BIST 10.644
DOLAR 32,23
EURO 35,07
ALTIN 2.527,97
HABER /  GÜNCEL

Aria-Aycell birleşmesi sancılı

Aria-Aysell birleşmesini öngeren karar hukuki gerçekliği ve bağlayıcılığı açısından Danıştay'a soruldu.

Abone ol

Telekomünikasyon Kurumu, Aria ve Aycell birleşmesini öngören Bakanlar Kurulu prensip kararının hukuki geçerliliği ve bağlayıcılığının bulunup bulunmadığı konusunda Danıştay’dan görüş istedi. Telekomünikasyon Kurumu Başkanı Ömer Arasıl, Aycell-Aria birleşme kapsamında Telekomanikasyon Kurulu’nun 3 adet kararının bulunduğunu bildirdi. Arasıl, bu kararlardan ilkinin birleşme çerçevesinde Telekomünikasyon Kurumu’na yapılacak başvurunun yöntemine ilişkin olduğunu kaydetti. Başkan Arasıl, ikinci kararın da konuyla ilgili olarak çıkarılan Bakanlar Kurulu prensip kararının hukuki geçerliği ve bağlayıcılığının bulunup bulunmadığı konusunda Danıştay’dan görüş sorulmasına yönelik olduğunu söyledi. Arasıl, bu karara dayanarak Danıştay’dan görüş istediklerini bildirdi. Ömer Arasıl, üçüncü karar çerçevesinde de Ulaştırma Bakanlığı Haberleşme Genel Müdürlüğü’ne bir yazı yazdıklarını, bu yazıda birleşme için yeni bir yasanın çıkması gerektiği yönündeki Kurum görüşünün iletildiğini belirtti. Arasıl, Ulaştırma Bakanlığı’nın yeni bir yasa hazırlanması konusuna sıcak baktığını da kaydetti. Arasıl, birleşme çalışmaları çerçevesinde ilgili şirketlerle pek çok ortak toplantı yaptıklarını, birleşme sürecinin tamamlanmak üzere olduğunu bildirdi. Birleşmeye ilişkin olarak alınan Bakanlar Kurulu Prensip Kararı, bilinen anlamda bir bakanlar kurulu kararı niteliği taşımadığı için Cumhurbaşkanı’na onay için gönderilmedi ve Resmi Gazete’de yayımlanmadı. “Gizli” ibareli prensip kararı 4 maddeden oluşuyor. Birinci madde, Türk Telekom’un GSM operatörü Aycell’in, GSM 1800 lisansına sahip başka bir operatörle birleşmesini öngörüyor. İkinci maddede Telekomünikasyon Kurumu’nun, birleşmenin ardından 300 milyon dolar aktarması düzenleniyor. Bu maddenin açık olmadığı, söz konusu tutarın yeni kurulacak şirkete mi yoksa iade edilecek lisans karşılığı ilgili şirkete mi ödeneceğinin belirsiz olduğu kaydediliyor. Bu madde çerçevesinde ayrıca 3.5 yıl süreyle görev sözleşmesine konu lisansın satılamayacağı da karara bağlanıyor. Prensip kararındaki diğer iki madde de teknik düzeydeki düzenlemelere işaret ediyor.