BDP'li Kaplan Talabani için dua ediyor!

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, gündemdeki konuları İnternethaber.com'a değerlendirdi.

NESRİN YILMAZ/İNTERNETHABER-ANKARA Hasip Kaplan Talabani'nin ölümü halinde Irak'ta yaşanacak senaryoları düşünmek dahi istemiyor. Sadece, "Ölümü Türkler ve Kürtler için büyük kayıp olur" demekle yetiniyor. Hasip Kaplan'ın açıklamaları şöyle:

TALABANİ İÇİN DUA EDİYORUM 

"Talabani'nin şifa bulmasını ve bir an önce görevinin başına dönmesi için dua ediyorum. Bu konuda, ölümünden bahsetmek dahi istemiyorum, varsayım yürütmek hiç istemiyorum. Talabani Ortadoğu'nun son 60 yılına damga vuran bir liderdir. Talabani'nin varlığı her zaman, özellikle son 10 yıldır, çok önemli olmuştur. Türkiye açısından çok önemli bir liderdir. Onun kaybı Türkler ve Kürtler için kayıp olur. Bir an önce sağlığına kavuşmasını temenni ediyorum."

BAŞBAKAN YANLIŞ SÖYLÜYOR 

Başbakanın Konya'da "kuvvetler ayrılığı" na ilişkin sözlerini eleştiren Hasip Kaplan şunları söyledi: 

"Başbakanı danışmanları yanlış yönlendiriyor, yanlış bilgi veriyorlar, o da yanlış söylüyor. Demokrasiyi ve parlamenter rejimi savunanlar, bu rejimin güçler ayrılığına dayandığını bilirler. Bütün demokratik ülkelerde güçler ayrılığı vardır. Başkanlık ve yarı başkanlık sisteminde de bu vardır. Başbakanınbunu söylemesinin nedeni ya diktatörlük ya sultanlık amaçlı olabilir."

KEŞKE BAŞBAKAN DA EMPATİ YAPABİLSE

Bülent Arınç'ın "Ben de olsam dağa çıkardım" sözlerini ise empati olarak değerlendiren Kaplan, "Keşke Başbakan da bunu yapabilse" dedi. 

"Bülent Arınç zaman zaman empati yapıyor. Keşke onun yaptığı empatinin 10'da birini de Başbakan yapabilse. Çünkü birbirimizi anlamadan sorunları çözmemiz zorlaşıyor. Konuşmadan diyalog kurmadan sorun çözülmez. 5 yıldır Sayın Başbakan'la 2 tane görüşme bile yapamamışız."

KÜRT SORUNU YOKSA BAŞBAKAN SORUNU VARDIR

Bölge milletvekilleriye bir toplantı yaparak, "Kürt sorunu diye bir sorundan bahsetmeyin" dediği öne sürülen Başbakanı eleştiren Hasip Kaplan, sözlerini şöyle sürdürdü:

" Başbakan Kürt sorunu yoktur dediği andan itibaren Başbakanın sorunu var demektir. Başbakan'ın bölge milletvekillerini Kürt sorunu yoktur deyin diye uyarması da şöyle bir şeydir, Milli Eğitim'in bir Bakanı demiş ki, şu öğrenciler olmasa bakanlığı ne güzel idare ederdik, Başbakan da Kürtler olmasa Türkiye'yi ne güzel idare edecek ama..."