BIST 9.548
DOLAR 32,52
EURO 34,57
ALTIN 2.491,40
HABER /  POLİTİKA

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan zehir zemberek sözler

Adalet Yürüyüşü'ne çıkan Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısını yolda yaptı. Anayasa Mahkemesini eleştiren Kılıçdaroğlu, "Neden kararlarınızın arkasında durmuyorsunuz" diye seslendi.

Abone ol

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasına tepki olarak başlattığı Adalet Yürüyüşünün 6. gününde partisinin grup toplantısını Çamlıdere yol ayrımında gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu, "Anayasa Mahkemesi sınıfta kalmıştır. AYM’nin saygıdeğer üyelerine seslenmek isterim. Neden karar vermiyorsunuz? Eski kararlarınıza neden sahip çıkmıyorsunuz? Eski kararlarınızın arkasında neden dik ve onurlu durmuyorsunuz?" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları;

"Güvenpark'tan itibaren İstanbul'a yürüyeceğim demiştim. Beni bu yolda yalnız bırakmayan bütün vatandaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Bir de ikinci bir 15 Temmuz var. İki ayrı 15 Temmuz var. Halkın 15 Temmuz'u ve sarayın 15 Temmuz'u. Parlamentoda olsun olmasın bütün siyasi partiler, bütün medya 15 Temmuz'a karşı durdu ama geldik 20 Temmuz'a. Sarayın 15 Temmuz'una.

GEL KARŞIMA GEÇ...

"Biz adalet yürüyüşüne başladık. Bir sürü hakaret. Sözde Cumhurbaşkanı, sözde koltukta oturuyor bir sürü laf ediyor. Ben kendisiyle muhatap olmak istemiyorum. Doğru da bulmuyorum. Kendisinin bulunduğu konum farklı bir konum. Gel o zaman karşıma geç, gücün, yetkin, cesaretin varsa, namustan, onurdan, haysiyetten söz ediyorsan, gel karşıma senin televizyonunda oturup tartışalım"

Halkın 15 Temmuz'u aydınlanmasın diye özel mücadele ettiler. Senin 2 bürokratın neden gelip TBMM'ye bilgi vermiyor. 20 Temmuz darbesini  hiç unutmayın. OHAL yetkisinin hükümete verildiği tarihtir 20 Temmuz darbesi. Geldiler, bu kanuna parlamentoda CHP karşı çıktı. Sayın Başbakan beni aradı, "OHAL'le ilgili kanun getiriyoruz" dedi, kendisine "demokrasiyi savunacak bir partiye ihtiyaç var biz buna evet diyemeyiz" dedim."

"BANA SÖZ VERDİLER" 

"Bunları yapanlar dikta yönetiminde görev başında olanlardır. Yani diktatörlerdir. Diktatörler insan değildir, çünkü bütün vicdanlarını yitirmişlerdir. Herkesi ölüme mahkum etmekten özel bir zevk duyarlar. Ben kendileri ile görüşürken dedim ki, 249 şehidimiz var, linç edilen 3 askerimiz var. Onların da hakkını savunmamız lazım. O asker darbe yapamaz ki rütbesi bile yok. Onların da haklarının savunulması lazım. "Haklısın Kemal Bey" dediler. Linç olmaz. Hava Harp Okulu öğrencisi Murat Tekin linç edildi. Bunun hakkını kim arayacak. Bunun hakkını bizler arayacağız. Çünkü biz adaleti savunuyoruz."

"Hangi gerekçe ile görevlerine son verildi bilinmiyor. Dediler ki açlık grevi yapalım. Açlık grevi yaptılar. Her şeyi yaptılar. Baktılar yine başa çıkamıyorlar, bugün ikisi de hapiste yatıyorlar. İkisine de buradan sevgilerimizi ve saygılarımızı gönderiyoruz. Gazetecilere de düşmandır bunlar.""AYM 20 TEMMUZ DARESİNDEN SONRA İYİ BİR SINAV VERMEMİŞTİR" 

"Anayasa Mahkemesi 20 Temmuz darbesinden sonra iyi bir sınav vermemiştir ve sınıfta kalmıştır. Eski kararlarınıza neden sahip çıkmıyorsunuz. Eski kararlarınızın arkasında neden dik ve onurlu durmuyorsunuz.

YÜRÜYÜŞ NOTLARI

Kılıçdaroğlu'na yürüyüşü sırasında eşi Selvi Kılıçdaroğlu, eski CHP Genel Başkanlarından Altan Öymen ve DİSK Genel Başkanı Kani Beko da eşlik etti. Kılıçdaroğlu'nun Grup Toplantısı kapsamında konuşmasını yaptığı kürsünün üzerine "Adalet" yazısı, platforma ise "Atatürk" posteri asıldı. 

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun konuşması sırasında partililerce "Asla yalnız yürümeyeceksin." yazılı büyük bir pankart açıldı.

Kılıçdaroğlu'nun grup konuşması öncesinde yürüyüş sırasında kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden Hasan Tatlı anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Öte yandan, Kılıçdaroğlu'nun konuşması sırasında Tatlı'nın fotoğrafını montunun cebine taktığı görüldü. 

Konuşma öncesinde tutuklu bulunan İstanbul Milletvekili Berberoğlu'nun mesajı da okundu.

Grup konuşmasının ardından bir süre istirahat eden Kemal Kılıçdaroğlu, yürüyüşüne devam etti.

Milletvekilleri hapisteyken neden sessiz kalıyorsunuz. Milli iradeyi hapsedemezsiniz neden diyemiyorsunuz. O kararın arkasında durmak zorundalar. Biz yargıcız, biz onurluyuz, biz hukuk okuduk, biz adalet dağıtacağız diyorsanız saraya bakmayın. Saraydan gelecek talimata göre karar vermeyin. Biz de size saygı gösterelim.

"BEN İSPAT EDEMEZSEM SİYASETİ BIRAKACAĞIM"

"Ben buradan açık ve net çağrı yapıyorum; bana 138. maddeyi hatırlatan beyefendiye çağrı yapıyorum. Senin hükümetinin mahkemelere talimat verdiğini ben ispat edersem görevinden istifa edecek misin? Ben ispat edemezsem siyaseti bırakacağım. Ben çünkü namuslu ve onurlu bir insanım. Sözde Cumhurbaşkanı bir sürü laf ediyor. Kendisiyle muhatap olmak istemiyor. Gel o zaman cesaretin varsa karşıma geç. Senin televizyonunda oturup tartışalım. Medeni iki insan gibi oturalım, sen de konuş adaletten ben de konuşayım demokrasiden. Niye gelmiyorsun, sen benim dengim değilsin diyor bazen. Bu konuda bunu iddia edecek kişi aslında benim ama olsun, onun gerçek yüzünü ortaya çıkarmak için ben, seninle tartışmaya katlanıyorum ben. Madem ki öyle diyorsan niye, sabah, öğle, akşam bana sataşıyorsun sen."

"2019, TÜRKİYE'DE DEMOKRASİNİN ŞAHA KALKTIĞI TARİH OLACAKTIR"

"Bütün bunlar 2019'un korkusu nedeniyle oluyor. Korkuyor. Ya koltuk giderse... Koltuk kimseye baki değildir. Koltuğun hakkını vereceksin. Sen kul hakkı yiyorsun, koltuğun hakkını vermiyorsun. Sanıyor ki 2019'a da bir mühürsüz seçim ayarlarım. Buna izin vermeyeceğiz. Sanıyor ki yine YSK ayarlarız, oraya bir çeteyi oluştururuz. 2019 Türkiye'de demokrasinin şaha kalktığı tarih olacaktır. Her firavunun bir Musa'sı vardır demiştim. Firavun belli Musalar da burada."