BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

Derneklerin ilginç hikayeleri

Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği’ni kuran Sibel Tuzcu, 22 yıl boyunca çocuk sahibi olmak için uğraş verdi.

Abone ol

Sivil toplum örgütleri içerisinde yer alan derneklerin bazılarının kuruluşunda ilginç öyküler yer alıyor. Yakınlarını Kaybetmiş Aileler Derneği, oğlu kaybolan İsmet Özbilici’nin girişimi ile kuruldu. Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği’ni kuran Sibel Tuzcu, 22 yıl boyunca çocuk sahibi olmak için uğraş verdi. Tuzcu, derneği vasıtasıyla bebek hasreti duyan kadınlara yardım eli uzatıyor. Kendisi de bir omurilik hastası olan Ramazan Baş, Omurilik Felçlileri Derneği’nin başkanı. Nazire Dedeman’ın oğlu Umut, arkadaşının silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmişti. Bayan Dedeman, kurulmasına öncülük ettiği Umut Vakfı aracılığıyla ‘bireysel silahlanmaya hayır’ kampanyası başlattı. Türkiye’de farklı alanlarda yaklaşık 170 bin dernek faaliyet gösteriyor. Derneklerin önemli bir bölümünü şehirlerdeki hemşehri dernekleri oluşturuyor. Çevre Vakfı ve TEMA gibi sivil toplum kuruluşları ise çevrenin korunmasına odaklı. Belirli sayıda insanı ilgilendiren sorunların çözümü için mücadele eden dernekler ile başkanları arasında yakın bir ilişki bulunuyor. Yönetimde yer alan isimlerin derneklerin mücadele ettikleri konularda mağdur duruma düşmüş olmaları dikkat çekiyor. İki çocuğunu kaybeden Aysel Doğan’ın yaşayan iki çocuğundan biri şizofreni hastası. Doğan, Şizofreni Dostları Derneği’nde 2. başkan olarak görev yapıyor. Şizofreni hastalarının yaşamlarını kolaylaştırmak için çabalıyor. Kamuoyu oluşturmak için tüm iletişim araçlarını kullanıyor. Sığ suya atlarken felç olan Baş, Türkiye’deki 90 bin omirilik hastasını topluma kazandırmak için derneğin bünyesinde sosyal ve kültürel etkinlikler düzenliyor. Bir Dilek Tut Derneği, Beyazay Derneği, Altı Nokta Körler Derneği, Sincan Ortopedik Özürlüler Derneği, Artvin Özürlü Çocuklara Yardım ve Rehberlik Derneği gibi Türkiye’deki birçok dernek de mağdurlar tarafından kurulmuş. Yakınlarını Kaybetmiş Aileler Derneği (YAKAD), 1992’de oğlunu kaybeden İsmet Özbilici tarafından kuruldu. Özbilici, oğlu Abdülhamit kaybolduktan sonra onu aramak için Türkiye’nin her tarafını dolaştı. Kendi oğlunu ararken yakını kaybolmuş insanlarla tanışan Özbilici, bu aileleri birleştirerek YAKAD’ı kurdu. Daha sonra küçük oğlu Özgür’ün öldürülmesi üzerine baba İsmet Özbilici, kendini tamamen kayıplara adadı. Çocukları kaybolan aileleri bir araya getiren YAKAD, kayıpları bulmak için Umut Otobüsü ile Türkiye’yi 3 kez dolaştı. Üzerinde kayıp insanların fotoğrafları bulunan ve ülkenin her tarafını gezen Umut Otobüsü ile bugüne kadar 750 kişi bulundu. Şu anda YAKAD’ın başında bir kardeşi kaybolan, diğer kardeşi ise öldürülen Zafer Özbilici bulunuyor. Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği (ÇİDER), 22 yıllık mücadeleden sonra anne olan Sibel Tuzcu’nun girişimiyle kuruldu. Yıllarca birçok tedavi yöntemine başvuran Tuzcu, anne olmak için 40 bin dolar harcadı, 5 kez tüp bebek tedavisi gördü. Verdiği bu mücadeleden sonra 42 yaşında anne olmayı başardı. Bir internet sitesinde yaşadıklarını anlatması aynı sorundan muzdarip olan yüzlerce insanı harekete geçirdi. Tuzcu şimdi çok pahalı olan kısırlık tedavisinin sosyal güvenlik kapsamına alınması için mücadele ediyor. Anne olmak için tedavi olmak isteyenlere yardım ediyor. Aysel Doğan’ın 4 çocuğundan ikisi küçük yaşta öldü. Yaşayan çocuklarından Serdar, 18 yaşında şizofreni hastası olunca kendini bu hastalığı öğrenmeye adadı. Oğlunu tedavi ettirmek için Türkiye’de birçok hastaneyi gezdi; milyarlarca lira harcadı. Şizofren oğlu şimdi 30 yaşında. Kendisi ise bir süre başkanlığını yaptığı Şizofreni Dostları Derneği’nde şu an 2. başkan. Doğan, bütün enerjisini bu hastalığa yakalananlar için harcıyor. Yıllar önce arkadaşının silahından çıkan kurşunla hayatını kaybeden Umut Dedeman anısına kurulan Umut Vakfı’nın başkanlığını Nazire Dedeman yapıyor. Dedeman, 1993’te kurduğu derneğin bünyesinde bireysel silahlanmaya karşı kampanya başlattı. Her yıl 28 Eylül’deki bireysel silahlanma gününde “sessiz ayakkabıların yürüyüşü” yapılıyor. Dedeman ailesi toplumdaki şiddet ve suçlara karşı barışı sağlamak için konferans, panel ve seminer düzenliyor. 1998 yılında kurulan Omurilik Felçlileri Derneği’nin başkanlığını gazeteci Ramazan Baş yapıyor. Türkiye’deki 8 milyon özürlü insanın 90 bini omurilik felçlisi. Her yıl yaklaşıkk 3 bin kişi yüksekten düşme, ateşli silahla yaralanma, sığ suya balıklama atlama sonucu omurilik felçlisi olarak yaşamak zorunda kalıyor. OFD’nin başkanı Ramazan Baş da sığ suya balıklama atlama sonucunda omurilik felçlisi olanlardan. Ramazan Baş’ın öncülüğündeki OFD sosyal ve kültürel etkinlikleriyle omurilik felçlilerini topluma kazandırmaya çalışıyor. Kaynak : Zaman