BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

Artuk Ailesi'nde bayram sevinci

Irak'ta faaliyet gösteren Türk şirketi Vinsan'da çalışırken 39 gün önce kaçırıldıktan serbest bırakıldığı iddia edilen Adanalı Yaşar Artuk'un evinde bayram sevinci yaşandı

Abone ol

Irak'ta faaliyet gösteren Türk Şirketi Vinsan'da çalışırken, 39 gün önce kaçırıldıktan sonra El Cezire Televizyonu'nun bugün akşam serbest bırakıldığını iddia ettiği 10 Türk rehineden biri olan Adanalı Yaşar Artuk'un evinde bayram sevinci yaşandı. Uzaktan akrabaları da olan Ali Hayar Veziroğlu'na ait Vinsan firmasında çalışırken, 2 Eylül günü sabah 06.00'da bulundukları yerden kaçırılan 10 Türk arasında bulunan 24 yaşındaki Yaşar Artuk'un serbest bırakıldığı yolunda El Cezire Televizyonu'nda çıkan haber, Artuk Ailesi'ne büyük sevinç yaşattı. Haberi duyan Artuk Ailesi'nin yakınları telefon üstüne telefon ederek olayını doğruluğunu sorarak, Anne Mürüvet Artuk (53) ve Baba Muzafer Artuk'u (57) kutlarken, komşuları da daireye akın ettiler. 39 gün önce gelen şok haberle yıkılan anne Mürüvet Artuk, o günden sonra gözünü uyku tutmadığını belirterek "Hergün öldüm öldüm dirildim. Oğlumu öldürecekler, bir daha göremeyeceğim diye çok umutsuzluğa kapıldığım günler oldu. Allah'ın bugünlerine şükür. İnşallah oğlumdan sonra diğer Türkler'i de serbest bırakırlar. Onların da anaları babaları var, onlar da can taşıyorlar" diye göz yaşı döktü. Anne Artuk, sevincinden sürekli gözyaşı dökerken fenalık geçirince, yakınları kolonya tutarak anne Artuk'u ayıltmaya çalıştılar. Baba Muzaffer Artuk ise, oğlunun serbest bırakıldığı yolundaki haberi televizyonlardan öğrendiğini belirterek, "İyi medya varmış. Bütün haberleri medyadan alıyoruz. Hiçbir Allah'ın kulu arayıp da bize 'oğlun şu durumda, bu durumda' demiyor. İyi basın varmış. Sizlerin sayesinde oğlumuzun sevinçli haberini aldık. Allah geride kalanların da yardımcısı olsun" diye konuştu. Yaşar Artuk'un kızkardeşleri de gözyaşı dökerken, bu kez haberlerin yanlış çıkmasından korktuklarını belirterek, "Hep söylüyorlar, hep yalan çıkıyor" diyerek feryat ettiler.