BIST 9.916
DOLAR 32,40
EURO 34,85
ALTIN 2.436,02
HABER /  DÜNYA

Buzlu yollarda onlar gibi yürüyün

Uzmanlar, kar yağışı ve soğuk havanın etkisiyle oluşan buzlanma ve don olaylarına karşı dikkat edilmesi gereken hususları açıkladı. En dikka...

Abone ol

Uzmanlar, kar yağışı ve soğuk havanın etkisiyle oluşan buzlanma ve don olaylarına karşı dikkat edilmesi gereken hususları açıkladı. En dikkat çekici nokta, "kaygan zeminde düşmemek için penguen gibi yürünmesi" oldu
Türkiye’yi etkisi altına alan soğuk hava dalgasıyla yollar buz pistine döndü. Vatandaşlar, yollarda yürümekte zorlanırken, hastanelerde ise, düşüp yaralanmaya bağlı kırık ve çıkık vakalarında artış yaşanmaya başladı. Mevsime paralel olarak buzlanma ve don olaylarında artış meydana geldiğini ifade eden uzmanlar, özellikle yayaların bu süreçte büyük risklerle karşı karşıya kaldığını belirtti.

“ÖNLEM ALINMALI”
Kışın düşmeye bağlı yaralanmalardan korunmak için kişisel önlemler alınması gerektiğini söyleyen Özel Avrupa Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Engin Kesgin, “Kışın dikkat edebileceğimiz bu tür kırık çıkık yaralanmalardan korunabileceğimiz ve alabileceğimiz birkaç önlem var. Kişisel olarak alabileceğimiz önlemlerin bir tanesi, atkı, bere, eldiven ve kaşkol kullanımıyla birlikte kar gözlüklerinin kullanılmasıdır. Bu tür önlemler yaralanmaları engellemekte. Çünkü görüş alanımız açılmakta ve bastığımız yüzeyi oldukça net görebilmeliyiz.” dedi.

“AYAKKABI SEÇİMİNE DİKKAT EDİLMELİ”
Yavaş ve kısa adımlarla yürümek gerektiğini kaydeden Kesgin, özellikle ayakkabı seçiminin önemli olduğuna dikkat çekti. Kesgin, “Kışın yürüdüğümüz zaman, oldukça bilinçli, acele etmeden, yavaş ve kısa adımlarla yürümeliyiz. Yürürken ellerimiz muhakkak gövdemizin dışarısında paralel olacak şekilde, ellerimizi cebimize yada gövdemize yaklaştırmadan, herhangi başka birine yaklaştırmadan, dengemizi koruyarak, hatta dizlerimiz hafif öne doğru kıvrık, gövdemiz öne doğru eğilerek yürümek düşme riskimizi azaltacaktır. Bununla birlikte ayakkabı seçimimiz çok önemli. Bastığımız yüzeyleri kavrayabilen, lastikli hatta tırtıklı yüzeyleri olan, kaymayan ayakkabıları kullanmamız düşme riskimizi azaltacaktır. Yüksek topuklu ayakkabıların giyilmesi düşme riskini arttıracak, hafif topuklu tabanı kavrayan geniş yüzeyli ayakkabılar düşmeyi oldukça azaltacaktır.” ifadelerini kullandı.

“YÜRÜRKEN ELLER AÇIK OLMALI”
Ellerin konumunun önem arz ettiğini belirten Kesgin, parlak ve düz yüzeylerde de, mümkün olduğunca bir yerlere tutunarak yürümek gerektiğini kaydetti. Kesgin, “Her an düşebileceğimiz riskini göz önünde tutarak, bulunduğumuz yüzeylere de oldukça dikkat etmemiz lazım. Cam gibi parlayan parlak yüzeyler ve düz yüzeylerden geçerken dikkatli olmamız gerekir. Onun haricinde, yokuşlarda ya da merdivenlerde dikkatimizi daha da arttırmamız gerekir. Merdivenlerden inip çıkıyorsak şayet korkuluklardan, tırabzanlardan tutarak düşme riskini azaltabiliriz. Dikkat edeceğimiz diğer bir hususta, ağırlık taşımayı her iki ellerimizle, poşet çanta başka bir cisim taşıyorsak, her iki elimizle taşımamamız gerekir. Çünkü düşme esnasında ellerimizi kullandığımız için, diğer gövdemizi ya da vücuttaki diğer yerlerimizin ezilme yaralanmasına sebep olabilir. Ellerimizle, gövdemizin ağırlık merkezini ayarlayabiliriz. Ellerimiz açık olduğu zaman, ağırlık merkezini kontrol edebildiğimiz için ve bununla birlikte, düşme esnasında avuç içlerimiz yerle temas ettiği için düşmemizi mümkün olduğu kadar azaltıyor ve yaralanmamızı azaltıyor.” diye konuştu.

“KIŞIN DÜŞME KAZALARI ÖLÜM SEBEBİ”
Yaşlıların düşme ve yaralanmaya karşı daha çok risk taşıdığını vurgulayan Kesgin, alınacak önlemlerle yaralanmaların en aza indirilebileceğini belirtti. Kış kazalarının ölümcül olabileceğini vurgulayan Kesgin, “Ayak bilek yaralanmalarımız sık oluyor. Yaralanmalara karşı alınan önlemlerden bir tanesi de, ayak bileğimizi kavrayan bağcıklı ayakkabıların giyilmesi, ayak, bilek yaralanmasının önüne geçebiliyor. Kış ayıyla birlikte, yaklaşık olarak düşme vakaları on kat artabilmektedir. Bu tür önlemleri aldığımız takdirde, ileriki dönemde kalabilecek uzun dönemli sakatlıkları en azından engellemiş olacağız. Özellikle yaşlı hastaların, bu mevsimde daha da dikkat etmesi gerekiyor. Çünkü daha fazla ölümcül ya da sakat bırakıcı olaylara maruz kalmaktalar.” şeklinde konuştu.

“PENGUEN GİBİ YÜRÜNMELİ, DAR KIYAFETLER GİYİLMEMELİ ”
Vücudun dengede kalabilmesi için penguen gibi yürümek gerektiğini, damlardan akan buz sarkıtlarına dikkat edilmesini ve araçların kayıp kaza yapma tehlikesine karşı duyarlı davranıp her türlü önlemi almak gerektiğini dile getiren Kesgin, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu mevsimde anneler ve babalar, çocuklarını kucaklarında taşırken çok dikkatli olmalı. Her iki elleri dolu oldukları için, çocuklarla birlikte düşebilir ve gene ezilme kırık ve çıkıklara maruz kalabilirler. Bunun haricinde, yolda yürürken diğer araçlara da dikkat etmemiz gerekir. Karşıdaki sürücü bizi fark etmeyebilir. Bunun için daha çok, ışığı dışarı veren kıyafetler giyilmesi gerekir. Yolda yürürken diğer aracın kayabileceğini, ya da bir yayayı göremeyeceğini göz önünde bulundurmamız gerekir. Damlardan ve çatılardan akan buz sarkıtları da, yayalar için tehlike arz ediyor. Yürüdüğümüz yerin yukarısını da dikkate alarak yürümemiz gerekir. Kışın üzerimize kat kat kıyafetler geçirmekteyiz. Burada önemli olan husus, dar kıyafetlerden mümkün olduğu kadar sakınmamız gerekir. Gene vücut hareketini engellemeyen rahat kıyafetlerin seçilmesi, bizim bu tür havalarda düşmemizi ya da kontrol edemeyeceğimiz olaylara maruz kalmamızı engellemekte. Kışın özellikle ellerimiz gövdemizden açık vaziyette yürümeliyiz. Özellikle bu hadise dengemizi sağlamakta önemlidir. Hatta biz bu yürüyüşe normalde penguen yürüyüşü diyoruz. Penguenlerle benzer bir şekilde yürümek düşme riskimizi azaltacaktır.”
(İHA)