLİŞKİLERİNDE YENİ BİR AŞAMA ÜMİT EDİYORUM

Yunanistan Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Papandreu mektubuma yanıt vermiştir. Biz hükümet olarak iki ülke arasında önemli bir işbirliği zemini bulunduğunu iddia ediyoruz. Önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek üst düzey ziyaretlerin Türk-Yunan ilişkilerinin yeni bir aşamaya girmesine vesilesi edeceğini ümit ediyorum.

AP'NİN GÖZÜ KÖR MÜDÜR?

AP raporu esas itibariyle tek taraflı gerçeklerle bağdaşmayan ve tarafımızdan kabulu mümkün olmayan metinlerin yer aldığı bir metindir. Kıbrıs'ta devam eden müzükareler ve Türk tarafının yapıcı gayretleri hiçe sayılmış ve sorunla ilgili gerçekler görmezden gelinmiştir. Bu müzakerelerde kaçan taraf her zaman Güney Kıbrıs Rum yönetimi olmuştur. Referrandumda Annan Planına Türk tarafının çoğu destek vermiştir. AP'nin gözü kör müdür? Biraz gözlerini açsınlar. Bu adaleti bunlar görmezden gelirlerse bu adalet birgün onlara da lazım olacaktır. Bu tavır büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır. AP'nin yeni yasama dönemindeki bu ilk sınaaında iç politika sahiplerine yenik düştüğünü görmekten üzüntü görüyoruz. Türkiye bazı çevrelerin tüm engelleme çabalarına rağmen AB'ye üyelik hedefleri doğrultusnda kararlıkla yürüyecektir. Türkiye'nin AB ile ilgili kararlığınını ve Avrupalılığını tartışmak yanlıştır.

Bizim gayretlerimiz ve özverimizin devam edeceğinden kimsenin şüphe duymaması gerekir."