BIST 10.895
DOLAR 32,19
EURO 34,96
ALTIN 2.496,91
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Bülent Arınç gaflete mi düştü?

Askeri alanda PKK'nın gardını düşüren hükümet, yeni bir açılımla örgütün bölgedeki varlığını en alt düzeye indirmek istiyor.

Abone ol

Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Önce Beşir Atalay, "yeni Habur" sinyali verdi, sonrasında Bülent Arınç'tan "Kürtlerin kimlik haklarını tanıyacağız" açıklaması geldi.

14 Temmuz sonrası düğmeye basan hükümet, kafasındaki planı hayata geçiriyor. Örgütün lideri Öcalan ile irtibatı kestiler, düz ovada KCK'nın belini kırdılar. Dağda ise PKK'nın eylem gücünü şimdilik kırdılar. İktidar yeni adımlarla Kandil'i yanlızlaştırmak istiyor.

PKK MAĞARALARA HAPSOLDU

Silvan baskını sonrası değişen terörle mücadele konsepti terör örgütü PKK'yı zor durumda bıraktı. Örgütün merkez üssü Kandil, hemen her gün ölüm haberleriyle sarsılıyor. İnsansız hava araçları teröristlerin tepelerinde geziniyor. Asker, jandarma ve polisin eşgüdüm halinde sahaya inmesiyle teröristler, başlarını çıkaramıyor, çıkanlar da anında etkisiz hale getiriliyor. Son 4 ay içinde 150 terörist kendiliğinden teslim oldu. Gerçekleştirilen sınır ötesi ve sınır içi operasyonlarda da yaklaşık 340 terörist ölü, 110'u yaralı, 50'si sağ olarak ele geçirildi.

BAŞARILI PROPAGANDA

Mücadele sadece silahla yapılmıyor. Propagandanın gücü yadsınamaz bu süreçte. Bingöl Karlıova'da kuşatılan ve teslim olan 7 PKK'lının kara uzanmış fotoğrafları çarpıcıydı. Dahası 15 yaşındaki PKK'lıya parkesini veren askerin fotoğrafı hafızalara işlendi. Yine Cudi dağında teslim olan PKK'lıların mağaradaki perişan halleri moral değer açısından önemliydi.

KARAYILAN ÇIKIŞ ARIYOR

Karayılan'ın son açıklamaları da paniği gösterir nitelikte. Aylan öncesinde zafer sarhoşu nidasında demeçler veren Karayılan, bugün örgütüne nefes aldırmak için bağırıyor. Devletin "tam saha" presi örgütün başındaki ismin konuşmalarına yansımış durumda. "Her fırsatta sokaklara çıkın. Daha etkili mitingler yapın. Devletin hiçbir kurumuyla Türkçe konuşmamayın" çağrısı da çıkış arayan Karayılan'ın çaresizliğini gösteriyor.

OPERASYONLARDAKİ BAŞARININ SIRRI

Silahı elinde olanın söz sahibi olduğu bu topraklarda devlet, PKK'nın bölgede kurduğu yapılanmayı çatlatan sürecin altında "anlık istihbarat" paylaşımı yatıyor. Genelkurmay, MİT ve Emniyet yerel alanda PKK'nın tüm faaliyetlerini bütün unsurlarla izliyor. Elde edilen verilerden operasyonel amaçlı olanlar anlık paylaşılıyor. MİT alan istihbaratı konusunda Genelkurmay ve Emniyet'e yoğun destek sağlıyor. Son dönemde gerçekleştirilen operasyonların büyük çoğunluğunun bu şekilde yapıldı.

PKK'YI KÜRTLERLER SOYUTLAMA HEDEFİ

Devletin kapsamlı bir planı olduğu ortada. Kürt halkını PKK'dan ve KCK'dan soyutlamak amacındalar. PKK'yı bitirme iddiasının gerçekci olmadığını bilen hükümet, terörü minimize sorunu gündemin üst sıralarından indirmek istiyorlar.

"YİNE YAPACAĞIZ"

Arınç'ın açıklamaları sürpriz değil aslında. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın yeni açılım sinyallerini 5 gün önce vermişti zaten. Bir televizyon programında konuşan Atalay'ın bu sözleriyle Arınç'ın konuşması yan yana getirildiğinde, hükümetin elinde bir planın olduğuna işaret ediyor:

"Dağdakilerin indirilmesi için o çalışmaları yine yapacağız. Teslim olmalarla ilgili teşvik edici bir tutum içindeyiz. Şu anda inme psikolojisi inişten daha fazla."

Bülent Arınç'ın bütçe görüşmelerinde yaptığı "O kimliğe saygı duyacağız. O kimliğin bütün kültürel haklarını, Anayasal haklarını vereceğiz, tanıyacağız" açıklaması da bu startejinin devamı niteliğinde.

GAFLET Mİ?

Bahçeli ve kurmayları her ne kadar "provokasyon" ve "gaflet" olarak görse de aslında hükümetin kastettiği haklar gündelik yaşama ilişkin düzenlemeler. Bu hakların yeni anayasada teminat altına alınmak istemesinden başka bir şey değil. Bazı çevrelerin "endişe" ettikleri gibi Kürt siyasi haklarının talepleriyle örtüşmesi söz konusu değil aslında.

AK PARTİ ELİNDEKİ GÜCÜN FARKINDA

Yeri geldiğinde MHP'den daha sert "milliyetçi söylemler" AK Parti'den geliyor. Bu açıdan bakıldığında kaygıların yersiz olduğu düşünülebilir. İktidar şüphesiz Türkiye'nin tamamına seslenen parti olmanın avantajını kullanıyor. Hem batıda hem de doğuda seçmenin güvenini kazandığını düşünerek kimilerine göre "çılgın adımlar" atabiliyor.

PKK'YA KATILIMI AZALTMAK

Askeri açıdan eylem kabiliyetini büyük oranda yitiren PKK'ya karşı devletin yürüttüğü mücadelenin devamı kaçınılmaz görünüyor. Kabul edilsin ya da edilmesin PKK'ya destek veren 2.5 milyonu aşkın seçmenin aramızda olduğu gerçeği unutulmamalı. Son operasyonlarla düzova ile dağ arasına bariyer koyan iktidarın, silahlı hareketi yalnızlaştırmayı hedeflediği çok açık görünüyor.