Maliye bakanı Şimşek; "amacımız özel sektörün dinamizmini harekete geçirerek daha kaliteli hizmet vermek" dedi.
Abone olBandırma limanı devir sözleşmesi imzalandıktan sonra konuşma yapan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek;"Amacımız, Türkiye'deki özel sektörün dinamizmini harekete geçirerek daha kaliteli hizmet vermek, bunu yaparken de mümkün olduğunca daha az kamu kaynağı kullanarak bu imkanları ülkemize sunmaktır. İnşallah bundan sonra daha makul sürelerle devir işlemleri yapılır. Bunlar ülkenin hayrına, Türk ekonımisinin gelişmesine katkıda bulunan faaliyetlerdir" dedi.
TCDD Bandırma Limanı'nın İşletme Hakkı Devrine İlişkin İmtiyaz Sözleşmesi, Rixos Otelde düzenlenen törende imzalandı.
Törene, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ÖİB Başkan Vekili Ahmet Aksu ve ÖİB yetkilileri katıldı.
Maliye Bakanı Şimşek, Türkiye'nin 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracatı hedeflediğini hatırlatarak, bu ihracatın, dış ticaretin önemli bir kısmının demiryolu bağlantısı olan limanlar vasıtasıyla yapılmasının, ülke ekonomisine, rekabet gücüne sağlayacağı katkının ortada olduğunu söyledi.
Limanların devri ile birlikte sadece devlete gelir imkanı yaratmış olmadıklarını belirten Şimşek, aslında yatırım yükünü de ilgili şirketlere, özel sektöre, özel sektörün dinamizmine devrettiklerini ifade etti.
Çelebi Holding'in özelleştirme kapsamında en az 50 milyon dolarlık bir yatırım yapmayı hedeflediğine işaret eden Şimşek, böylelikle Türkiye'nin çok daha modern, çok daha etkin ve kaliteli hizmet verecek bir limana da kavuşacağını söyledi.
Hükümet olarak her zaman, eğitim gibi ülkenin beşeri sermayesine yatırımı öncelikli gördüklerini vurgulayan Şimşek, fiziki alt yapıya yatırımı da çok önemsediklerini, eğitim ve altyapıya yatırımın uzun vadede Türkiye'nin rekabet gücünü artıran, ülkenin büyüme potansiyelini artıran faktörler olduğunu ifade etti.
Araştırma ve geliştirmeye de daha fazla kaynak ayırmaya başladıkları bir dönem içinde olduklarını anlatan Şimşek, bunun da Türkiye'nin katma değeri, kar marjı yüksek alanlara geçişi için çok önemli olduğunu belirtti.
Bu yatırımları yaparken, kamunun kaynaklarının sınırlı olduğunu hatırlatan Şimşek, konuşmasına şöyle devam etti:
''Burada özel sektörle işbirliği yapmak esastır. Nitekim aslında Ulaştırma Bakanlığı bu konuda Türkiye'nin önünü açmıştır. Özellikle hava meydanlarından, hava limanlarından başlayarak çok güzel özel sektör eliyle eserler kazanmıştır. Ama bunun da ötesinde önemsenmesi gereken bir husus var.
Bu yolu, bu kapıyı özel sektöre açmamızla birlikte, Türkiye'de değişik alanlarda, bölgesel çapta, hatta dünya çapında büyük şirketlerin, kaliteli şirketlerin doğmasına da vesile olunuyor. İstanbul, Antalya, Ankara gibi birçok havaalanını, bazı şirketlerimiz Yap-İşlet-Devret ile yaptıktan sonra o kazandıkları deneyimi dünyanın birçok ülkesine taşıma imkanı buldular. Şu anda mesela havalimanları yapımı, işletmesi konusunda gerçekten bölgesel ölçekte, dünya ölçeğinde büyük bir firmamız, büyük bir markamız ortaya çıktı. Bundan gurur duyuyoruz.
Aynı şekilde limanların da özelleştirmesiyle birlikte, bunu işleten firmalarımızın kazanacağı deneyimle birlikte liman işletmeciliği konusunda da Çelebi Holding gibi firmalarımızın gerek bölgede olsun, gerek dünyada olsun bir marka haline gelmeleri için bir engel yok.''
Amaçlarının Türkiye'deki özel sektörün dinamizmini harekete geçirmek, tüketicilere, ihracatçılara daha kaliteli hizmet sunabilmek olduğunu ifade eden Bakan Şimşek, ''bunu yaparken mümkün olduğunca daha az kamu kaynağı kullanarak bu imkanları ülkemize sunmaktır'' dedi.
Devirlerdeki uzun süreç
Söz konusu özelleştirme işleminin bir kiralama işlemi olduğunu, bir süre sonra tekrar kamuya geçeceğini hatırlatan Şimşek, bu süre zarfında da ihracatçının, Türk halkının kazanacağını, daha fazla iş, aş üretileceğini, bu alanlarda dünya çapında Türk markalarının ortaya konulacağını söyledi.
Devir ihalesinin Mayıs 2008'te yapıldığına da dikkati çeken Şimşek, şöyle devam etti:
''Maalesef Türkiye'de bu süreçler çok uzun süre alıyor. Anayasadaki çok açık hükme rağmen maalesef bu imtiyaz sözleşmelerinin incelenmesi 60 gün değil bazen 29 ay alıyor, bazen 2 yıl alıyor. Sonuçta bu iki yıllık süreçte Türkiye, Hazine açısından, ülke ekonomisi açısından beraberinde büyük kayıplar getiriyor. İnşallah bundan sonrakilerin de daha makul sürelerle bu devir işlemleri yapılır. Bunlar ülkenin hayrına, Türk ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunun faaliyetlerdir.''
Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı olarak, şeker üretimi ve pazarlamasından hava yolu taşımacılığına, bankacılıktan enerji sektörüne kadar değişik faaliyet alanlarında hizmet veren kuruluşları özelleştirme amacıyla portföylerinde bulundurduklarını anlattı.
Bandırma Limanı'nın Çelebi Bandırma Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş'ye devrinin daha önce yapılmış devirlerle birlikte TCDD'ye ait üçüncü liman özelleştirmesi devri olacağını vurgulayan Aksu, İskenderun Limanı'nın ihale ilanında olduğunu, diğer iki limanla ilgili sürecin ise devam ettiğini bildirdi.
Bandırma Limanı'nın özelleştirme ihalesinde en yüksek teklifi 175 milyon 500 bin dolarla Çelebi OGG'nin verdiğini ifade eden Aksu, ''Çelebi OGG, özelleştirme bedelinin tamamını peşin olarak idaremize ödedi'' dedi.
Çelebi Holding Yönetim Kurulu Başkanı Can Çelebioğlu da, holdingin önümüzdeki 5 yıl içinde Bandırma Limanı'na 50 milyon dolarlık yatırım yapmayı planladığını bildirdi.
Gelecek 10 yılda limanı, 11 milyon ton kuru dökme ve karışık yük, 300K TEU konteynırın ve 200 K aracın elleçlendiği bir liman haline dönüştürmeyi planladıklarını da belirten Çelebioğlu, ''Bandırma Limanı ulaşacağı bu hacimle, bölgesinin lojistik merkezlerinden biri haline dönüşecek, yaratacağı yeni iş alanlarıyla Bandırma yöresinin gerek ekonomik, gerek sosyal kalkınmasında büyük rol oynayacaktır'' dedi.
Çelebioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Can Çelebioğlu, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Özelleştirme İdaresi Başkan Vekili Ahmet Aksu'ya, özelleştirme bedelini gösteren sembolik dev bir çek verdi.