BIST 10.644
DOLAR 32,21
EURO 35,10
ALTIN 2.517,76
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Bakan Bağış'tan Anayasa eleştirisi

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Anayasa değişikliği paketini değerlendirdi.

Abone ol

Türkiye'nin hâlâ darbe anayasalarıyla yönetildiğini belirten Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ''Anayasa değişikliği paketi, Türkiye'nin önündeki birçok sınırı kaldıracak.'' dedi.

Egemen Bağış, İZTO'nun kendisi için düzenlediği özel gündemli meclis toplantısına katıldı.

Başmüzakereci seçildikten sonra İzmir'e 5. gelişi olduğunu ifade eden Bakan Bağış, 45 yıl boyunca Türkiye'nin müzakerelere başlamak için tarih bile alamadığını dile getirdi.

Bağış, burada tek suçun Türkiye'ye çifte standart uygulayan Avrupa'nın değil, hedef saptıranların, reformları yapmayanların, zamanı öteleyenlerin de mesuliyeti bulunduğunu ifade etti.

Gündeme getirilen anayasa değişiklik paketinin muhalefet tarafından okunma zahmetinde bulunulmadığını vurgulayan Bağış, "Paketi daha okumadan bize 'bir çayımızı içip giderler' dediler. Bu hareket son derece yakışıksız. Seçimlere daha 1 buçuk sene var. 1960'tan bu yana darbe anayasası ile yönetiliyoruz ve hala AB'ye girmeye çalışıyoruz." diye konuştu.

Anayasanın AB'ye girilememesinde en büyük etken olduğunu kaydeden Egemen Bağış, "Bugün yürürlükte olan anayasa darbelerden sonra düzenlenen anayasadır. Bu anayasayı 40 yıl önce düzenlediler ve 40 yıldır AB'ye girmek için uğraşıyoruz. Türkiye'nin AB'ye girememesinin yegane sebeplerinden birisi de darbe anayasasını hâlâ kullanmamız. Anayasa değişikliği söz konusu. Mükemmeldir demiyorum, kutsal bir metin değildir, ama bugüne kadar önümüze çıkan birçok engelin, Türkiye'nin AB standartlarına kavuşmasına engel olan birçok uygulamanın son bulması açısından, yaşadığımız sıkıntıların bir kez daha yaşanmaması açısından, kendi tecrübelerimiz çerçevesinde hazırlandı. Uzlaşma kültürünü benimsemeden AB üyesi olamayız. AB'nin kendi içinde sorunları yok mu? Kendi aralarındaki savaşların ne kadar kanlı geçtiğine bakarsanız, onların arasında daha derin ayrım olduğunu görürsünüz. Onlar 1949'dan sonra savaşmamak üzere uzlaşma yaptılarsa, biz de uzlaşmayı yapmalıyız." şeklinde konuştu.

Geleceğe yönelik hazırlık yapılması gerektiğine işaret eden Bağış, "AB 35 değişik fasılda taramaları bitirdi ve 12 tanesini açtı, yeni fasıllar açmak için ciddi çaba içindeyiz. Bizim için önemli olan AB'de fasıl açmak değil, önemli olan zihinleri açmak. AB içinde Türkiye'ye karşı şüphe duyan, korkan bireyler var. Ülkemizde de AB'den şüphe duyan, korkan insanlar var. Hem Türkiye'de vatandaşları ikna etmemiz lazım, faydalı olacağını, demokrasi, insan haklarının genişlediğini, bölünüp parçalanmadan kuvvetli hale gelmemiz gerektiğini, Türkiye'nin yük olmaya değil, yük almaya geldiğini, AB'nin Türkiye'ye ihtiyaç duyduğunu anlatmamız lazım." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin son 8 yılda önemli mesafeler aldığını hatırlatan Bağış, AB'nin gereksinim duyduğu demokrasi ortamını sağlamaya başladıklarını kaydederek şöyle devam etti: "İlk defa empati kuran Türkiye haline geldik. Alevi vatandaşların derdini anlamaya çalışıyoruz, çalıştaylarla Kürt vatandaşların hassasiyetini öğrenmeye, kadınların sorunlarını algılamaya çalışıyor Türkiye. İlk defa ders kitaplarında Alevilikle ilgili bilgiler yer almaya başladı. Başbakan, Muharrem ayı iftarına gitti, Atatürk'ten beri cem evine ilk giden Cumhurbaşkanı gördü Türkiye. 'Roman vatandaşlara hak ettiği saygıyı göstermeliyiz' diyen Başbakan gördü. Türkiye bütün sorunlarını çözemedi ama sorunlar teşhis edilmeye başlandı. Teşhis, tedavinin yarısıdır."