BIST 10.644
DOLAR 32,26
EURO 35,10
ALTIN 2.495,95
HABER /  GÜNCEL

Ensest düzenlenmesi kaçınılmaz

Bakan Akşit, ensest ilişkilerin görmezden gelinmesinin mümkün olmadığını belirterek TCK Düzenlemesi istedi

Abone ol

Akşit, Türk Ceza Kanunu Tasarısı'nın kadına ilişkin maddelerine yönelik bugüne kadar yapılan çalışmalarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Akşit, başkanlığını yaptığı TBMM Adalet Komisyonu'nun konuyla ilgili yaptığı görüşmeler neticesinde, cinsel suçların, yürürlükteki yasada olduğu gibi "Topluma Karşı Suçlar" olarak değerlendirmek yerine "bireye yönelik" olarak değerlendirmek konusunda görüş birliğine vardığını bildirdi. Ayrıca, "Topluma Karşı Suçlar" alt başlığı altında yer alan "töre" ve "edep" kavramlarının töre cinayetleri ve kan davalarının "törelerle" meşrulaştırılmak istendiğini belirten Akşit, bölüm başlıklarının sistematik yorum açısından taşıdıkları önemin hesaba katılarak bu kavramların bölüm başlığı yapılmasının uygun görülmediğini kaydetti. Evliliğe cinsel ilişkiye koşulsuz rıza gösterme yükümlülüğü şeklindeki bakışın, nikah devam ettikçe tecavüzün oluşmayacağı kabulünü de birlikte getirdiğini vurgulayan Akşit, "Oysa cebir, şiddet kullanma yoluyla kocanın zoruna dayanan cinsel ilişkilerin 'tecavüz' sayılması yönünde çağdaş gelişmelere uygun olarak bu durumun kadına yönelik bir şiddet türü olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir" dedi. Komisyonun, şiddetin evlilik içi veya dışı olmasının suçun mahiyetini değiştirmeyeceğini vurguladığını bildiren Akşit, "Komisyon, maddenin tasarıdaki haliyle toplumsal gerekçelerle insan hakkı ihlalinin yoluna açmış olduğunu belirtmiştir" ifadesini kullandı. Bakan Akşit, tasarının, uluslararası hukukta ve Batı kanunlarında yer alan "çocukların cinsel istismarını" tanımadığını ve bu suçların meydana gelmesinde temel unsurlardan biri olan, mağdur ve fail arasındaki güç ve bağımlılık ilişkisini adlandırmadığına dikkat çeken komisyonun, tasarıda yer alan çocukların cinsel istismarlarında rızalarının olabileceği kabulünü uygun bulmadığını kaydetti. Bakan Akşit, diğer hukuk sistemlerinde de "rıza yaşı"nın ortalama 16 olmasından hareket eden komisyonun, cinsel suçlarda rıza yaşı olarak 16 yaşın kabul edilmesinin ülkenin gerçeklerine uygun olacağı konusunda görüş birliğine vardığını bildirdi. Çocuklara yönelik cinsel istismarın daha çok "aile içinde" meydana gelmesinden dolayı komisyonun konu üzerinde önemle durduğunu belirten Akşit, Türkiye açısından durumu inceleyen komisyonun mahkemelere yansıyan onca davaya rağmen "ırza geçme", "babadan hamilelik" ile "ağabeyinden doğan çocuğu öldürme" gibi fiillerin cezasız kaldığını ve babasının tecavüzüne uğradığı kanıtlanmış çocukların tekrar baba evine gönderilmek durumunda kalındığının tesbit edildiğini ifade etti. Türkiye'de ensestle ilgili yapılan araştırmalara göre; kurbanların yüzde 87'sinin 4-12 yaş grubundaki kız çocukları, saldırganları ise yüzde 45'ini babaların, ikinci sırada üvey baba, üvey amca, ağabey, kayınpeder gibi akrabalar, üçüncü sırada da öz dayı, amca ile dedeler, son sırada ise ağabeylerin oluşturduğunun ortaya çıktığını kaydeden Akşit, "Bu araştırmalara göre, saldırganların yaş ortalaması 28'in üstünde daha çok 40-52 yaş arasında, hepsi okur-yazar ve çoğunun sabıkası bulunmamaktadır. Bu sayısal verilerin Türkiye'de suç sayılmayan ensestin daha fazla görmezden gelinmesinin mümkün olmadığını açıkça gösterdiğini belirten komisyon TCK'da ensestle ilgili ayrı maddenin düzenlenmesinin kaçınılmaz olduğunu belirtmiştir" diye konuştu.