BIST 10.320
DOLAR 32,24
EURO 35,11
ALTIN 2.464,67
HABER /  GÜNCEL

Ay'dan Gizem Özdilli'ye tam not

Savaş Ay'ın bu haftaki konuğu, son günlerde adı gündemden düşmeyen Gizem Özdilli idi. Özdilli bugüne kadar tufaya düşen mankenleri bildiği için dersine sıkı çalışmıştı.

Abone ol

Üniversite ve kolejli mankenlerin bilgisizliğini gün yüzüne çıkaran Şavaş Ay lise mezunu bir manken tarafından morartıldı. Kuran okuduğunu söyleyen Gizem Özdilli, kendisine 'Eyüp Sultan'ı soran Savaş Ay'ı nasıl tersledi: Savaş Ay'ın bu haftaki konuğu, son günlerde adı gündemden düşmeyen Gizem Özdilli idi. Özdilli bugüne kadar tufaya düşen mankenleri bildiği için dersine sıkı çalışmıştı. En azından bilmediğini bildiği konularda sustu ve yorum yapmadı. Yine de bir iki gaf yaptı. Mesela Sultanahmet camiinin mimarının Mimar Sinan olduğunu sanıyordu... Ama bu kadar kusur kadı kızında da olur diyelim artık. İşte Savaş Ay'ın terletmek istediği muhatabı karşısında terlediği röportaj. * Niye bu kadar hırslısın? Galiba eksik olan bir şeyler var hayatımda... * Ne eksik hayatında senin? Aile, huzur... Aile huzuru yok. Böyle düzenli bir hayat, çoluk çocuk, eş... * Onu mu istiyorsun? İstiyorum tabii. 33 yaşında oldum. Dışarıdan iyi görünüyor da içerisi çok fena. Yani o yüzden de işe vurdum. * Peki bu arada çok değişik çevrelere giriyorsunuz. Biraz entelektüel birikimi artırmak gerekmiyor mu? Yani dünyadan bu kadar kopuk yaşayınca oluyor mu? Ne güzel dışarıdan öyle gözüküyor ama yalnız yaşıyorum. Sevgililerimle yaşamadım ya da ailemle yaşamıyorum. * Sevgililerin mi sana geliyor? Eşyalarını alıp yerleşme olayı yani birlikte yaşama olayı hiç olmadı. Ailemle de olmadığı için uzun süre yalnız yaşayan insan bunun sıkıntısını çok iyi bilir. Eve gelip biriyle dertleşmek istediğim zaman kimse olmayınca, aynanın karşısına geçip kendi saçımı okşadığımı bir ben bilirim. * Peki senin ailen? Ankara'da yaşıyor ailem. Zaman zaman görüşüyoruz ama yeterli olmuyor. Ben artık hayatımda sürekli bir insan istiyorum. * Niye olmuyor? Bunu söylediğim anda herkes yengeç gibi yan yan kaçıyor. Çok güzel giden ilişki bir anda bitiveriyor. Bilmiyorum demek ki korkutan bir şey var. BENDE YALNIZLIK FOBİSİ VAR * Kendine dışarıdan bak; bir erkek Gizem Özdilli'den ne bekleyerek onunla hayatını sürdürebilir? Dışarıdan çok iddialı görünüyorum; sarı saçlar, uzun boy, o bile etkileyebiliyor. Ama ben alışamadım bu tip bir yaşama. Başımı yastığa koyduğum zaman sabah saat 4-5'e kadar binlerce şey düşünüyorum. "Ben acaba 60 yaşına gelince de yalnız mı olacağım? Hastalanırsam ya da bir bayram ziyaretinde benim elimi öpmeye gelen bir çocuğum, torunum olmayacak mı?" diye... Yani bende yalnızlık fobisi oldu artık. * Seni üzen konulardan biraz uzaklaştırmak istiyorum çünkü devamlı gözlerin doluyor. Psikolojik yardım almayı düşünüyor musun? Var, şu anda hala devam ettiğim bir terapistim var. * Peki bizim tanıdığımız Gizem Özdilli'nin dışında Gizem nasıl biridir? Edebiyata filan çok fazla ilgim yok. Şiir okumak beni mutlu eden bir şey değil. Belki de hiçbir zaman bir şiir kitabı alıp okumadım. Yani çok da ayıp bir şey değil ama benim de hoşuma giden müzik dinlemektir mesela. * Ne tarz müzik seviyorsun? Türk Sanat Müziği seviyorum, Latin müziği seviyorum, fado dinliyorum. Türkiye'de çok kişi fadoyu bilmez mesela. Bir arkadaşım Portekiz'e giderken 5 sene önce ondan fado CD'leri istemiştim, o zaman Türkiye'de yoktu bile. * Ne tür müzik fado? Fado, Portekiz menşeili bir oda müziği. * Türk Sanat Müziği'nden ne tarzı seviyorsun? Türk Sanat Müziği'nden eskileri seviyorum. Mesela şimdi benim arabamda bir CD var, karışık bir CD. Aşiyan Yolları filan ama eski versiyonları. * Bestecilerden kimi seviyorsun? Besteci olarak bilmem. Selahattin Altınbaş var mesela yanlış hatırlıyorsam kusura bakmasın; duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini. * Onu sormuyorum zaten. Senin zevkini ortaya çıkarmak için beğendiğin bestecileri soruyorum. Bu soru-cevap psikolojisi beni geriyor. Senin yaptığın bütün röportajlarda var bu... "Şunu sordum, şundan cevap bile alamadım." Kendimi böyle hissediyorum şimdi gerildim... Yıldırım Gürses var mesela. Eski aranjeleri seviyorum. Şimdiki gibi bilgisayar seslerini sevmiyorum. * Senin eğitimin nedir? Ben liseden sonra üniversite sınavına girmedim. * Hangi lise? Ankara Ayrancı Lisesi. Edebiyat bölümü. Kuvvetli olduğum ders sanat tarihi ve resimdi. * Sanat tarihinden ne kaldı aklında? O dersi sevmemin nedeni de çizimim çok kuvvetli olduğu için. Çok iyi çizim yapardım. * Ne çizerdin sanat tarihinde? Mesela camilerin iç tonozlarını, bağlantı köşelerini. Hatırladığım tek o. * Sadece çizim yaptığını hatırlıyorsun. Sanat tarihinden bu yani. Senin sevdiğin Türkiye'de Türk-İslam sanatı denince akla gelen isimler neler mesela? Tabii ki Mimar Sinan. Eser olarak Sultanahmet Camii mesela dünyanın sayılı eserlerinden. * Peki Mimar Sinan'ın sevdiğin eserleri var mı? Iııı... Soru cevap mı yapıyoruz böyle? Bütün gün böyle üniversite sınavı gibi soru mu soracaksın bana? Cevap vermek istemiyorum. * Mimar Sinan'ı çok seviyorum dediğin anda Mimar Sinan'ın 3 tane eserini sayarsın sandım... Ne konuda konuşmak istiyorsan onu konuşalım. İstediğim bir konu yok. Sadece bizim camiamızdaki herkesin kafasız, aptal, dünyadan bihaber olduğunu vermek son derece mutlu ediyor özellikle medyanın bir bölümünü. * Bu kızların çok boş olduğunu düşünüyorlar. Farklı olanı da göstereyim, istedim. Sana güveniyorum, dedim. Bana göre farklılık insan olmak. * Estağfurullah... Kim kimin insanlığını burada test edebilir! İçi boş insanlar olarak gösteriliyoruz. Ama insan illa ki etrafında olan her olaydan haberdar olup sorulan her soruya doğru cevap vermek zorunda değil. * Sence nüfus patlaması bir sorun mu? Bu konuda cevap veremem. Duygusal cevap veririm. Eski kafalıyım. Kürtaja karşıyım, oldu mu doğmalı diye düşünüyorum. * Biraz da dindar tarafın var galiba? Var. Her şeyi okurum. Kur'an okurum. * Türkçe mealini mi? Türkçe meali değil. Bir ara Kur'an kursuna gitmiştim. Bildiğim duaları okurum. * Hatim indirdin mi peki? Hayır indirmedim. Çok sıkılırsam gittiğim yatırlar vardı. İstanbul bu konuda cennet, çok var yani. Orada yatırda oturuyorum dua okuyorum ve dertleşiyorum kendi kendimle. * En fazla nereye gidiyorsun ? Yuşa Efendi Hazretleri'ne giderim, Eyüp Sultan'a giderim. Dualarımı ederim. Ayet-el Kürsi okurum daha çok... Allah biliyor her şeyi, beni de tek rahatlatan o. * Eyüp Sultan kim? Eyüp Sultan değil Eyüp Sultan Hazretleri. Siz de bir ara ziyarete giderseniz görürsünüz. * Hazreti Muhammed efendimizin sancaktarı. Bilmiyorum. O konuda size açıklama yapabilecek kadar bilgim yok. Yanlış bir şey söyleyebilirim. * Normal vatandaş kadar politikayla ilgileniyorum diyorsun. Hükümette en beğendiğin bakan kim? Sevdiğim demeyeyim de geçen gün Recep Tayyip Erdoğan'ı bir kanalda gördüm. Bir anda Atatürk kadar sevilebileceğini düşündüm. Atatürk pek çok yenilik yaptı ve eğer Avrupa Birliği'ne girersek bu Recep Tayyip Erdoğan döneminde olacak. * Atatürk'ün yaptığı devrimler arasında en çok benimsediğin hangisi? En çok bence Türk Alfabesi'ni yapması. Biz Arap değiliz ki Arapça konuşalım. * Peki harfler nereden? Latin. Latin Alfabesi kullanmıyor muyuz. TEYZEMİN KIZI 'YANDIN' DEDİ * Mankenlik adı altında başka işler yapanlar var, diyorsun... Bunlara tepki vermiyor musunuz diğer arkadaşlarınla birlikte? Ben çıktım televizyondan söyledim ve o kişiyle şu anda da konuşmuyoruz. * Ama mesela aynı podyuma çıkıyorsunuz. Hiç medyaya taşımadan "Gelsene arkadaş, sana kenarda bir şey söyleyeceğiz" demiyor musunuz? Beni mi dinleyecek? O, o anda bu reklam sayesinde fiyatını 5'e katladı. O parayı kim verirse oraya gidecek. Bu insanları geçelim artık, Savaş Abi. Onlar o yolun yolcusu olmuş. Bunlar yüzünden sinir hastası oluyorum ben... Sabahleyin teyzemin kızıyla konuşuyordum. Savaş Abi'yle röportaj yapacağım, dedim. "Allah yandın, herkese felaket geçiriyor, yerden yere vuruyor. Tarih, coğrafya soruyor. Sorulara cevap veremeyince cahil yazıyor. Mahvoldun" dedi. * Öyle bir satırımı bulamazsın. Asla bir yorumda bulunmadım. Cahil demiyorum. Sen demiyorsun ama okuyan insan direkt öyle algılıyor. * Sen şimdi buradan gidince teyzenin kızına ne diyeceksin? Bilmem ki yazıyı okuyacağız. 'Otomobil' lakabı kavga sebebiydi * Şimdiye kadar seninle yapılan röportajlar arasında "beni en çok ifade eden röportaj" diyeceğin hangisi? Sabah Gazetesi'nde 3 ay evvel bir arkadaşınız yaptı fakat magazin muhabiri değildi. İş hayatıyla ilgili konuştuk, özel hayatımla ilgili duygusal anlamda konuştuk. Mesleğimin dışında özel hayatımla gündeme gelmek beni rahatsız ediyordu. Mesela ben bundan önceki erkek arkadaşıma Otomobil Osman adının takılmasından son derece şikayetçiydim ama benim elimde olan bir şey değil. * Niye adama Otomobil Osman dediler? Hiç alakası yok. İnşaat mühendisiydi ama otomobil yarışlarına gidiyor diye... Benim özelimin bitmesine sebebiyet veren birinci olay buydu. Sürekli kavga ediyorduk bu yüzden. * İnşaat Osman deseler kızmaz mıydı mesela? Çarpıtma. Televizyonda Otomobil Osman diye çıkıyordu. Diyordu ki yarın benim iş toplantım var. Altımda çalışan insanların hepsi bıyık altından bana gülüyor. Toplantıya gidince "Oooo sizi de manken hanımlarla gördük, bir de lakap takmışlar" diyorlarmış. * Ne demek bu ya, "Mankenlerle gördük?" Bu çok alçaltıcı. Böyle çıkan haberden sonra bana saygı mı duyulur? Bu bir örnekti Savaş Abi. Biz de o zaman kavga ettik ve şu anda beraber değiliz. Bir kere Pazar Keyfi'nde çıktı, ondan sonra bütün gazeteci arkadaşlarıma defalarca durumumu en saf haliyle anlattım ama devam etti. Trafikte beklerken bile adam laf atıyor. Yanınızda erkek arkadaşınız var, al sana kavgaya sebebiyet. * Ha mesela yanında Varol Bey varken Otomobil Osman diyorlar, kavga çıkıyor. Surat düşüyor tabii, bir anda gerginlik oluyor. Ne gerek var, neden ben böyle bir şey yaşayayım ki? Bunun gibi bir sürü şey oldu. Erkek gibi yaşıyorum. Gece 4'te işten geliyorum. Ama öyleleri de var ki... Özeliyle prim yapıp fiyatını 5'e katlayanları çok gördüm.