BIST 9.916
DOLAR 32,44
EURO 34,74
ALTIN 2.438,67
HABER /  POLİTİKA

Aysel Tuğluk iktidarı çok kızdıracak

BDP'lileri eleştiren Taraf yazarı Yasemin Çongar'a Aysel Tuğluk mektup yazdı

Abone ol

Kürt siyasetçilerine yönelik son dönemde yükselen "barışı Kürtler istemedi” görüşü DTK Eş Başkanı olan Aysel Tuğluk'u kızdırdı. Taraf'tan Yasemin Çongar'ın bu yöndeki eleştirilerine bozulan Tuğluk, yolladığı mektupta AK Parti'yi hedef aldı.

KÜRTLERİ ÖLDÜRÜP İNTİHAR SÜSÜ VERİYORLAR

Çongar'ın köşesinde yer verdiği mektupta Tuğluk, “tam barışıyorduk ki Kürtler yine savaşa başladı” iddiasının aslında “yeni strateji”nin giriş cümlesi olduğunu savunuyor. Tuğluk'a göre AK Parti Kürtleri öldürüp intihar süsü veriyor.

PKK NEDEN SİLAH BIRAKMAZ?

Devlet ile Öcalan'ın görüşmelerine dikkat çeken Tuğluk, tepkinin merkezine devleti oturtuyor:

"Her fırsat bulduğumuzda her platformda söylüyoruz: “Bu kadar muktedir olan, devlet ile özdeşleşmiş, devlet kurumlarını siyasi çözüme ikna ettiğini söyleyen bir hükümet neden tek bir iyi niyet göstermez, tek bir pratik adım dahi atmaz?”

Yanıtı yine devlet paradigmasında aramak gerekiyor. “Pazarlık yok! Silahı bırakıp geleceksiniz,devlet sonra gereğini yapar.”

Kürtler bu kadar badireden sonra bunu yaparlar mı sizce? Yapmıyorlar zaten. Onurlu barış, adil çözüm, demokratik uzlaşı kavramalarını bu kadar sıklıkla kullanmamızın hikmet-i sebebi budur."

İTTİHAT VE TERAKKİT ZİHNİYETİ BİLE DÜŞÜNMEDİ!

Basını ve sivil toplumu hükümete protokolleri açıklaması için baskı yapmaya çağırdığı mektupta, iktidara işte bu sert eleştirileri yöneltiyor:

"Öcalan, defalarca “protokollerin eksiği varsa giderelim, fazlası varsa birlikte çıkaralım” dedi. Ama devlet “pazarlık yok” kibri ve kompleksinden bir türlü kurtulamadı. Siyasi iktidarın yönetmeilişkilenme tarzı “gücümü kabul edin, verdiğimle yetinin” tarzıdır ne yazık ki...

Bu tarzın cumhuriyet tarihi boyunca yapılanlardan ayırt edici bir yönü vardır: “AKP, Kürtleri öldürüp intihar süsü vermeye çalışıyor!” İttihat ve Terakki zihniyeti bile bunu düşünemedi Yasemin Hanım!

Geride otuz bin ölü bırakmış Kürtler, halen anayasada yer bulamamış, anadilinde şarkılar söylüyor diye yuhalanan, özgür iradesiyle siyaset yapıyor diye tutuklanan bir halktır. Önder diye kabul ettikleri şahsiyet o koşullarda iken ve daha pek çok haklımeşru talep ve sebep dolayısıyla Kürtler bu dayatmayı kabul etmezler. Ölürler de yine kabul etmezler... Çünkü bilerler ki “kötü bir barış, savaştan daha berbattır.”