Bursa'da yaşanan 9 YTL'lik dram

Bursa yatak fabrikasındaki yangın yürekleri yaktı. Can verenler arasında 3 aylık hamile bayan da vardı. Üstelik sigortaları da yoktu. Ya ölenlerin son sözleri?..

Bursa'da yatak fabrikasında gece yarısı çıkan yangında, mesaiye kalan ikisi çocuk yaşta beş kadın işçi öldü. 4 saatlik mesai için 9 YTL alan 15 yaşındaki Ayşe Denizdalan ve 16 yaşındaki Sadife Düdüş'ün sigortası bile yoktu... Para biriktirmek için mesaiye kalan üç aylık hamile Sevgi Akpınar da yanarak can verdi... Son mesaileri ölüm getirdi Bursa'da bir yatak fabrikasında çıkan yangında mesaiye kalan beş kadın işçi can verdi, beş işçi de yaralandı. Ölen işçilerden ikisinin sigortasız olarak çalıştığı tespit edildi. Yanıyoruz kurtarın bizi abla!.. Fabrikada ustabaşı olarak çalışan Nilüfer Pehlivan yangından yaklaşık beş dakika önce fabrikadan ayrıldığını ve evine giderken cep telefonundan aranmasıyla işyerinde yangın çıktığını öğrendiğini söyledi. Pehlivan, "Çalışanlardan biri beni arayıp 'Abla yangın çıktı. Yetiş' dedi. Ben de 'Camları kırıp çıkmaya çalışın' dedim. Bu sırada hemen geriye döndük. İtfaiye de gelmişti. Ama içeriye giremedik. Çok üzgünüm" diye konuştu. Bursa'da bir yatak fabrikasında henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangında 5 kadın işçi hayatını kaybetti, 5 işçi ise dumandan zehirlenerek hastaneye kaldırıldı. Feci olayda can veren işçilerden yaşları 15 ve 16 olan iki genç kızın sigortası bulunmadığı öğrenildi. Elyafların tutuşması ve kimyasal maddelerin patlaması nedeniyle büyüyen yangını Bursa merkez ve ilçelerinden gelen 30'un üzerinde itfaiye aracı, güçlükle kontrol altına alabildi. Binanın metal bloklardan oluşan kısmıysa tümüyle çöktü. ÜÇ İŞÇİ ZEHİRLENEREK ÖLDÜ Korkunç olay önceki gece saat 02.00 sıralarında Merkez Nilüfer İlçesi Yaylacık Mahallesi'ndeki 150 işçinin çalıştığı yatak fabrikasında meydana geldi. 16.00-24.00 vardiyası için fabrikaya gelen işçilerden10 kişinin fazla mesai yapmasına karar verildi. Bunun üzerine yaşları 15 ile 32 arasında değişen 10 kadın işçi 04.00'te çıkmak üzere mesaiye kaldı. Ancak fazla mesainin henüz iki saatlik bölümü geçmişti ki fabrikada henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Kısa sürede büyüyen yangında dışarı çıkmayı başaramayan Ayşe Denizdalan (15), Sadife Düdüş (16), Gülden Çiçek (21), Sevgi Sesli Akpınar (32) ve Necla Özveren (27) adlı işçiler hayatlarını kaybetti. İşçilerden 3'ünün karbonmonoksit gazından zehirlendiği, birinin feci şekilde yandığı, diğerinin de vücudunda yanık izleri bulunduğu belirlendi. Yaşamını kaybeden 4 işçinin cesedi ilk etapta Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırılırken,kurtulmayı başaran Kevser Zorlu (22), Gülhan Çiçek (22), Ferhan Karakuş (20), Dilek Karadeniz (21) ve Melek İyidemir (22) ise hastanede tedavi altına alındı. BUGÜN DOĞUM GÜNÜYDÜ Yangının söndürülmesinin ardından, ölenlerin hazin hikayeleri de belirmeye başladı. 16 yaşındaki Sadife Düdüş'e patronu "Mesaiye kalma" demişti. Ancak bir yıldır fabrikada çalışan Sadife, aynı mahallede oturan ve akrabası olan Melek'in mesaiye kaldığını, onunla birlikte döneceklerini söyleyerek çalışmaya devam etti. Yangından Melek sağ olarak kurtulmayı başarırken, bugün (30 Aralık) doğum gününü kutlamaya hazırlanan Sadife ise hayata veda etti. Acılı baba Abdullah Düdüş, 16 aydır fabrikada çalışan kızının sigortasız olduğunu söyleyerekisyan etti. Yangında hayatını kaybedenlerden çiftçi bir ailenin 15 yaşındaki kızı Ayşe Denizdalan'ın da yaklaşık 1.5 yıldır fabrikada sigortasız olarak çalıştırıldığı öğrenildi. Bu arada, kızlarından Gülhan'ın zehirlendiğini, Gülden'in ise öldüğünü öğrenen anne Güledin Çiçek de (55), sinir krizleri geçirdi. Necla Özveren adlı işçinin cesedi ise olay yerine gelen ve bir süre önce işten çıktığı belirtilen Fatma Başaran adlı arkadaşının "Ben onun nereye saklandığını biliyorum" diyerek yardım etmesiyle bulundu. Başaran, itfaiye erlerini soyunma odalarının yanına getirdi. Necla Özveren'in feci şekilde yanmış haldeki cesedi burada bulununca genç kadın gözyaşlarına boğuldu. 'KENDİMİZİ ZOR ATTIK' Çekirge Devlet Hastanesi'ne kaldırılarakoksijen verilen ve dün öğle saatlerinde taburcu edilen işçiler ise yaşadıkları dehşet anlarının etkisinden uzun süre kurtulamadı. Tedavi gören işçilerden Dilek Karadeniz çalıştıkları esnada duman çıkmaya başladığını belirterek, "Çıkış kapısına koştuk. Aşağısı çok dumandı. Bir anda her tarafı duman kapladı, patlamalar biz çıktıktan sonra oldu" dedi. İşçilerden Melek İyidemir "Göz gözü görmüyordu. Kendimizi zor dışarı attık" derken, adının açıklanmasını istemeyen bir görgü tanığı ise şunları anlattı: "Fabrikanın çıkış kapısına 5-6 metre mesafede yere yığılmış 4 kişiyi çıkarttık, Hatta birini ben çıkardım ama doktor ölmüş olduğunu söyledi.'' Savcılık olayla ilgili soruşturma başlattı.