"Tanrı'nın 'iyi insan olursanız burası sizin' dediği cennete ulaşmak için çabalıyorum" diyen Fenerbahçe'nin Fransız oyuncusu Nicolas Anelka'dan çarpıcı sözler!
Abone ol"Tanrı'nın 'iyi insan olursanız burası sizin' dediği cennete ulaşmak için çabalıyorum" diyen Fenerbahçe'nin Fransız oyuncusu Nicolas Anelka: Tanrı İslamiyet'i seçen insanlar arasına beni de kattı.
Soğuk, buz gibi bir adam. Önce gözleriyle süzdü beni. Bir ara 'gözleri önce kim kaçıracak?' oynamaya başladığımızın farkına vardım. Oyunu ben kazandım. Dünya futbol yıldızı Nicolas Anelka, gözlerini gözlerimden kaçırınca, röportajın patronunun kim olacağı belli oldu. Şükrü Saraçoğlu Stadyumu'nda en yakın 10-15 metreden gördüğüm Fransız futbolcu Nicolas Anelka karşımda oturuyordu... Fiziksel olarak aramızdaki mesafe yakın olsa da ruhen o mesafe Fransız futbolcu tarafından hep korundu. Soru çoktu, vakit 45 dakikaydı ve futboldan konuşmayacaktık. İlk devre sonunda oyundan alınacağını bilen futbolcu psikolojisinin nasıl bir şey olduğunu o an anladım. Nicolas Anelka'nın menajeri Doug'un ne kadar uzatma dakikası göstereceği de meçhuldü...
* Hakkınızda en çok merak edilenlerin başında hayat felsefeniz var...
Hayat büyük bir testtir. Öğrenciler testlere tabi tutulur ve belli bir puan aldıktan sonra bir üst sınıfa geçerler. Hayat da böyledir. En azından hayat testinde öngörülen puanının yarısını almak gerekir. İnsan belli bir seviyeyi geçtiğinde hayat testinden geçebiliyor.
* İslamiyet'i seçmeden önce de hayatı bir test olarak algılıyor muydunuz?
Evet, Müslüman olduktan sonra bu konudaki inancım daha da arttı.
* Peki siz hayattan iyi puanlar alabiliyor musunuz? Nedir hayat testinden geçme durumunuz?
Bunu öldüğüm zaman anlayacağım. Öldüğüm zaman beni tanıyan her insanın kafasında benim için çeşitli düşünceler olacak. Dilerim, benim için 'iyi adamdı. Tanrı mekanını cennet eylesin' denir. Dilerim Tanrı beni cennetine kabul eder. Bu dileklerim gerçekleşirse; hayat testinden iyi puanlar almış, bir üst sınıfa, cennete geçmişim demektir.
* İslamiyet'i seçmeden önceki yaşam tarzınızla, seçtikten sonraki arasında ne gibi farklar var?
İslamiyet'i seçmeden önce nasıl yaşıyorsam İslamiyet'i seçtikten sonra da aynı şekilde yaşıyorum. Müslüman olmadan önce de iyi bir insan olmaya özen gösteriyor, savurganlık yapmamaya ve günah işlememeye çalışıyordum. Hayat tarzımın değiştiği sanılıyor. Bu şekilde düşünenler yanılıyor. Tanrı'nın 'iyi insan olursanız burası sizin' dediği cennetine ulaşmak için seçtiğim yol değişti sadece.
* Hayata bakış açınız nedir? Hayattan neler almaya çabalıyorsunuz?
Her şeyden önce hayattan ailemin mutlu olmasını sağlayacak nimetleri elde etmeye çalışıyorum. Ailemin benimle gurur duyması için iyi bir insan olmaya ve bana gösterdikleri doğru yoldan çıkmamaya çalışıyorum.
* Kendiniz için hayattan neler almayı umuyorsunuz?
Geceleri yatağa huzurlu bir şekilde uzanıyorsam, vicdanım beni rahat uyumam için rahatsız etmiyorsa, hayattan almak istediklerimi en iyi şekilde alıyorumdur. Bu durumda ben mutluyumdur.
* Mutluluğu nasıl elde ettiğinizi anlattınız. Peki günlük yaşamda mutluluğu nerelerde arıyorsunuz?
Mutluluğu maddiyatta aramıyorum. İnançlarıma ve felsefeme uygun bir yaşam sürüyorsam, bu yaşamı sürmeme engeller yoksa, yaşam tarzım zehirlenmiyorsa mutluyumdur. Burada çevremdeki arkadaşlarım, hayatı paylaştığım insanların mutlu bir yaşam sürmemde büyük etkileri vardır. Arkadaşlarımı bu yönde seçiyorum, benimle arkadaş olarak kalmalarına veya hayatımdan çıkmalarına hayat tarzımı bozup-bozmadıkları yönünde karar veriyorum.
'CENNET EN BÜYÜK NİMETTİR'
* Sizce Tanrı sevdiği kullarının karşısına neden daha çok test çıkarıyor ve bu testler neden kolay olmuyor?
Futboldan konuşmayacaktık ama futboldan örnek vererek bu durumu açıklayabilirim. Taraftar bir futbolcuyu seviyorsa ondan daha çok beklenti içine girer. Taraftar, futbolcuyu sahadaki başarısı ve özel hayatında yaptıklarıyla adım adım izler. Çünkü o futbolcunun sevgisine layık olup-olmadığını test eder. Ve testlerin zorluk derecesi her testten sonra biraz daha artar. Taraftar, sevmediği bir futbolcuyla ilgilenmez, testten geçirme gereği duymaz. Tanrı, sevdiği kulları için hiçbir nimetini esirgemez. Kul da Tanrı'nın önüne serdiği nimetleri hak etmek için testlerden geçer. Kullar bir testi geçtikçe önüne daha zor bir test çıkar. Her testten sonra da Tanrı'nın daha çok nimetlerinden faydalanır. Bu da böyle sürüp gider. Kulun artık hak edip-etmediğini ölçmek için testten geçmeyeceği nimet ise cennettir. Cennet, dünyadaki hayatında bütün testleri geçenlerin faydalanacağı en büyük nimettir.
* İslamiyet'i seçmenizdeki en önemli faktör ne oldu?
İslamiyet'i ben seçmedim. İslamiyet'i seçmem için Tanrı beni seçti. Tanrı, İslamiyet'i seçen insanlar arasına beni de kattı. Kimin Müslüman olacağına Tanrı karar verir. Bu Tanrı'nın seçimidir.
Röportaj: SABAH
ÖNCEKİ HABERLER
