BIST 10.267
DOLAR 32,31
EURO 34,84
ALTIN 2.408,13
HABER /  GÜNCEL

Avrupa'dan PKK ikiyüzlülüğü

Avrupa'nın terör karnesi kırık dolu. El Kaide'yi terör örgütü tanımlanmasına rağmen PKK'yı terör listesinde kabul etmiyor.

Abone ol

Başbakanlık ABD'den İsveç'e terörle mücadele belgelerini inceledi

Ülkelerin teröre karşı kırmızı kitaplarını masaya yatıran Başbakanlık’ın çıkardığı sonuç: Ortak mücadele El Kaide’ye karşı. PKK’dan tek kelime bile söz edilmiyor.

Akşam'dan Cem Türkel'in haberine göre Türkiye, terör sorununa “çözüm süreci”yle çare ararken, batılı ülkelerin bu konuda attığı adımları da göz önünde tutuyor. Yapılan analizlerse, Batı’nın “terör örgütleri” listesine aldığı PKK konusunda, ne kadar ikircikli davrandığını gözler önüne seriyor.

‘DEĞERLİ YALNIZLIK’

Böylece Hükümetin Batı ile bölgesel dış politika konularında “değerli yalnızlık” yaşandığı yorumlarının aynı zamanda terörle mücadele için de geçerli olduğu ortaya çıkıyor. Bu konudaki son tespit, Başbakanlık tarafından yapılan araştırmayla ortaya çıktı.

Başbakanlığa bağlı Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı, çeşitli ülkelerin ve uluslararası teşkilatların terör konusundaki “kırmızı kitapları”nı mercek altına aldı. Türkçeleştirilen “Ulusal Terörle Mücadele Strateji Belgeleri”nde ortak hedef olarak “El Kaide” örgütünün gösterilmesi dikkat çekerken, PKK’dan tek kelime ile bile söz edilmediği görülüyor. ABD’nin Irak’ta bile El Kaide’yi işaret ederken, PKK’ya atıfta bulunmaması, Türkiye’nin mücadelede ne kadar yalnız bırakıldığını ortaya koyuyor.

USAME BİN LADİN HÂLÂ TEHDİT

ABD’nin belgesinin neredeyse tamamına yakını El Kaide örgütüyle mücadele üzerine kurulu. Özellikle Usame Bin Ladin’in öldürülmesiyle örgütün büyük darbe yediği belirtilmesine karşın “ABD’nin karşı karşıya olduğu en önemli güvenlik tehdidi, El Kaide ve ona bağlı örgütler ve üyelerden gelmeye devam etmektedir” deniliyor. “Ortak güvenliğin yükünü paylaşmak için beraber müttefiklerimizle hareket etmeliyiz” ifadesi kullanılıyor. ABD belgelerinde, “Hepimiz El Kaide ve bağlı örgütlerin denizaşırı ajanlar elde etmeye ve ABD’nin savunma önlemlerini aşabilecek yeni saldırı yöntemleri geliştirmeye çalıştığının farkındayız” tespiti yapılırken, terör örgütlerinin kitle imha silahı (KİS) elde etme ihtimalinden duyulan endişe yer alıyor. “Nükleer terör tehlikesi küresel güvenliğe yönelik en büyük tehdidi oluşturmaktadır. El Kaide de dahil olmak üzere terör örgütleri KİS’leri ele geçirme ve onları geliştirme ve başarılı olurlarsa onları kullanma girişiminde bulunmaktadırlar” vurgusu yapılan belgede, Irak’taki tabloya da paragraf açılması gözden kaçmıyor.

IRAK’TA BİLE SÖZ EDİLMİYOR

Belgede “odak alanlar” denilerek dünyanın çeşitli bölgelerindeki El Kaide’nin etkin olduğu hedeflere vurgu yapılıyor. “Irak’ta El Kaide, ABD’nin Irak’taki terörle mücadele girişimlerinin odağı olmayı sürdürmektedir” denilen belgenin bu bölümünde, “Bizim terörle mücadele amaçlarımız, Irak’ın El Kaide’yi yenmek için kapasitesini geliştirmesi ve Irak’ta sürekli barış ve güvenliğin sağlanmasına katkıda bulunmaktır” ifadesi kullanılıyor. PKK’ya hiç atıf yapılmıyor.

AVRUPA DA ADINI ANMIYOR

Başbakanlık’ın yaptığı araştırma İngiltere, Hollanda ve İsveç’e de uzandı. Birleşik Krallık Terörle Mücadele Strateji Belgesi’nde, El Kaide’nin Yemen, Somali gibi bölgedeki etkinliğine dikkat çekiliyor.

“Birleşik Krallık’taki uluslararası terör kaynaklı tehdit seviyesi uzun süredir ‘Şiddetli’ düzeydedir. Bu da İngiltere’de bir terör saldırısı olma ihtimalinin ‘oldukça yüksek’ olduğu anlamına gelmektedir” denilen belgede, son iki yılda Kuzey İrlanda ile ilgili terörün yarattığı tehdidin de arttığı kaydediliyor. Hollanda’nın belgesinde de Pakistan ve Afganistan bölgesinden kaynaklı tehdide vurgu yapılarak üstü kapalı El Kaide endişesine dikkat çekiliyor.

Türkiye sadece belgenin küçük bir kısmında, “Türkiye ve Endonezya’daki gelişmelere de özel olarak odaklanılmalıdır. Her iki ülke de radikalleşme ve terör tehditleriyle ilgili yurt içi süreçlerine ilişkin oldukça fazla deneyime sahiptir” denilerek anılıyor. Türkiye’nin deneyiminin Hollanda için de katma değer olabileceği kaydediliyor. İsveç, uluslararası işbirliği kapsamında AB ve BM’yle yürütülmesi planlanan çalışmalara ve örgütlerin kara para aklama faaliyetlerini önleme hedefine vurgu yaparken, KİS’lerin korunmasının önemine işaret ediliyor.